“Süslü Süleyman” yakıştırması ile “AKP’ye oy istemek için miting yapan Mafya Peker” tanımlaması arasına sıkışınca sorular, sorulamadı. Sorulan sorulara cevap alınamadı. Kirleri katmer katmer olmuş mermer masanın üzerinde bastırıla bastırıla gezdirilen kirli bezle masayı temizleme gösterisine dönüştü.

Masa kirle kaplı.

Bez de çok kirli.

Bez masaya sürülür.

Kir, kiri dağıtır.

Masa temiz görünür.

Kir mermer masanın yüzeyine eşit olarak yayıldı, dağıldı zerreciklere ayrıldı, kir görünmez oldu, “mermer masa temizlendi” hoşluğu yaratılmak istendi. Bunun atasözü bile var: Tencere dibin kara, seninki benimkinden daha kara.

Ayıptır!

Kirleri dağıtmayın.

Basiti zorlaştırmayın.

Ana sorular var:

★★★

SORU:

Sedat Peker’in sigortası neden attı? Ne oldu da Sedat Peker beraber yürüdüğü, aynı yağmur altında ıslandığı, aynı güneş altında ısındığı iktidar partisi önde gelenlerine karşı “video yayınına başlama noktasına” geldi?

SORU:

Peker, Cumhurbaşkanı’na “Tayyip Abi...” diyebilme yakınlığını hangi geçmiş ilişkilerden alıyor?

SORU:

Peker’e koruma ve yurt dışına çıkabilsin diye pasaport nasıl ve hangi ilişkiler sonucu verildi? Ve koruma imtiyazı niçin devam ettirildi? Peker’e devlet koruması verenler ve korumayı devam ettirenler bunun karşılığında Peker’den ne beklediler, ne aldılar?

SORU:

PEKER’in ayda 10 bin dolar maaşa bağladığı milletvekili; her ay aldığı 10 bin dolar karşılığında PEKER’e ne hizmeti veriyor? Bu milletvekilinin iktidar partisi ile ve onun kurmay kadrosu ile yakın ilişkisi, ağırlığı nedir?

★★★

SORU:

Eski başbakanın oğlu parayı nereden buldu? Kısa zamanda çok sayıda şirketin ve gemi filosunun sahibi nasıl oldu?

SORU:

Eski başbakanın oğlu ve diğer devlet büyüklerinin oğulları ile gemi alma, gemi satma, gemi kiralama ilişkisine giren Azerbaycan şirketi SOCAR (Türk devlet malı PETKİM’i ucuz bir fiyata satın almıştı) ve bu şirketin ortaklarından Bodrum’daki Marina’nın Azerbaycanlı “bir gecede milyoner” olmuş sahibi de Mehmet Ağar- Sedat Peker arasında bir ona, bir öbürüne gidip gelerek “kendini ve marinasını koruma altına alma ihtiyacını” neden duydu?

SORU:

Azeri iş adamı, gemi satma, sattığı gemilerin fiyatından daha yüksek ücret ödeyip kiralama yapmak gibi “başbakan oğlu lehine kazançlı” ticaret ilişkisine girdi mi? Girdiyse bunu niçin ve neyin karşılığında yaptı?

SORU:

Başbakanın gemiler ve gemicilik şirketleri sahibi oğlu, onca işi arasında vakit ayırıp “kokain yüklü tanker gemilerinin kalkış noktası ülke” diye nam salmış Venezuela’ya maske ve sağlık kiti dağıtmaya gitme ihtiyacını neden duydu?

SORU:

Başbakanın oğlunun Venezuela’ya maske ve sağlık kiti yardımı götürmek için resmi bir görevi olmadığına göre resmi heyet içinde nasıl, kimin yol açmasıyla yer aldı?

★★★

SORU:

Varış yeri Türkiye olan bir gemi Panama’da yaklaşık 5 bin ton kokain ile yakalanmasına rağmen bu kokain yükünün Türkiye’deki alıcısı firma, firmanın sahipleri niçin sorgulanmadı, yakalanmadı, üzerine gidilmedi?

SORU:

Mehmet Ağar Bodrum’da Marina önünde “dörtlü fotoğraf” çektirip basına haber olurken kimlere dost selamı, kimlere gözdağı uyarısı gönderdi? Mehmet Ağar, böyle anlamlı bir fotoğrafı çektirme ihtiyacını niçin duydu?

★★★

Kiri dağıtmayın.

Senin dibin kara.

Benimki de kara.

Tantanasına boğmayın.

Asılında cevap bekleyen tek soru var: Sedat Peker’in sigortası neden attı? Marina’nın sahibi devletin polisine, askerine, savcısına güvenmeyip kendini korumak için bir Peker’e, bir Ağar’a, bir ABD’de Fetullah’a gidip sığınma ihtiyacını neden duydu? Paylaşılamayan pasta nedir?

TARİHLE RÖPORTAJ (Unutkanlığa ilaç)



Ekmek Peynir Çarpsın!


Peynir üzerine araştırma yapanların yazdıklarına göre dünya yüzünde 4 bin çeşit peynir üretiliyor ve Türkiye’nin de 260 çeşit peyniri var. Peynirde kendi kendine yeten, fazla veren, ihracat potansiyeli yüksek ülkeyiz. Venezuela ise peynir çeşidinde bizim Anadolu yaylalarının yanında çok kısır kalıyor. Venezuela aslında petrol rezervi yüksek fakat bunu çıkarıp zenginliğe dönüştüremiyor. İşte bu petrol zengini fakat peynir fakiri ülkeden Türkiye’nin Ticaret Bakanlığı, 2020 yılının Ağustos ayında “sıfır gümrükle” 1500 ton (1.5 milyon kilo) peynir ithal etme kararı almış. Ancak yeni Ticaret Bakanı’nın açıklamasına göre bu ithalat yapılmamış. Peki, o zaman “Venezuela’dan peynir ithal kararı” niçin alındı, kim aldırdı, hesap neydi? Kokain sevkiyatında köpeklere yakalanma riskini azaltan üç ürün varmış: Un, peynir ve gübre. Kokain bunların içine gizlenerek seyahat ettirilirmiş. Yeni Ticaret Bakanı, Venezuela’dan peynir ithal etmenin kimin aklına geldiğini, kararın kimlerin arzusu ve isteğiyle alındığını bulup, halka açıklamalı. Anadolu deyimidir: “Ekmek Peynir Çarpsın” denir.