Prof. Dr. Tolga Yarman... CHP kurultay onur üyesi... Son kurultayda yeterli imzayı toplayamadı ve başkan adayı olamadı...

1963’de Galatasaray Lisesi’ni bitirdi.  Üniversite öğrenimini Fransa’da gördü... Lyon Mühendislik Okulu’ndan, 1967’de mezun oldu. “Doktora çalışmasını” ABD’de yaptı; Massachusetts Institute of Technology’den (MIT) 1972’de “Bilim Doktoru” unvanını aldı.

Ulusal ve uluslararası üniversitelerde dersler verdi. Harp Akademileri’nde öğretim görevlisiydi... 1980 öncesi ve sonrasında, ‘Sol Kemalist’ çizgide, ‘aydınlanma’ mücadelesinden vazgeçmedi...

Kumpas döneminde, kardeşi, Havelsan eski Genel Müdürü Prof. Ömer Faruk Ağa Yarman, ‘Balyoz’dan Silivri’de yattı... Çünkü... Faruk Yarman, yerli savunma sanayinin mimarıydı...

Yani... Aile boyu mücadeleden vazgeçmediler.

Geçen gün Tolga Yarman Hoca’yla konuştuk... Sohbet hemen CHP’ye geldi ve “Sana Atatürk tartışmasıyla ilgili açıklamamı okuyacağım...”  dedi. Dinledim ve “Hocam açıklamayı bana verin” dedim...

“CHP’de yuvalanmış grup...”


Prof. Tolga Yarman sözünü hiç sakınmamış, namuslu bir aydındır.  Okuyalım:

“CHP İstanbul İl Başkanı’nın Atatürk’ün adını, özrü kabahatinden büyük bir çizgide olarak anmaktan kaçınması, içimizi acıttı, ama hiç şaşırtmadı. Özellikle bir bilim adamı olarak ve açık yüreklilikle söyleyeyim, ‘Atatürk eleştirilemez’ diye, bir kaide yoktur. Elbette eleştirilebilir... Bu bir seydir, O’nunla ve Cumhuriyet değerleri ile sorunlu olarak, Cumhuriyetimiz’in betonarme çimentosuna yönelik taammüden saldırı içine yuvarlanmak, başka bir şeydir. Hem O’nun resminin altında poz vereceksin, hem de, O’nun adını beğenmeyeceksin. Bu, en hafif deyişle, ‘siyasi terbiye yoksunluğudur’.

Aslında mesele bundan çok daha vahimdir. CHP içinde yuvalanmış belli bir grup, Atatürk’e ve Cumhuriyet değerlerine dönük ‘Takiyye’ yapmaktadır. CHP İstanbul İl Başkanı’nın tavrı, bu olgunun ifşa olması dolayısıyla, çarpıcı bir ipucudur.”

‘Öz evlatların yolları kesildi’


Tolga Yarman’ın açıklamasındaki şu bölümler de çarpıcı:

“Kimse kimsenin adını; babasının, dedesinin soyadını, beğenmediği için, telaffuz etmeme, giderek örtme, yok sayma, lüksüne sahip değildir. İstanbul İl Başkanımız; eski partilimiz, Mardin Eski Belediye Baskanı Ahmet Türk’ün, soyadından da, rahatsız mıdır?  Anlamak, inanın, mümkün değil... Parti’nin öz evlatlarının misyon yollarını kese kese...

Balyoz/Ergenekon sürecinde, dış güçlerle kol kola girip ordunun tepesine yapılan operasyonlarda (buna dilimizde ne denir, siz söyleyin), masum kere masum filinta gibi askerlere, subaylara, generallere, amirallere, karalama üstüne karalamada bulunan FETÖ’cü yazarlara kol kanat gerip, onları üst yönetim kademelerine taşıyacaksın...

Necdet Pamir gibi uzmanlarına sırtını dönüp, yüksek öğrenim çürüğü kifayetsiz muhterisleri, şakası yok, dibine kadar uzmanlık gerektiren genel başkan yardımcılıklarına taşıyacaksın...  Sonra da gidip, Atatürk’ün adını ağzına almaktan rahatsız olacaksın...

Vay be!..

Cumhuriyet Halk Partisi üst yönetimine sızma becerisini göstermiş... Büyük Atatürk’e, Cumhuriyet değerlerimize dönük takiyye içinde olanlarımızı, kürsülerimizde, fikri hesaplaşmaya çağırıyoruz. Alaverelerle yolumuzu kesmekten çıkmaya, yürekleri yeterse tabii...”

Tolga Yarman’ın son notu:

Sevgili Genel Merkez: Senden, İl Başkanımızı disiplin kurullarına sevk etmeni, isteyemeyiz... Tedip ederiz (edebe davet ederiz), en başta fikren güreşiriz, ama ceza talebinde bulunamayız. Bakalım CHP içindeki takiyyeciler, bizimle, fikren güreşebilecekler midir? Yoksa, öyle ya da böyle, önümüze yatmaya devam mı edeceklerdir?

SONUÇ: Bu köşe CHP yönetimine cevap hakkı için her zaman açık. Çünkü... Kimsenin basın danışmanlığını yapmayan gazeteciler, taraflara söz hakkı tanır ve gerçeklere tartışarak ulaşılır.

BİLGİ: Dün kaleme aldığım “Yüzbaşı Ç.E’nin 8 yıl önceki ankesör kayıtları tespit edildi” başlıklı yazımda ismi geçen Ç.E.’nin savcılık ifadesinde suçlamaları reddettiği ve FETÖ bağlantısı olmadığını söylediğini öğrendim.