Türk Hava Kurumu (THK), 3 Ağustos tarihli “Kara kutu: Cenap Aşçı” başlıklı yazımda dile getirdiğim iddialara yanıt veriyor. Kurumdan yapılan açıklamayı aynen aktarıyorum:

“Sn. Serpil Yılmaz

Sözcü Gazetesinde yer alan 03.08.2021 tarihli “Kara Kutu: Cenap AŞCI” başlıklı haberinizde, içeriği itibarıyla gerçek dışı olan, THK’da yürüttüğümüz görev sürecinde önlerini kestiğimiz belirli çıkar odaklarına hizmet eden, onların ifade ve söylemlerini yansıtan hususların yer aldığı teessürle görülmüş olup; kamuoyunun doğru bilgiye ulaşması ve kişilik hakkımıza yapılan saldırıdan ötürü savunma hakkımız adına aşağıda yer alan açıklamaların yapılması elzem görülmüştür.

Yangın Söndürme uçaklarının durumu ve mevcut durumun sebeplerine ilişkin ayrıntılı açıklama muhtelif basın yayın organlarına yapılmış olmakla birlikte; yazınızda THK yerine Rusya’dan kiralanan uçaklar ifadesi eksik bir ifadedir. Sanılanın ve oluşturulmak istenilen algının aksine, bugün itibarıyla Orman Genel Müdürlüğü koordinesinde hizmet veren yangın söndürme hava araçları arasındaki 8 uçak ve 21 helikopter Türk Hava Kurumu ortaklığında hizmet vermektedir.

Yazınızda Bayram Duman ismine atıfla çok ciddi (!) olduğu ileri sürülen iddialardan THK’nın sahip olduğu mülklerin ekonomik boyutu ve satışı ile genel kurulun yapılmamış olması hususları Ankara 9. Sulh Hukuk Mahkemesinin uhde ve kontrolündeki konulardır ve Medeni Kanun ile düzenlenmiştir. Satışa konu mülkler çok doğaldır ki THK’nın mal varlığını yok etme çabalarından ileri gelmemekte; önceki dönem yönetimlerinin kurumu soktuğu borç batağından kurtulmak üzere finansman arayışı ve işletme sermayesi oluşturmak adına, bankalara ipotekli olmayan ve hâlihazırdaki borçlar ödenmezse de değerinin altında rakamlara satılmak üzere bugün değilse bile bir gün hacze konu olacak mülklerdir. Bu yaşanan süreçlerde ise belge, delil ve ispatlarıyla mevcut olduğu üzere Bayram Duman ve benzeri zevatın denetim görevlerinin gereklerini yerine getirmemelerinin etkisi de büyüktür.

Yazınızda yer alan Gümrük ve Ticaret Bakanlığındaki Müsteşarlık görev dönemimize ilişkin kısımlar ise sizin de kaynak göstermeksizin tevatüren yazdığınız üzere tamamen söylenti üzerine ve FETÖ/PDY terör örgütüne karşı yürütmüş olduğumuz mücadeleden rahatsız olanlar ve hazmedemeyenler tarafından ileri sürülmüş iddialardan daha fazlası değildir. Dolayısı ile karalama ve tezvirat amacıyla ortaya atılan iddialara herhangi somut bir veri olmaksızın yazınızda yer vermeniz kişilik haklarımıza yapılan saldırıya sizin de alet olmanız sonucunu doğurmaktadır.

Doğru bilgi, dürüst gazetecilik ve kamuoyunun aydınlatılması adına, yazımızda yer alan hususlara 5187 Sayılı Basın Kanunu’nun 14. Maddesi çerçevesinde en geç 3 gün içerisinde ilgili yayının yer aldığı sayfa ve sütunlarda, aynı puntolarla ve aynı şekilde yayınlanmasını kanuni haklarımız saklı kalmak kaydı ile talep ederiz.”