Operasyonel bir iddianame ile karşı karşıyayız. SÖZCÜ’yü imha etmek istiyorlar. SÖZCÜ’ye karşı yürütülen bir kan davası var. Atatürk’e istilacı diyen bir bilirkişi zihniyetinin tamamen yansıtıldığı iddianame ile SÖZCÜ’yü imha etmek SÖZCÜ’süz bir Türkiye’de rahat yaşamak istiyorlar.

DELİ SAÇMALAMASI: Bu iddianame deli saçmalaması. Bir delinin hatıra defterine benziyor. SÖZCÜ’nün yaptığı muhalefeti birkaç gazete de yaptı. Zaten Türkiye’de birkaç gazete kaldı özgür yayın yapan. Bunların en yüksek tirajlı olanı ve en etkin olanı SÖZCÜ’dür. Bu operasyonel iddianame bu yüzden yazıldı.

İFADELERİ ZORLAMA: Merkez güç SÖZCÜ’yü istemiyor. SÖZCÜ’nün FETÖ’cü olmadığını herkes biliyor. İddianamede beyanlarına dayanılan gazeteci tanıklar Cem Küçük. A. Fuat Uğur, Fehmi Koru, Ersoy Dede ve Hüseyin Gülerce de iyi biliyor. Üstelik ifadeleri de zorlama ve tamamen “sanıya” dayanıyor.

KAFAYA KOYMUŞSUNUZ: FETÖ yargısında yapıldığı gibi sahte ihbarlar da devrede. Birçok kişinin ihbarcı olduğu bildiriliyor. Bu ihbarcılar somut neyi ihbar etmişler de soruşturma ihbara dayandırılmış. Kafaya koymuşsunuz, Kurt kuzuyu yiyecek ama komik olmanın gereği var mı?

ATATÜRK DÜŞMANI: Taraflı, önyargıları ile hareket eden, siyasi iktidara bağımlı eski bir yerel gazete sahibinin Atatürk ve çağdaşlık düşmanı olduğu bilinerek ve SÖZCÜ Gazetesi’ne karşı adeta kışkırtılarak alınmış bir bilirkişi raporuna karşı yaptığımız itirazlar ve ciltler halinde verdiğimiz savunmalar gözardı edilerek hazırlanmış bir iddianame ile yargılama başlatılamaz.

KUMPAS DAVASI: Bu iddianameyi bağımsız bir yargı bir gün bile tutmaz çöpe atar. Duruşmalar başladığında kumpas davaları ile bilinen mücadelemizin daha üstünde bir savunma mücadelesi vereceğiz. Çünkü kumpas aynı kumpas, yöntem aynı yöntem hatta irade aynı irade.

EĞRİ BİR SÖZ YOK: İddianameden çok önemli bir sonuç daha çıkıyor. İletişimin dinlenmesi yapılmış. Bu konuda iletişim tespit tutanakları ve dinleme raporları var. Bu raporları görmeden söylüyorum. Olmayan bir FETÖ’cülüğü iletişim dinleme tutanakları ile de kanıtlayamazsınız. Eğri bir söz bulamamışsınızdır.

ÇÜNKÜ SUÇ DEĞİL: Bir defa el insaf! Soruşturmayı örgüt üyesi olmadığı halde örgüte yardım etmek suçundan açtınız. Yakalama kararını aynı suçtan verdiniz. Ne zaman Burak Akbay evrildi de örgüt yöneticisi oldu? Kabahat bizde de var. Çünkü örgüt üyesi olmadığı halde örgüte yardım etmek suçu ‘Katalog suçlardan değildi.’ Bu hususu teknik olarak ileri sürmemeliydik. Bu yöndeki etkin savunmamızdan sonra ihtiyaç nedeniyle örgüt yöneticisi suçlaması yapıldı. Soruşturma savcısı “Bu tefrikanın arkası yarın” demek istiyor bize ve Türkiye’ye…

[old_news_related_template title="SÖZCÜ’ye operasyon olunca FETÖ’cü tutuklular çok sevindi" desc="Vatan Partisi Öncü Gençlik Ankara İl Yönetim Kurulu üyesiyken ByLock iddiasıyla tutuklanan Anıl Eren Yıldız, SÖZCÜ Gazetesi iddianamesinde tanık olarak ifade verdi. Savcılık, Yıldız’a “FETÖ sanıkları cezaevinde diğer gazeteler dışında SÖZCÜ Gazetesi de alıyor muydu” sorusunu yöneltti. Yıldız bu soruya ifadesinde “FETÖ üyelerinin cezaevinde SÖZCÜ Gazetesi’ni muhalif gazete olarak aldıklarını, ideolojik anlamda yakın olduğu için almadıklarını” söyleyerek yanıt verdi. Yıldız ayrıca cezaevindeki FETÖ'cülerin SÖZCÜ’ye operasyon sonrası 'Yesinler birbirlerini. Ortalık ne kadar karışırsa biz buradan o kadar çabuk çıkarız' diye sevindiklerini de anlattı. " image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2017/10/11anil19cm.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2017/gundem/sozcuye-operasyon-olunca-fetocu-tutuklular-cok-sevindi-2035905/"]