Ramazan ayının simgelerinden bir tanesi de teravih namazı bu yıl camilerde cemaatle birlikte saf tutarak kılınamayacak. Yatsı ile vitir namazının arasında kılınan teravih namazının evlerde kılınıp kılınamayacağını merak ediliyor.

İL İL TERAVİH VE YATSI NAMAZI SAATLERİ 

TERAVİH NAMAZI EVDE Mİ KILINACAK?

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Türkiye Diyanet Vakfı'nda 2021 yılı ramazan ayı için bilgilendirme toplantısı düzenledi.

Salgın tehlikesinin devam ettiğine dikkat çeken Ali Erbaş, “Yaptığımız çok yönlü değerlendirmeler ve Sağlık Bakanlığı’mız başta olmak üzere devletimizin yetkili organlarıyla yaptığımız çok yönlü istişareler neticesinde mevcut şartlarda teravih namazını camilerde değil evlerimizde kılmanın daha uygun olduğuna karar verdik. Elbette gönlümüz istiyordu ki teravih namazlarımızı camilerimizde kılalım. Çoluğumuzla çocuğunuzla o coşkuyu camilerde yaşayalım. Ancak salgın hastalık tehlikesi, teravih namazının uzun süre kapalı mekanda kalmayı gerektirmesi, belirti göstermeyen vakaların varlığı gibi nedenlerden dolayı geçen sene olduğu gibi bu sene de teravih namazlarımızı evlerimizde kılacağız. Tabi acı ve üzücü böyle bir duyuruyu yapmak benim için çok acı ama sağlık çok önemli. Şayet bu süreçte salgının seyrine göre camilerimizde teravih namazı kılabilme imkanı olursa bunun da kararını alıp milletimizle paylaşacağız” diye konuştu.

TERAVİH NAMAZININ VAKTİ NEDİR?

Teravih ve vitir namazının vakti, yatsı namazının vaktidir. Ancak hem Teravih hem de vitir namazı, yatsı namazının farzından sonra kılınır. Bu itibarla yatsı namazının farzını kılmadan vitir ve Teravih namazı kılınır ise vitir ve Teravihin yeniden kılınması gerekir. Eğer vakit çıkmış ise; Teravihin kazası gerekmez, vitrin kazası gerekir.



TERAVİH NAMAZI NASIL KILINIR?

Hz. Peygamberin (s.a.s.) kıldığı teravih namazlarının kaç rekât olduğu konusunda, üzerinde ittifak edilen bir rivayet bulunmamaktadır. Her ne kadar onun vitir dâhil yirmi üç rekât teravih kıldığı yönünde bazı rivayetler varsa da (İbn Ebî Şeybe, el-Musannef, III, 395; Beyhakî, es-Sünenü’l-kübrâ, II, 698) bunlar fukaha tarafından farklı değerlendirilmiştir. Dolayısıyla bu konuda Hz. Âişe’nin, Hz. Peygamberin (s.a.s.) Ramazan ayındaki gece namazlarıyla ilgili hadisinden ve Hz. Ömer’in teravihin cemaatle kılınmasını başlatmasıyla ilgili haberlerden hareketle bir sonuca ulaşılmaya çalışılmaktadır. Bu konudaki haberler şöyle değerlendirilebilir:

Resûlullah’ın (s.a.s.) Ramazan’daki gece namazları sorulduğunda, Hz. Âişe, “Resûlullah, Ramazan ve Ramazan dışındaki gecelerde on bir rekâttan fazla (nafile namaz) kılmamıştır.” (Buhârî, Teheccüd, 16) karşılığını vermiştir. Başka bir rivayette bu sayı on üç olarak zikredilmektedir (Müslim, Salâtü’l-Müsâfirîn, 123-124). Öncelikle bu hadisin teravih namazı hakkında olduğu konusunda bir açıklık bulunmamaktadır. Diğer taraftan Hz. Âişe’nin, Allah’ın elçisinin Ramazan ayında ve Ramazan dışındaki gecelerde on bir veya on üç rekât namaz kıldığını belirtmesi, onun teravih dışında devamlı olarak kıldığı bir gece namazının bulunduğunu göstermektedir. Zaten Kur’an-ı Kerim’de de, “Gecenin bir kısmında uyanarak, sana mahsus bir nafile olmak üzere namaz kıl. Umulur ki Rabbin, seni övgüye değer bir makama gönderir.” (İsrâ, 17/79) buyurulmaktadır.

