Ulusal yaşamımızın sönmeyen güneşi ATATÜRK’ümüz, ulusal varlığımızın da güvencesidir. O’nu tanıyıp seven sayanlar, kurduğu Cumhuriyeti tüm değerleriyle güçlendirerek sonsuza değin yaşatmayı kutsal görev sayanlardır. Büyük Söylevi’nde Türk Gençliği’ne emanet ettiği Cumhuriyetimizin koruyucusu olmak görevi yaşamın en onurlu, en büyük ödülüdür. En yakın arkadaşı İNÖNÜ ile başardıkları Ulusal Kurtuluş Savaşı’ndan sonra gerçekleştirdikleri Cumhuriyet ulusumuzun en kutsal değerlerinin başında gelir. Güçlendirerek yaşatmak göreviyle yükümlendirdiği gençlik, ATA’sının izinde, O’na yaraşır olma çabasıyla yükündüğü sorumlulukları yerine getirme sorumluluğunu hiçbir zaman unutmayacaktır.
Ulusal değerleri baştâcı bilerek koruyup yüceltmek görevi herkesi gönendiren bir ödüldür. Ulusunu her zaman saygın ve seçkin bir insanlık yarısı gördüğünden ona emanet etmekten mutluluk duyan ATATÜRK, günümüzde de her yönüyle örnek aldığımız bir yaşam kaynağı ve dayanağıdır. O’nun emanetini güçlendirip korumak ve sonsuza değin yaşatmak hepimizin en kutsal görevidir. Ne yazık ki kimi siyasal nedenlerle, siyasal gösteri sandıkları zavallılıklarla yalnız kendisine değil, eserlerine de karşı oldukları Atatürk için birer yıkıcı olanlar kendi kazdıkları çukura düşeceklerdir.
98. yıldönümünü kutladığımız Cumhuriyetin karşıtları, Atatürk ve arkadaşlarının karşıtları, inanç sömürüsü ve çıkar düşkünlüğü yapanlarla birlikte ufkumuzu karartmaktadırlar. Bu hayınlığa karşı Türkiye ve Atatürk sevdalıları yaşamsal gerçeklerle gereken uğraşı vermektedir. SÖZCÜ gazetesiyle, CMHURİYET gazetesinin EMRE KONGAR öncülüğündeki çabaları asla gözardı edilemez, asla unutulamaz. Öbür birkaç yurtsever, gerçekçi ve değerbilir yayın organıyla birlikte ATATÜRK e ve eserlerine sahip çıkmak en gerçek değerbilirlik ve yurtseverliktir. En seçkin kişilik örneğidir.
Toplumsal gökyüzümüz, yüzümüzü ağartan çabalar ve çalışmalarla ışıklıdır. Gerçekte bu aydınlığı sağlayan bizim değerli, yıldız nitelikli yurttaşlarımızdır. Yönetici, basın-yayıncı, gazeteci, öğretmen-öğretim üyesi, işveren, işçi, sanatçı, sporcu, tâcir, asker, hekim, yargı görevlisi, memur, tüm çalışanlar yaşam gücümüzü dokuyan dayanaklarımız, kaynaklarımızdır. Toplumsal barış, ulusal dayanışmanın temelidir. Çağdaşlık, uygarlık, insanlık ve yurttaşlık değerleriyle örülü ve güçlendirilmiş toplumsal yaşam en büyük, en değerli güvencedir. Kötü siyasetçilerin abuk-sabukluklarıyla kararan ortamın geçiciliği unutulmamalı, toplamsal barış asla gözardı edilmemelidir. Çirkinleştirilen siyaset ve siyaset çirkinleri, toplumun yüzkarası suçlular nasıl olsa gidecekler, olumsuz duygularla kendi karanlıklarına gömüleceklerdir. Bizim için adalet ve Atatürk aydınlığı sönmeyen güneşimiz olarak sonsuza değin sürecektir.
Yeni yayınlar
Kültürümüze katkılarını özenle sürdüren BİLGİ Yayınevi’nin yeni ürünleri:
- Cengiz YÜCEL’in İngilizce’den dilimize çevirdiği Richard OSMAN’ın “Perşembe Günü Cinayet Kulübü” adlı romanı,
- Hakan BALCI ile Zeynep ÇOLAKOĞLU’nun “Korkuyu Bekleyenler” adlı hikâyeleri,
- Mehmet Zaman SAÇLIOĞLU’nun 12. kitabı “Saatin Arka Yüzü” adlı yazıları,
- Volkan ERSOY’un İspanyolcadan dilimize çevirdiği Leonardo PADURA’nın “Köpekleri Seven Adam” adlı romanı,
- İlhami ERDEM’in İngilizceden dilimize çevirdiği “Kapa Çeneni ve Dinle” adlı iş dünyasına ilişkin acı gerçeklerin kimilerini anlatan Tılman FERTITA’nın kitabı.
- Asım ARSLAN’ın “Bir Türkiye Hayaline Kurulan Kumpaslar” dokuz kitabından ikinci baskısı yapılanı.
