Dini bütün, namazında niyazında İlahiyat Fakültesi’nde ders veren profesör okurlarım telefon ettiler; “bizim ağırımıza gidiyor” bunu da yaz dediler. Nedir sizi üzen diye sordum. Yunus Emre’nin adını sildiler yerine “Milletin a....’a koyacağız...” diye küfür eden müteahhit işadamı Mehmet Cengiz’in adını koydular, budur bizi üzen diye cevap verdiler.
Doğru mu bu?
Araştırdım.
Doğru çıktı.
İsteyince doğruya ulaşmak çok kolay. Siz de internete girin. Google’da “Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi” yazın. Başbakan’ın hatırlı işadamı Mehmet Cengiz‘in İstanbul Bağlarbaşı’ndaki İlahiyat Fakültesi binasının banisi (yaptıran, yapımı için para veren) kişi olduğu belirtiliyor.
Kocaman fotoğrafı da var.
Yeni Fakülte Binamızın banisi Cengiz Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Cengiz Bey, Fakültemizi ziyaret etti diye yazmışlar.
* * *
Hocaların bana anlattıklarına göre, aslında fakülte binasının farklı bir öyküsü var. Cumhuriyet kurulduktan sonra ülkenin her yerinde olduğu gibi camiler de hızla tamir edilmeye ve yenilenmeye başlandı. Camilere cemaat zaten vardı. Başlatılan eğitim seferberliği ile toplumun okur yazarlık düzeyi hızla arttığı için camilere gelen lise üniversite mezunu cemaate de imamlık yapacak ve tarih, coğrafya, kimya, fizik bilen eğitimli imamlara ihtiyaç doğdu. İstanbul’da ilk imam hatip okulunu kursun diye dönemin kuvvetli hocalarından Celal Ökten görevlendirildi. Celal Ökten‘in kızı Dr. Hümeyra Ökten‘in anılarını derlediği kitapta; önce Aksaray, Langa, Topkapı, Edirnekapı’da dolaşıp okul olacak bir yer arandığı nihayet Vefa’da bir eski konak bulunup yenilendiği ve depolara atılmış kırık sıralar, masalar, sandalyeler tamir ettirilerek ilk imam hatip okulunun öğretime başladığı anlatılıyor. Daha sonra Fındıklı’da bir binanın üst katında Yüksek İslam Enstitüsü kuruldu ve 1961’de de Bağlarbaşı’na taşınarak Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi binası yapıldı.
Binanın adına Yunus Emre kondu.
* * *
Bina eskidi ve yenilendi.
Yenilenmesine milletten toplanan vergiler yetmemiş olacak ki, Cengiz Holding Başkanı Mehmet Cengiz’in katkısı oldu ve binanın “Yunus Emre” olan adı silindi Yerine Mehmet Cengiz yazıldı.
Yunus Emre şöyle yazmıştı!
“Eğer beni öldüreler.
Külüm göğe savuralar
Toprağım anda çağıralar
Bana seni gerek seni
Cennet cennet dedikleri
Birkaç köşkle birkaç huri
İsteyene ver onları
Bana seni gerek seni
* * *
Hocaların anlattıklarına göre, fakülte bina yenilenip bittikten sonra adı yine “Yunus Emre Binası” kondu fakat yönetime gelen baskı üzerine isim “Mehmet Cengiz Binası” diye değiştirildi.
Bir Yunus’un şiirine bak!
Bir de dön şu fotoğrafa bak!
