iZMİR'de katıldığı bir panelde bölücü terör örgütü PKK'nın propagandasını yaptığı gerekçesiyle hakkında dava açılan HDP Eş Genel Başkanı ve Van eski Milletvekili Figen Yüksekdağ, cezaevinden SEGBİS sistemi üzerinden ifade verdi. Yüksekdağ, "Benim milletvekilliğimin düşürlmesine neden olan davanın iddianamesini hazırlayan savcı FETÖ'den tutuklandı, mahkeme heyeti de görevden alındı" dedi. Duruşmayı 9 Mayıs'a ertelendi.
İzmir 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 3'üncü celsesi yapılan duruşmaya, 1 ila 5 yıl hapis cezası istemiyle bu davadan tutuksuz yargılanan ve başka suçtan, Kocaeli Kandıra Yüksek Güvenlikli 1 Nolu F Tipi Cezaevi'nde tutuklu bulunan HDP Van eski Milletvekili Figen Yüksekdağ ile avukatları katıldı. Duruşmayı HDP Bitlis Milletvekili Mizgin Irgat ile partililer de izledi. Mahkeme Başkanı Hakim Halil İbrahim Kibar, sanık avukatlarının, müvekillerinin İstanbul 22'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandığı dava dosyası ile bu davanın birleştirilmesini talep ettiklerini söyledi.
Cezaevinde yanında bulunan avukatı Gülseren Yoleri ile birlikte SEGBİS sistemiyle ifade veren Yüksekdağ, üzerine atılı suçlamaları kabul etmedi. Yüksekdağ, "Benim işim konuşmak, siyaset yapmak. Yaşanan çatışma ve çok trajik olaylara panelde ışık tutmaya çalıştım. Konuşmamın içeriğini çarpıtan bir anlayış var, niyeti görülmemiş. Ben kendimi Van milletvekili olarak görüyorum. Beni seven Van halkı da böyle görüyor" dedi.
Milletvekilliğinin düşürülmesine neden olan davanın iddianamesini hazırlayan savcının FETÖ'den tutuklandığını, mahkeme heyetinin de görevden alındığını belirten Yüksekdağ, "Bir siyasetçi olarak hakların kardeşliğini ve barışı savunmak zorundayım. Benim ödeyemeyeceğim bir bedel yoktur. Bu konuşmaları Meclis'te de yapıyorum zaten. Bir siyasete kurban gittim. Burada hapislerde yatmayı bir kayıp olarak görmüyorum. Can vermek gerekiyorsa veririm. Söylediklerimin arkasındayım. Burada asıl suçu işleyen mülki erkandır. İzinsiz olarak paneli yası dışı kayıt altına alıp, fezleke hazırlamıştır. Polis kamerasının bu konuşmayı çekmesine gerek yoktu. Ben zaten bunları hep söylüyorum. Bu fezleke dokunmazlığımın kaldırıldığı gün hazırlanmıştır. Konuşmayı partimin propagandası çerçevesinde yaptım. Konuşmamda terörü  öven bir konuşma da yoktur. Ben orada halkın taleplerini dile getirdim. Suçlamayı reddediyorum. Beraatimi istiyorum" dedi.
Mahkeme başkanı hakim Halil İbrahim Kibar, Yüksekdağ'a, ceza verilmesi durumunda, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını isteyip istemediğini sordu. Yüksekdağ da "Suçlu olduğuma inanmıyorum, beraat edeceğimi düşünüyorum. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını istemiyorum" diye yanıt verdi.
Yüksekdağ'ın ifadesinin bitmesinin ardından, salonda bulunan HDP Bitlis Milletvekil Mizgin Irgat ve bir grup partili, "Seni seviyoruz. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü şimdiden kutluyoruz" diyerek öpücük yollayıp, el salladı. Yüksekdağ da "Ben de sizleri seviyorum" diyerek karşılık verdi. Mahkeme başkanı bu diyaloğun ardından, avukatlar dışında salonda bulunan herkesi dışarı çıkarttı.
Duruşma savcısı Sacit Savışcı, sanığın cezalandırılması yönünde mütalaa verdi. Mahkeme heyeti, sanık ve avukatlarına savunmalarını hazırlamaları için süre verilmesine, davanın İstanbul 22'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki dosya ile birleştirilme talebiyle ilgili yazı yazılmasına, bir sonraki duruşma için sanığın SEGBİS sistemi ile hazırlanması için cezaevine bildirilmesine karar verip, duruşmayı 9 Mayıs'a erteledi.

DHA