Kendi kendimizi aldatmaya­lım...
Hiçbir yabancı bizi refaha, mutluluk ve özürlüğe kavuştur­mak için mücadele etmez.
Bunu ancak kendimiz başara­biliriz.
Türkçemizde kaba fakat ger­çekçi bir deyim vardır:
“El şeyiyle gerdeğe giril­mez!” denir.
Biz ekonomimizi elin yabancı­sına teslim ederken biraz olsun bunu düşünemedik mi? Ameri­kan McKinsey şirketi cebine indirdiği yeşil dolarlara bakar. Türkiye iyi olmuş, kötü olmuş, umurunda mı? Sırtında yumurta küfesi yok ya... Sıkıştığı vakit tası tarağı toplayıp gider. Yedikleri de yanında kâr kalır!
Fakat biz bir yere gidemeyiz.
Bu ülke hayatımız, canımız, kanımızdır.
İktidar ne diyordu? Güya her şey iyiydi. Ekonomide işler tıkı­rında gidiyordu. Seçimden önce “Türkiye kanatlanacak” diye sallıyorlardı. Hiçbir sorun yoktu!
Sorun olmadığı için mi McKin­sey şirketine teslim olduk? ABD şirketi bizim yalnız Maliyemizi değil, 16 Bakanlığımızın hepsini denetleyecek, ekonomimize yön verecek.
Dizginleri McKinsey’e teslim etmek “Ekonomiyi biz becere­medik, sen yönet” demek değil midir? Diken eken gül topla­mayı beklememeli!