5 Haziran sabah Katar'la tüm ilişkisini kesen 7 ülke Katar'ın elini kolunu bağladı. Tüm dünyaya farklı etkileri olan bu olayın ayrıntıları merak ediliyor. Peki Katar krizi nedir? Katar nerede?

KATAR NEREDE?

Katar Arap Yarımadası'nın doğusunda bulunan bir Basra Körfezi ülkesi. Tek kara sınır komşusu Suudi Arabistan olup diğer tarafları Basra Körfezi ile çevrilidir. Kuzeybatısında Bahreyn, batı ve güneyinde Suudi Arabistan, doğusunda Birleşik Arap Emirlikleri ve kuzeyinde İran bulunur.

TÜKETİM MADDELERİNDE DIŞA BAĞIMLI

Ülkede hemen hemen hiçbir tüketim maddesi üretilmemekte, dışarıdan ithal edilmektedir. Fakat ülkedeki oldukça az olan vergi oranları ve enerjinin çok ucuz olması bu mallardaki fiyatı oldukça düşük tutması beklentisi doğursa da gıda benzeri tüketim malzemeleri ucuz değildir, ama elektrik ve elektronikte ucuzluk kendisini hissettirmektedir. 1 tanesi karada 6'sı açık denizde olmak üzere toplam 7 adet doğal gaz üretim noktası vardır. Ülkenin körfeze bakan kısmında ras laffan denen bir endüstri şehri kurulmuştur.

KATAR KRİZİ NASIL ÇÖZÜLÜR?

Suudi cephesi Katar’dan krizi sona erdirmek için beklentisini resmi düzeyde İhvan hareketine yönelik desteğini çekmesi olarak açıkladı. Ancak perde gerisindeki beklenti, Katar’ın İran’la ilişkilerini dondurup, Trump desteğiyle Suudilerin liderliğini yaptığı “Tahran karşıtı cepheye” geçmesi.
Ancak siyasi kulislerde, Katar’ın mevcut Emiri’nin bu beklentileri karşılasa bile, Suudi cephesinin güvenini kazanmasının mümkün olamayacağı, dolayısıyla Katar’da “aile içi” bir yönetim değişikliği yaşanabileceği konuşuluyor. Mevcut Katar Emiri’nin, kendi isteği ya da belki isteği dışında yönetimden ayrılıp, yerine Suudiler’in onay vereceği bir başka ismin geçeceği hesapları şimdiden yapılmaya başlamış durumda.

ORTAK DOĞALGAZ HAVUZU

İran ile Katar’ın yakınlaşmasının başlıca sebebi ise, her iki ülkenin de denizdeki zengin doğalgaz rezervleri açısından komşu olmaları. Katar’ın yaklaşık 135 yıl daha çıkarabileceği hesaplanan zengin doğalgaz rezervleri denizdeki Kuzey Gaz sahasında bulunuyor.
Bu sahanın daha kuzeyinde ise, İran’ın en zengin doğalgaz yataklarının yer aldığı Güney Pars doğalgaz sahası yer alıyor.
Katar, İran’la yaşanacak her türlü gerginliğin doğalgaz rezervlerini kullanmasında ciddi sıkıntı doğuracağını hesaplayarak, Tahran yönetimi ile ilişkilerini, Suudi Arabistan’ın aksi yöndeki telkinlerine rağmen, bozmamayı tercih ediyor.

katar-dogal-gaz-rezervleri

KATAR SONRASINDA SIRA TÜRKİYE’YE GELİR Mİ?

Ortadoğu’daki bu karışıklıktan en çok etkilenecek ülkelerden biri de Türkiye.
Suudi Arabistan’la hep iyi ilişkiler içinde olan 15 yıllık AKP iktidarı, ancak “en yakın müttefik” olarak bölgede Katar’ı seçmişti. Nitekim Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da Katar-Suudi krizi sonrasında yaptığı ilk açıklamada, eğiliminin Katar’ın mevcut yönetimi yanında durmak olduğu izlenimi verdi.
Ayrıca Türkiye de, tıpkı Katar gibi, İran’la “düşmanlık ilişkileri” içinde yer almıyor. Hatta Suriye konusunda, Rusya aracılığıyla, Ankara ve Tahran arasında bir nevi “ittifak ilişkisi” bile kurulmuş durumda. Suriye sorununun çözümü için icat edilen “Astana sürecinin” üç garantör ülkesini, Türkiye, Rusya ve İran oluşturuyor.
Türkiye açısından İran’ı önemli kılan bir başka unsur ise, doğalgaz ihtiyacı. İran, Türkiye’nin ikinci büyük doğalgaz tedarikçisi konumunda bulunuyor.
Katar’da beklenen yönetim değişikliğinin gelmesi, ya da mevcut Emir’in baskılara dayanamayarak ABD destekli Suudi cephesine “teslim olması” halinde, Ortadoğu’da gözlerin Türkiye’ye dönmesi bekleniyor.
ABD yönetimi ve Suudi Arabistan’ın, İran’a karşı “kuşatmayı” tamamlaması için, Türkiye’nin de desteğine ihtiyacı bulunuyor.
Katar krizinin öyle ya da böyle aşılması sonrasında, Ankara’daki AKP hükümetinin de bu açıdan bir “yol ayrımına gelmesine” kesin gözüyle bakılıyor.