BEŞİKTAŞ, rakip sahada baskı ile başladı. Bunun karşı hareketi, Başakşehir’in kontratak denemeleri demekti. Topu kaptırdığı yerde baskı denemesi, teorik olarak futbolun günümüzdeki olması gereken modeli...

OĞUZHAN’IN pasında, ceza sahası içinde topla buluşan Aboubakar, bireysel yeteneğini mükemmel kullandı. Rakibini geçti. Fileleri çok iyi gördü. Beşiktaş, golden sonra hemen savunmaya çekilmedi. Oğuzhan, N’Koudou’ya pasını verdi. O, ceza sahasına, Vida’ya gol ortasını yaptı. Top kaleye gittiğinde, 5 dakikada ikinci golünü atmıştı, Beşiktaş... Önde etkili baskının karşılığı, böylece gelmiş oldu.

MAÇ GOLDEN SONRA DENGELEDİ


İKİNCİ devre, roller değişti. Beşiktaş yarı sahasında baskı yapan Başakşehir, gol aradı. Visca’nın kale sahasına gönderdiği topa, Utku hatalı karşılama yapınca, Deniz golü attı. Maç, golden sonra dengelendi. Eleme usulü kupa maçları final gibidir. Yenik durumda oynayan takımlar, hep umut taşırlar. Başakşehir, bu prensibi unutmadı. Geri dönüşlerde problem yaşamaya başlayan Beşiktaş, son bölümde oyunu yavaşlatma düşüncesine döndü. Ama savunmada boşluk verirseniz, sonunda golü yersiniz. Giuliano, bu boşluğu affetmedi.

UZATMALAR değişiktir. Yorulanlar ve zinde kalabilenler, ön plana çıkar. Başakşehir iyi oynarken Larin, Beşiktaş’ı öne geçirdi. Beşiktaş bu golle yakaladığı final şansını penaltılara bırakmadan maçı bitirdi...