Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü’nün deprem bölgesi olan Elazığ’da maden için ihale açması dikkat çekti. Bu kararın büyük tehlike arz ettiğini belirten Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) bağlı Maden Mühendisleri Odası Elazığ İl Temsilcisi Mehmet Rojbin Bingöl, “Eğer yer bilimcilerden görüş alınmadan şehrin hassas bölgelerini gelişigüzel olarak maden sahası olarak açılırsa, bu durum çarpık kentleşmeye ve büyük doğa kayıplarına yol açar” değerlendirmesinde bulundu.

“MADENCİLİK MÜTEAHHİTLERİN İSTEĞİ DOĞRULTUSUNDA YAPILAMAZ”

Elazığ’da her yıl üç dört tane maden sahasının ihaleye çıkartıldığını ancak bu ihalelere ilginin olmadığını belirten Bingöl, “Madencilik faaliyetleri kapalı kapılar ardında üç dört tane müteahhittin isteği doğrultusunda yapılamaz. Ama siz bunları gözardı edipte peşpeşe beş tane taş ocağı ya da diğer maden ocaklarından açarsanız bunun sonu çok iyi olmaz” diye konuştu.



Elazığ’da mermer atıklarının değerlendirilmesi için bir alan olmadığını anlatan Bingöl, “Mermer atıklarını tavuk yeminden tutunda topraksız tarım alanlarına kadar çalışmada kullanabilirsiniz maalesef bunların değerini bilmiyoruz. Biz yer altında maden nasıl aranır bilmiyoruz. Eğer madencilik politikalarımız ve madencilik araştırmalarımız iyi olsaydı doğaya zerre kadar zarar vermeden en iyi şekilde madenimizi çıkartır ve ekonomimizi güçlendirirdik” ifadelerini kullandı.

“KAZ DAĞLARI’NDAKİ BİTKİ ÖRTÜSÜNÜ CANLANDIRMALARI İMKANSIZ”

Teknolojik gelişmelerin maden çıkarmada da büyük önem arz ettiğini anlatan Bingöl, “Örnek vermek gerekirse Kaz Dağlarında altın mı çıkartmak istiyorsunuz çıkartabilirsiniz ama usulüne uygun olarak. Siz teknolojiyi geliştirirseniz bahsedilen sayı kadar ağaç katledilmez tarama yapılır, lokal bir bölgedeki maden noktası hedeflenir ve o hedefte bir çalışma yapılır. Her ne kadar hazırlamış oldukları ÇED raporları olumlu olsa bile bu kadar ağacı yeniden bitki örtüsünü canlandırmaları imkansız. O yüzden bilime dayalı tamamen mühendis desteği alınarak jeoloji, maden ve jeofizik mühendislerinin desteği alınarak nitelikli bir ön arama yapılması gerekmektedir. Bu bütün madenler için gerekli, taş ocağından tutun da bakır ocağına kadar tüm alanlarda profesyonel destek alınmalı” şeklinde konuştu.

[old_news_related_template title="Eskişehir’de maden ocağı tepkisi" desc="Eskişehir’de, Krom Manyezit Ocağı kapasite artışı ve Demir Nikel ocağı kırma eleme tesisi projesi için ÇED raporuna gerek görülmedi. 31 bin hektarlık bir alanda 200 bine yakın ağacın kurban edileceğini ifade eden Eskişehir Çevre Koruma ve Geliştirme Derneği Başkanı Sadık Yurtman, projeyle sadece ağaçların değil bölgede tarımın, hayvancılığın ve yaşamın da sona ereceğini ifade etti." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2019/08/18/iecrop/eskisehirde-maden-ocagi-tepkisi-2_16_9_1566125308.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2019/gundem/eskisehirde-maden-ocagi-tepkisi-5287795/"]

Maden sahalarının gelişigüzel ihalelere çıkartıldığına dikkat çeken Bingöl, “Maden sahaları araştırma, inceleme yapılmadan gelişigüzel ihaleye çıkartılıyor. İlimiz için konuşursak şu anda Elazığ’da çıkarılan madenin Elazığ’a ne kadar faydası olacak? Ve bu maden sahalarının ömrü nedir, neye yarar bunların hiçbirini maden dairesi incelemez. Maden dairesi kendisine gelen talep doğrultusuna göre maden sahası alanını ihaleye çıkartır, ihaleden sonra da Çevre Şehircilik Bakanlığı’na bağlı olan Çevre ve Şehircilik il müdürlüklerine topu atar ve işin içinden çıkar” dedi.