Bebeklerin akşam saat 6 ile gece yarısına kadar devam eden ağlama nöbetleri çoğu zaman anne ve babaları endişelendiriyor. Herhangi bir sağlık sorunu olmayan bebeklerin uzun süre ağlamaları kolik yani gaz sancısından kaynaklanabiliyor. Uygulanacak basit önerilerle bebeklerin gaz sancılarının süresi kısalabiliyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Mustafa Armut, ebeveynlerde endişeye neden olan kolik hakkında bilgi vererek, önerilerde bulundu.

GECE VE GÜNDÜZ SÜREKLİ AĞLIYORSA

Sağlıklı ve normal olarak dünyaya gelen bebekler, çeşitli nedenlerden dolayı ağlar. Özellikle ilk kez anne ve baba olan ebeveynler, bu durumun anormal olduğunu düşünerek paniğe kapılmaktadır. Bebek, eğer sıcak nedeniyle terlediği ya da acıktığı için ağlamıyorsa, akla ilk olarak gaz sancısı gelmelidir. Haftada en az 150 gram ağırlık artışı olan 2-3 haftalık bebeklerde günde 3 saati aşan, haftada 3 günden fazla herhangi bir neden bağlı olamadan ortaya çıkan, 3 haftadan fazla süren ve durdurulamayan ağlama ve sıkıntı nöbetleri, kolik yani gaz sancısı olarak tanımlanmaktadır. Gün ve gece boyunca şiddetlenerek devam eden ağlama nöbetleri de gaz sancısının bir göstergesidir.

ÜÇÜNCÜ AYDAN SONRA AZALIR

Aşırı ağlamanın bebeklere sağlık açısından herhangi bir zararı yoktur ve endişe edilmemesi gerekir. Eğer bebeğin başka bir sağlık sorunu yoksa ağlamanın süresi üçüncü aydan itibaren zaten azalacaktır.

Ağlama nöbetlerini tamamen bitirmenin bir formülü yoktur. Bazı önlemler bu süreyi sadece kısaltılabilmektedir.
Bebeğin ağlama nöbetiyle baş edemeyip, bebeklere şekerli su ya da bal gibi besinler kesinlikle verilmemelidir.

Gün boyu sürecek ağlama krizlerine neden olan gaz sancılarının kaynağı aileler tarafından çoğu zaman belirlenememektedir. Bebeklerin, doğumdan sonra 6’ıncı haftada yaklaşık 3 saat süren huzursuzlukları beklenen bir durumdur ve 3-4 aylık olduklarında bu durum 1 ya da 2 saate kadar düşmektedir. Yaklaşık beşte bir bebekte görülen gaz sancısı 2-4 haftalık olduklarında belirginleşir. Eğer bebek 1-2 saate sakinleşiyor ve günün büyük bir bölümünü sakin ve huzurlu geçiriyorsa anne ve babaların endişe etmelerine gerek yoktur. Bebekler 3 ya da 4 aylık olduğunda ve 6 ay sınırına ulaştığında, sinir sistemlerini kontrol etmeye başlar ve bu dönemde kolik kaynaklı ağlama nöbetleri kendiliğinden ortadan kalkar.



Bebekleri sakinleştiren yöntemler

1. Emziren annelerin beslenmelerine dikkat etmeleri gerekir. Soğan, lahana ve süt ürünleri gibi gaz yapabilecek besinlerin tüketimi sınırlandırılmalıdır. Eğer bebekler mama ile besleniyorsa, uzman hekimlerin belirleyeceği mamaya geçilmelidir.
2. Bebekler bu dönemde hazımsızlığa neden olacak şekilde beslenmemelidir. Öğünler arasında en az 2 saat olmalıdır.
3. Ağlama nöbeti başladığında bebek kucağa alınarak sakinleştirilmeye çalışılmamalıdır. Beşikte ritmik hareketlerle uyuması için yavaş bir şekilde sallanmalıdır.
4. Eğer ağlama nöbeti uzun sürüyorsa ve hava şartları da uygunsa bebek dışarı çıkarılmalı, bebek arabasında gezdirerek hava alması sağlanmalıdır. Bazı bebeklerin araç içinde sakinleştiği bilinen bir yöntemdir. Bebekleri araçla gezdirmek çoğu zaman etkili olmaktadır.
5. Bebeklerin hoşlanabileceği banyo, masaj, uygun bitki çaylarından herhangi biri denenmelidir. Her bebeğin beğenisi farklı olabileceğinden uygun olan sakinleştirici yöntem bulunmalıdır. Özellikle masajla sırtının ve belinin ovulması bazı bebekleri mutlu etmektedir. Adaçayı, anason, ıhlamur, kimyon, papatya ve rezene sakinleştirici olarak tercih edilebilir.
6. Emzirmek gaz sancısını çoğu zaman engellemektedir. Ağlama nöbetleri sırasında emzirme eylemi veya emzik vermek sakinleştirecektir.
7. Gaz sancısı nedeniyle geceleri aşırı ağlama nöbeti geçiren bebeklerin uyku düzenlerinin değiştirilmesi gerekir. Bu tip bebeklerin gündüz saatlerinde uzun süre uyumasına izin verilmemelidir.
Bitkisel damla kullanırken dikkat edilmelidir. Yerli anason yerine Çin anasonu kesinlikle kullanılmamalıdır. Çin anasonu kullanımı sonucunda havale ve zehirli maddenin sinir sistemini olumsuz yönde etkilemesiyle nörotoksisite riski ortaya çıkabilir. Yine adaçayı yağının deriye sürülmesi yerine ağızdan verilmesiyle havale riski oluşabilir.
(AÖ-Y)

19.06.2019 09:58:00 TSI
NNNN