Ukrayna’nın stratejik Mariupol kentindeki son kalesi olan Azovstal çelik fabrikasına sığınan Ukrayna birlikleri, Rusya’nın teslim olma çağrılarını reddetmeye devam ediyor.

Rusya’nın dün ele geçirdiği Mariupol kentinde yüzlerce Ukraynalı asker, Azovstal çelik fabrikasına sığınarak direnişi sürdüreceklerini açıkladı. Fabrikada Ukrayna askerlerinin yanı sıra aşırı milliyetçi Azak Taburu üyeleriyle siviller de bulunuyor.

Azak Taburu’ndan bir Ukraynalı savaşçı, İngiliz yayın kurumu BBC’ye içinde bulundukları koşulları anlattı. Svyatoslav Palamar, “Biz burada olduğumuz sürece Mariupol Ukrayna’nın kontrolünde olacak” diyerek savaşı sürdüreceklerini duyurdu.

Tesisteki birçok binanın ağır bombardıman sonucu yıkıldığını ve çok sayıda kişinin hayatını kaybettiğini kaydeden Palamar, buna karşın içeride Rusya’nın saldırılarını püskürtecek sayıda kişi olduğunu ifade etti. Tesisten çıkmak istediklerini ama asla silah bırakmayacaklarını ve Rusya’ya güvenmediklerini belirten Palamar, tesiste ciddi bir gıda ve ilaç sıkıntısı yaşandığını da söyledi.

Önemli bir sanayi kenti olan Mariupol'deki Azovstal çelik fabrikası, son dönemde çatışmaların kalbi oldu.


PUTİN, FABRİKAYA BASKIN YAPMAMA TALİMATI VERMİŞTİ

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, dün Mariupol’de kontrolü ele geçirdiklerini açıklayarak teslim olan tüm Ukraynalı askerlerin can güvenliğinin sağlanacağını ve saygılı bir muamele göreceklerini belirtmişti. Putin, Azovstal fabrikasına baskın yapılmayacağını ve tesisin kuşatma altında tutulacağını duyurmuştu. Rusya Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada da “Azovstal çelik fabrikasında bulunan 1478 Ukraynalı asker teslim oldu, hala 2 bin asker bölgede bulunuyor” denmişti.

Ukrayna Başbakan Yardımcısı İrina Vereşuk ise, Azovstal demir çelik fabrikasındaki sivillerin acilen bölgeden tahliye edilmesi gerektiğini belirmişti.

Rus işgalinde büyük yıkım yaşayan liman kenti Mariupol, Ukrayna işgalinde Rusya için büyük stratejik öneme sahip. Rusya kenti ele geçirerek hem Azak Denizi’nde tam kontrol sağladı, hem de 2014’te ilhak ettiği Kırım ile doğuda Moskova destekli ayrılıkçı güçlerin büyük oranda kontrol ettiği Donbas’ı birbirine bağlamış oldu.