Deniz kenarında plaj şemsiyesinin altında güneşlenen, şirin mi şirin bir kız çocuğu saçlarını eliyle savurup “Of!” diyor, “Sıcaklanınca gazoz içiyorum.”

Elindeki şişeyi göstererek...

“En çok bu gazozu içiyorum. İçinde bir sürü baloncuk var. Baloncukların on yüz bin milyonu bana, yirmi yüz bin milyonu Aliş’e” diyor.

Aliş, cimcimenin oyuncak ayısı.

Cimcime “Çünkü onun benden çok saçı var. Daha çok ısınıyor” diye ekliyor.

Şişeden bir yudum aldıktan sonra “On yüz bin baloncuk yuttum”
diye eğleniyor.

Sağlık Bakanlığı tarafından Covid-19 aşılarına ilişkin ne vakit bir açıklama yapılsa aklıma çocukluk yıllarımdaki bu televizyon reklamı geliyor.

20 MİLYONDAN 3 MİLYONA

Dünya aşı siparişi verirken, Türkiye’de gözler Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya döndü. En az 100 milyon doz aşıya ihtiyacımız vardı.

Koca, 18 Kasım 2020’de ilk kez konuştu.

Çinli Sinovac’ın ürettiği CoronaVac aşısından 2020’nin aralık ayına kadar 10 milyon, BioNTech’ten de 1 milyon alınacağını açıkladı.

Koca, 28 Kasım’da müjdeyi verdi.

Dedi ki:

“Çin aşısında 50 milyon doz için sözleşme imzalandı. Aralık ayında asgari 10 milyon olmak üzere 20 milyon hedefliyoruz. Ocakta 20 milyonda sorun yok.”

Yani Çinlilerden 40 milyon doz gelecekti.

Koca, BioNTech için, “Aralıkta 1 milyon. 25 milyona kadar görüşmelerimiz sürüyor” diye ekledi.

Aşılama 11 Aralık’tan itibaren başlayacaktı.

“Geç olsun, güç olmasın” demeye kalmadan Koca, ağzındaki baklayı çıkardı.

“İlk parti olan 20 milyonun 3 milyonu gelmiş olacak” diye konuştu.

Rakam 20 milyondan 3 milyona düşmüştü.

11 Aralık’ta aşı gelmedi.

12 Aralık’ta da...

13’te de...

11 ARALIK’TAN 30 ARALIK’A

Kanada, ABD ve Birleşik Arap Emirlikleri 14 Aralık’ta başladı.

Suudiler ve Bahreyn, 17 Aralık’ta “Bismillah” dedi.

İsrail, 19 Aralık’ta işe girişti.

Aynı günlerde Koca, TBMM’de kendisini sıkıştıran CHP’lilere “Dünyada iki ayda 50 milyon aşı alan ülke var mı?” diye sordu.

Henüz Türkiye de almamıştı.

Koca, Sinovac’ın Faz 3 sonuçlarını bizim için bir hafta içerisinde açıklayacağını iddia ederken; Çinliler, devletin ürettiği ve Mısır’ın aldığı Sinopharm aşısına onay verdi.

İş başa düştü.

Türkiye aşıyı tedarik için 24 Aralık’ta Faz 3 çalışmasının sonucunu erkenden ilan etti. Bakanlığa göre CoronaVac’ın etkinlik oranı, yüzde 91.25’ti.

Gel gör ki Endonezya, yüzde 65 olarak açıkladı.

Brezilya, yüzde 50.4’e kadar düşürdü.

Bu tabloya rağmen acil kullanım onayı çıkarıldı.

Koca, aşının 28 Aralık’ta Türkiye’de olacağını açıkladı.

Bakana göre tasaya mahal yoktu. Çünkü alınacak aşı miktarı Şubat 2021’in sonuna kadar 50 milyona ulaşacaktı. BioNTech ile 550 bin aşılık anlaşma imzalandığını, mart sonuna kadar 4.5 milyon aşının tedarik edileceğini söyledi.

28 Aralık’ta aşı gelmedi.

29 Aralık’ta Çin gümrüğüne takıldı.

30 Aralık’ta varabildi.

Mübarek, Noel Baba gibiydi.

Az kalsın, çatımızdan evimize atılacaktı.

2 HAFTADAN 4 HAFTAYA

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talebi ile 13 Ocak’ta aşı kampanyası için düğmeye basıldı.

Üç milyon yetersiz olduğu için iki doz aşının arası 28 güne çıkarılarak, zaman kazanıldı. Erdoğan, “Büyük ihtimalle hafta sonuna kadar gelebilir. Beklentimiz, 10 milyon doz aşı” dedi.

Aşılar hafta sonu değil, dün sabah geldi.

10 milyon değil, 6.5 milyondu.

Koca’nın 14 Kasım’dan bu yana yaptığı açıklamalarını veri alırsak...

Geçen aralıkta 10 milyon, hatta 20 milyon aşı geleceği söylenmişti. Üç milyon geldi.

Ocakta 20 milyon garantiydi. 6.5 milyonda kaldı.

Hepi topu, 9.5 milyon!

Aralık ve ocak aylarında geleceği duyurulan, 550 bin-1.5 milyon BioNTech aşısından eser yok.

Gelecek mi?

O bile belli değil.

Cimcimenin yuttuğu on yüz bin milyon baloncuk gibi...

Üç sağlıkçıdan biri aşı olmuyor


Sağlık Bakanlığı, Türkiye’nin aşı haritasını yayınladı ve 1.3 milyon kadar vatandaşın aşılandığını açıkladı.

Ancak bakanlığın süreci kötü yönetmesinden kaynaklı kimi sağlık çalışanları aşı olmadı.

Elimde Bartın Devlet Hastanesi’nin raporu var.

Rapora göre hastanedeki 743 personelden 490’ı aşılanmış.

Yani, yüzde 65’i.

Uzman tabiplerin yüzde 87’si, tabiplerin yüzde 85’i, eczacıların yüzde 72’si aşılanırken; bu oran ebeler ve sağlık memurlarında yüzde 64’te, hemşirelerde yüzde 61’de, sağlık teknikerlerinde yüzde 56’da, sağlık teknisyenlerinde yüzde 44’te kalıyor.

Kuşkusuz, içlerinde Covid-19’a yakalandığı için aşılanmayanlar var.

Ancak doktorlara göre asıl neden, güvensizlik.

Aynı hastanede görev yapan Bartın Tabip Odası Başkanı Dr. Ahmet Çatı, şöyle diyor: “Eğitim düzeyi arttıkça aşılanma oranı yükseliyor. Eğitimi düşük olanlarda güvensizlik artıyor. Çalışanlar ne kadar bilgi sahibi ise o kadar duyarlı. Toplumu aşılamaya başladığımızda bu oran daha da düşecek.”

Bu arada İstanbul’daki Haydarpaşa Numune Hastanesi’nde görev yapan 2.191 sağlık çalışanından ancak 1.462’sinin aşı olduğu öğrenildi.

Öte yandan Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi’nden Dr. Halis Yerlikaya, Diyarbakır’da her üç çalışandan birinin aşılanmadığını kaydederek, “Bakanlık süreci şeffaf yürütmedi. Çalışanları bile ikna edemedi, toplumu nasıl ikna edecek?” diye soruyor.