Yukarıda zikredilenlerden, söz konusu sorunun, Ramazan ayında Hz. Peygamberin (s.a.s.) diğer ibadetlerinde olduğu gibi, gece namazlarında da bir artış olup olmadığını öğrenmek amacıyla sorulduğu ve teravih namazıyla bir ilişkisinin olmadığı anlaşılmaktadır. Hz. Âişe’den rivayet edilen, “Resûlullah (s.a.s.) Ramazan ayında, diğer aylarda görülmeyen bir gayrete girerdi. Ramazan’ın son on gününde ise çok daha fazla bir gayret gösterirdi. Son on günde, geceyi ihya eder, ailesini de uyandırırdı.” (Buhârî, Fazlu Leyleti’l-Kadr, 5; Müslim, İtikâf, 7, 8) hadisi bu görüşü desteklemektedir. Diğer yandan, bu hadisin teravihin meşru kılınmasından önce mi, yoksa sonra mı olduğu da belli değildir.

Öte yandan Hz. Ömer zamanındaki cemaatle kılınan teravih namazlarının rekâtları konusunda yirmi ve on bir rekât şeklinde iki rivayet vardır (İbn Ebî Şeybe, el-Musannef, III, 392, 394). Kaynaklarımızda Hz. Ömer’in dönemiyle ilgili farklı rivayetler olmakla birlikte daha sonra teravihin yirmi rekât olarak yerleştiği ve günümüze kadar da cemaatle kılınarak böyle devam ettiği ifade edilmiştir (Bkz. İbnü’l-Hümâm, Feth, I, 485; Aynî, Umde, XI, 126-127; Mâverdî, el-Hâvî, II, 291; Şevkânî, Neylü’l-evtâr, III, 516, 521).
Teravih namazı, Hz. Ömer, Hz. Osman ve Hz. Ali dönemlerinden başlayarak günümüze kadar cemaatle yirmi rekât olarak kılınmıştır. Sahabeden kimse buna itiraz etmemiş ve âlimler tarafından da bu şekilde kabul edilmiştir. Günümüzde de, başta ülkemiz olmak üzere pek çok İslam ülkesinde teravih namazı cemaatle 20 rekât olarak kılınmaktadır.

Bununla birlikte şunu da ifade etmek gerekir ki, teravih namazı nafile bir ibadet olduğundan, farz gibi telakki edilmesi de doğru değildir. Bu nedenle, yorgunluk, meşguliyet ve benzeri sebeplerle, teravih namazının evde 8, 10, 12, 14, 16 veya 18 rekât kılınması hâlinde de sünnet yerine getirilmiş olur. Ancak cemaate iştirak etmeye çalışmak daha iyidir.

[old_news_related_template title="Çözümünü böyle buldular: Apartmanda teravih" desc="Antalya'nın Serik ilçesindeki bir apartmanda oturanlar, teravih namazını imam eşliğinde birbirlerini görmeden kılmanın çözümünü buldu." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2021/04/13/iecrop/detay-kopya-8_16_9_1618300785.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2021/gundem/cozumunu-boyle-buldular-apartmanda-teravih-6370238/"]

 

[old_news_related_template title="İstanbul'da ilk teravihte camiler boş kaldı" desc="Diyanet İşleri Başkanlığı'nın corona virüsü nedeniyle teravih namazlarının evlerde kılınması kararı üzerine ilk teravihte camiler boş kaldı." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2021/04/12/iecrop/cami-dha1_17598463_16_9_1618260749.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2021/gunun-icinden/istanbulda-ilk-teravihte-camiler-bos-kaldi-6369686/"]