Türkiye'de vatandaşın alım gücünün düşmesi sofralara da yansıdı. Vatandaşlar, sağlıklı beslenebilmek için diyetisyenlerin yolunu tutsa da diyet listesine uyamıyor. Bir vatandaşın haftada en az iki kez kırmızı et tüketmesi gerekirken bunu sürdürebilmek zor. Diyetisyenler, vatandaşa kırmızı et yazsa da halkın baklagilleri ya da beyaz eti tercih ettiklerini söylüyor.

“VATANDAŞ KIRMIZI ET YERİNE BAKLAGİL TERCİH EDİYOR”


İstanbul'da özel bir hastanede diyetisyenlik yapan Havva Kılınç, et ve balık tüketiminin son yıllarda azaldığını belirterek, “Ailenin sosyoekonomik düzeyi düşükse beslenme programlarına et yerine tüketebilecekleri besinleri ekliyoruz. Genelde listeleri seçenekli yapıyoruz, tercihi danışana bırakıyoruz. Ancak, danışan listesini uygulayıp yanımıza geldiğinde kırmızı et yerine beyaz eti ya da baklagilleri tercih ettiğini görüyoruz. Bu süreç son bir buçuk yıldır daha da arttı. Çoğu danışanımın kan tahlillerini incelediğimde D vitamini, demir ve B12 eksikliklerine sıklıkla rastlıyorum. Beslenme planlarını bu eksiklikleri tamamlamaya yönelik, danışanıma en uygun olacak şekilde planlıyorum” ifadelerini kullandı.

Diyetisyen Havva Kılınç

"ET ALIM GÜCÜ DÜŞTÜ"


Konu ile ilgili sozcu.com.tr'ye açıklamalarda bulunan Türkiye Kasaplar Federasyonu Başkanı Fazlı Yalçındağ, sadece kırmızı et değil diğer gıdalar için de alım gücünün düştüğünü belirtiyor. Yalçındağ, "Etin üretim rakamlarına baktığımızda bir kişinin yılda ortalama 40 kilo et tüketmesi gerektiğini tespit ettik. Bu rakamı, kırmızı ve beyaz etin ortalama üretim rakamlarını alıp bunu ülke nüfusuna bölerek(83 milyon) buluyoruz. Tabi, bu ortalama bir rakam ve bunu aşanlar da var 10-20 kilo tüketenler de. Alım gücünün düştüğünü kabul etmekle birlikte et üretiminin devam ettiğini ve bir azalma olmadığını söyleyebilirim" dedi.

Türkiye Kasaplar Federasyonu Başkanı Fazlı Yalçındağ

VATANDAŞLAR, VEJATERYENLİĞE YÖNELDİ


Sözcü.com.tr'nin ulaştığı Diyetisyen Gamze Şanlı Ak, “Danışanımın ekonomik düzeyi uygunsa ona haftada 2 kez kırmızı et tüketmesini öneriyorum demir ve protein kaynağı olduğu için. Durumu müsait değilse o zaman da beyaz et ya da balık yemelerini tavsiye ediyorum. Bunları da alabilecek durumda değilse, bitkisel protein kaynağı olan kurubaklagil tüketmelerini öneriyorum. Bana gelen kişilerin son yıllarda et ya da tavuk dışında vejeteryan menülere yöneldiğini söyleyebilirim.Bu yıl ketojenik diyetler oldukça popüler” diye konuştu.

Diyetisyen Gamze Şanlı Ak

“DİYET, SOSYAL VE EKONOMİK DURUM GÖZETİLEREK HAZIRLANIR”


Diyetisyen Fatmagül Öztürk de beslenmenin çeşitli olması gerektiğini belirterek, “Tek gıdaya dayalı diyetler sağlıklı değildir. Diyet, her zaman kişiye özel hazırlanır, tek bir gıdanın paralelinde dönmez. Evet, kırmızı et insanların yemesi gereken temel gıdalardan olsa da bir diyetisyen olarak mesleğimin gerekliliği her şart altında insanların sağlıklı beslenmeleri için onlara yol göstermek ve bilinçlendirmektir, bu noktada eşdeğer değişim listeleri kullanırım ve beslenme programı hazırlarken seçim hakkını kişiye bırakırım. Değişim listelerini nasıl kullanacaklarını bilirler ve sıkılmadan hayatlarına devam ederler” şeklinde konuştu.

Öztürk, haftada en az iki kez kırmızı et yemenin sağlık için faydalı olduğunu belirterek, “Sağlıklı beslenme çok pahalı besinler tüketimi anlamına gelmez. Diyetisyenlik mesleği beslenmeye kişiye ait dokunuşlar yapabilmek için var. Parmak izlerimiz bile aynı değilken beslenme ihtiyaçlarımız neden aynı olsun?” diye sordu.

Diyetisyen Fatmagül Öztürk

"DİYET LİSTEME UYAMIYORUM"


8 aydır diyetisyene giden Nergiz Çelik isimli bir vatandaş, diyet listelerinde yazanlara uyamadığını belirterek, “Bir sağlıklı diyet listesi için günde 100 TL harcamamız gerekiyor, biz de ucuz olsun diye et yerine tavuğu tercih ediyorduk artık onu bile alamaz hale geldik” diyor.