Önceki gün sosyal medya hesabımdan şöyle bir mesaj paylaştım:

“Medyamızın ‘Amiral Gemisi’ SÖZCÜ Gazetesi’nin yurtsever, Atatürkçü sahibi Burak Akbay’ı, FETÖ’ye yardımdan kırmızı bültenle aramak (için hazırlık yapmak-UD), sadece aynı bültenle aranan gerçek FETÖ’cülere  yakalandıklarında savunma ve kaçma imkanı sağlar. Yargımız bu gerçeği görmeli ve o kararı kaldırmalı!..”

★★★

Bu çağrıyı neden yaptığıma gelince;

Emin Arslan’ı tanıyorsunuz.

Tanımayanlar için ben anlatayım:

Bu değerli polis şefinin hayatı filmlere, romanlara konu olabilecek operasyonlarla geçti. “Yakalanmaz”, yakalansa bile uzun süre cezaevinde kalmaz denilen uyuşturucu baronlarını hem yakaladı, hem de bir daha cezaevinden çıkamayacak kadar ceza almalarını sağladı. Başarıları ve dürüst kişiliğiyle hem kendi ülkesindeki, hem de uluslararası operasyonlarda iş birliği yaptığı yabancı meslektaşları arasında saygınlık kazandı. Örneğin efsanevi İçişleri Bakanı Sadettin Tantan ondan hep övgüyle söz etti. FETÖ kumpası mağdurlarından, ünlü Emniyet Müdürü Hanefi Avcı “Onun dürüstlüğüne ve doğru konuştuğuna gözüm kapalı kefil olurum” dedi.

★★★

Ancak, Emniyet Genel Müdür Yardımcısı olduğu 2008 yılından itibaren, FETÖ’cü meslektaşları tarafından izlenmeye ve telefonu sahte isimlerle dinlenmeye başlandı. FETÖ’nün radarına alınmasının nedeni, Emniyet Genel Müdürlüğü Terfi Şuralarında Fetullahçı polislerin yükselmelerine engel olmasıydı. FETÖ’cülere göre artık o, etkisiz hale getirilmesi gereken en önemli hedeflerden biriydi.

★★★

Nitekim, bırakın onu tanıyanları, havada uçan kuşları bile güldürecek “uyuşturucu kaçakçılarıyla iş birliği (!)” gerekçesiyle 2009 yılında tutuklandı ve 8 ay süreyle zindanda kaldı.

FETÖ’nün siyasi iktidarı ve devleti ele geçirme amacı ortaya çıktıktan sonra, 2015 yılında bu kumpas davasından beraat etti.

Şimdi avukatlık yapıyor...

★★★

Cezaevinden çıkar çıkmaz ilk işlerinden biri, FETÖ’cü polis, savcı ve yargıçların hedefe oturttukları yurtsever, Cumhuriyet sevdalısı siyasetçi, asker, gazeteci ve aydınlara yönelik kumpasları ve cadı avını, başarılı operasyonları nedeniyle kendisini tanıyıp güven duyan yurt dışındaki polis şefi, diplomat ve hukukçu dostlarına anlatmak oldu.

Örneğin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanları’ndan, eski siyasetçi Bedrettin Dalan hakkında kırmızı bülten çıkarıldığını öğrenince, merkezi Fransa’nın Lyon kentinde bulunan Interpol’deki üst düzey dostlarını aradı. Dalan’ın suç işlemediğini, bunun iftiraya yönelik bir arama olduğunu anlattığı gibi, yaşadıklarından da örnekler vererek, FETÖ davalarının hiçbir hukuki içerik taşımadığını hem deneyimli polis şefi, hem de hukukçu gözüyle dile getirdi.

Uyarısı işe yaradı ve Interpol, Bedrettin Dalan ile ilgili olarak bir yakalama çalışması yapmadı. Dalan gibi hakkında kırmızı bülten çıkarılan Dr. Turhan Çömez için de bir uygulamaya gidilmedi.

★★★

Emin Arslan’ın bu iletişimi sürdürdüğü günlerde Zekeriya Öz telefonlarını dinletiyor ve onun adeta nefes alışını takip ediyordu. FETÖ’cü eski meslektaşları bu nedenle Emin Arslan’a hâlâ bitmeyen bir öfke duyuyor ve kendisini AKTİF DÜŞMAN kategorisinde tutuyorlar!..

★★★

Önceki günkü ‘tweeti’mden sonra beni aradı ve şunları söyledi:

“Mahkemeler FETÖ döneminde büyük güven kaybına uğradılar. Şimdi de Burak Akbay gibi yurtsever ve Cumhuriyet’e gönülden bağlı kişiler hakkında kırmızı bülten çıkarma girişiminde bulunulması, hatta düşünülmesi bile, geçmişte olduğu gibi kırmızı bültenlere güvenilmemesi sonucunu yaratır. Bundan da en büyük yararı, haklarında kırmızı bülten çıkarılacak FETÖ’cüler sağlar!..”

★★★

Değerli hukukçu, avukat Celal Ülgen de Emin Arslan’ın düşüncelerine katılarak şunları söylüyor:

“Burak Akbay hakkında çıkarılmak istenilen kırmızı bülten hem ciddiyetten yoksun ve hem de uygulaması mümkün olmayan bir çaba olarak duruyor karşımızda. Bu dava aslında Fetullah Gülen’i hoş tutan yeni kuşak FETÖ’cülerin   kışkırtma ve telkinleri ile kotarılmış bir davadır. Amerika bütün çırpınmamıza karşın FETÖ liderini vermemekte kararladır. Avrupa Zekeriya Öz gibi bir FETÖ celladını kırmızı bültene rağmen vermezken, Burak Akbay için kırmızı bülten çıkarma girişiminde bulunan zihniyeti anlamak mümkün değildir!..”