Havaya zehirli gazlar saçmasına rağmen bacalarına filtre taktırmayan, ikisi kamuya ait, geri kalanı 2013’te özelleştirilme yoluyla özel sektöre geçmiş 13 termik santral (kömür yakarak elektrik üreten fabrika) varmış.

Devlet, bu santrallerin sahiplerine “Bacalarınıza, havaya atılan zehirli maddeleri süzen filtre takın” diye emir vermiş. Bunun için 2018’e kadar süre tanımış. Ancak bu santral sahipleri “gözlerini kâr bürüdüğü” için, kazançlarını azaltacak bu filtre yatırımını bir türlü yapmamış ve süreyi uzattırmışlar.

Bu da yetmemiş, bu yıl sonunda ikinci süre uzatımı bitmeden TBMM’den bir kanun geçirterek 2.5 yıllık yeni bir süre daha almışlar. Muhalefet ve basın bu olayın üstüne gidince, kamuoyunda müthiş bir tepki oluştu. Bir durum değerlendirmesi yapan Cumhurbaşkanı, kendi partisinin kendi bilgisi dâhilinde çıkarttığı bu kanunu veto etti.

Sermaye sahiplerine de “Para kazanacaksınız diye, halkımızın zehirlenmesine fırsat vermeyiz” diye gözdağı verdi.

Şimdi soruyorum: Gerçekten bu olay “Vicdansız birkaç sermayedarın, halk zehirlenirse zehirlensin, çevre kirlenirse kirlensin, yeter ki bizim kârlar düşmesin” diye hareket etmesinden mi ibarettir? Siz buna inandınız mı? Aklınızın köşesinden hiç “Resmin tamamı bu olamaz; bu işin içinde başka bir iş olmalı, hiçbir sermayedar bu kadar kötü kalpli olamaz” diye bir kuşku geçmedi mi?

ENERJİDE DIŞA BAĞIMLILIĞI AZALTMAK

Türkiye, petrol, doğalgaz ve kaliteli kömür gibi yeraltı enerji kaynakları açısından fakir bir ülkedir. Nispi olarak en büyük fosil enerji kaynağımız, düşük kalorili linyit rezervimizdir. AKP iktidara gelmeden çok önce linyit yakan enerji santralleri kurulmaya başlandı. Bu santrallerin yakacağı kömür çıkartılırken ve külleri depolanırken çevreyi perişan ettiği ve baca gazları ile havayı kirlettiği biliniyordu. Buna rağmen “elektriksiz” refah ve iktisadi kalkınma da mümkün olmadığı için yapımına karar verildi.

Bu santrallerin baca gazlarını iyice süzmek de kolay değildi. Üstelik süzgeçler santralin randımanını düşürüyordu. Bu yüzden, daha işin başında yapılması gereken filtre yatırımları hep savsaklandı. Hatta nasıl olsa bu santraller bir süre sonra kapanacak, boşuna para harcamayalım dendi.

FİLTRELER TAKILACAK ELEKTRİK FİYATLARI ARTACAK

Konu kamuoyuna öyle anlatıldı ki, sanki filtre takılırsa sadece sermaye sahiplerinin kârı düşecek, elektrik fiyatları bu sebeple artmayacaktır. Bu düşünce kökten yanlıştır. Gerek baca süzgeci yatırımı yapılırken devreye alınacak doğalgaz çevrim santrallerinde üretilecek elektriğin maliyeti daha yüksek olduğundan, gerekse filtre yatırımları bitirilip, bu kömür santralleri tekrar çalışmaya başladığında baca süzgecinin yatırım ve işletme maliyeti yüzünden elektrik fiyatları artacaktır.

Son söz: Yemeği ısmarlamadan önce fiyatını öğren.