Türk Toraks Derneği tarafından, 19 Kasım Dünya KOAH Günü dolayısıyla yapılacak farkındalık çalışmaları kapsamında, yarın TBMM’de etkinlik düzenlenecek. TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Necdet Ünüvar’ın desteği ile TBMM'de hastalık ve sigara bırakma yöntemleri konusunda bilgilendirme toplantısı düzenlenecek. TBMM Konferans Salonu'nda yapılacak toplantı sonrasında isteyen milletvekillerine KOAH tanısı için belirleyici olan 'Nefes ölçüm testi' yapılacak.

Türk Toraks Derneği’nin Başkanı Prof. Dr. Arzu Yorgancıoğlu, hastalıkla ilgili yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye’de 10 KOAH’lıdan sadece birisinin hastalığının farkında olduğuna dikkat çekti.

Yorgancıoğlu yaptığı açıklamada, Dünya KOAH Günü temasının 'yürüyüş' olarak belirlendiği belirterek KOAH'ın nefes yollarında mikroplarla oluşmayan bir iltihaplanmaya bağlı oluşan ilerleyici bir akciğer hastalığı olduğunu, hastalığın görülme sıklığının 40 yaş üstü yetişkinlerde yüzde 15-20 olduğunu vurguladı.

"KOAH ÜLKEMİZDE 4. ÖLÜM NEDENİ"

Küresel Hastalık Yükü Çalışması verilerine göre KOAH’ın yılda 2,9 milyon ölüme neden olduğunu belirten Prof. Dr. Yorgancıoğlu şu bilgileri paylaştı: "Günümüzde dünyada tüm ölümlerde 4. ölüm nedeni, bulaşıcı olmayan hastalıklar içinde 3. ölüm nedeni haline gelen KOAH, tüm ölümlerin de yüzde 5,5’inden sorumludur. Türkiye’de solunum sistemi hastalıkları tüm ölümler içerisinde en sık görülen 4. ölüm nedenidir ve bu ölümlerin yüzde 61,5’i KOAH nedeniyledir. Toplumun KOAH konusunda yeterli bilgiye sahip olmaması, hastalığın erken tanısını ve etkin tedavisini güçleştirmektedir."

"EN YAYGIN GÖRÜLEN RİSK FAKTÖRÜ SİGARA"

KOAH gelişimi için tüm dünyada en yaygın görülen risk faktörünün sigara dumanı olduğunu ifade eden Prof. Dr. Yorgancıoğlu, "Sigara içenler, içmeyenlere göre, daha fazla solunumsal şikayetlere, daha fazla solunum fonksiyon kaybına ve daha yüksek KOAH ölüm oranlarına sahiptirler. Pipo, puro, nargile gibi tütünsel ürünler ve çevresel tütün dumanı da KOAH gelişimine katkıda bulunmaktadır. KOAH gelişiminde genetik risk faktörlerinin rolü henüz çok iyi aydınlatılamamış olmasına rağmen, sağlıkta eşitsizlik, özellikle odun, tezek, kök benzeri yakıt kullanımına ikincil iç ortam hava kirliliği ve tozlu-dumanlı işyerlerinde çalışmanın en önemli çevresel risk faktörleri olduğu bilinmektedir. Yetersiz fiziksel aktivite de artık bir risk faktörü olarak kabul edilmektedir. KOAH'da en sık görülen yakınmalar nefes darlığı, öksürük ve balgam çıkarılması şeklinde görülmektedir." bilgisini aktardı.

"KOAH’IN TEDAVİSİ MÜMKÜN, GEÇ KALMAYIN"

KOAH’ın ilerleyici bir hastalık olmasına karşı önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalık olduğunun altını çizen Prof. Dr. Yorgancıoğlu açıklamasını, “KOAH’lı bir hastanın yapması gereken ilk iş sigarayı bırakmak amacıyla hekime başvurmasıdır. Sigara bağımlılığı tedavi edilebilen bir hastalıktır. Bunun dışında, diğer zararlı toz ve dumandan uzak durulması, grip ve zatürre aşılarının yapılması ve nefes yoluyla alınan ilaç tedavisinin yanı sıra fiziksel aktivitenin önerilmesi ve uygulanmasının sağlanması; hem hastalık gelişimi, hem hastalığın ilerlemesi ve kötü sonuçlarının önlenmesinde önemli bir adımdır. Yeterli bir fiziksel aktivite için ağır egzersizlere gerek yoktur, haftanın çoğu günleri yapılan orta yoğunluktaki fiziksel aktivite yeterlidir. Herkesin yapabileceği bir aktivite olan yürüyüş, düzenli fiziksel aktivitenin sağladığı hemen tüm yararları sağlayabilmektedir. Sağlığın iyileştirilmesi ve korunması için haftanın en az beş günü, günde en az 30 dakika süre ile örneğin yürüyüş gibi orta yoğunlukta fizik aktivite önerilmektedir.” şeklinde tamamladı.(CİHAN)