Sokağa dökmek.

Bunun asıl adı:

Kaba kuvvet.

Bunun asıl adı:

Tedhişle sindirmek.

Yine de isterseniz siz bu yazının başlığını “ne günlere kaldık” diye koyun. En son, “Bunlar teröristler, eşkıyalar bira şişeleriyle caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük” dedi. Halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve aşağılamaya geçti. O caminin müezzini o gün camide bira içilmediğini ve “içildi derse yalan söylemiş olacağını, yalanın bir din adamına yakışmayacağını” açıkladı.

Müezzini sürdüler.

O günlerde Kabataş’ta yanında yeni doğmuş bebeği de olan bir türbanlı kadına saldırıldığını, topluca üstüne işendiği iddiası da yalan çıktı. Kadına kimsenin saldırmadığı, laf atmadığı, korkutmadığı ve üzerine işemediği; iktidar partili kadının yalan söylediği, “kamera kayıtları var... Videoyu gördük” diye yazan utanmaz gazetecilerin de “pis yalan yazıcılar olduğu” anlaşıldı.

Aynı yalan dirildi.

Muhalefet partisi liderini de “hapishanede yerin hazır” türünden cümlelerle tehdit ediyorlar.

Bunun asıl adı:

Sokak terörü.

Bunun asıl adı:

Kaba güçle iktidar.

★★★

İktidarı sandıkta yenilseler bile vermeyeceklerini ve kaba silahlı güce başvuracaklarını açıkça ilan ettiler. SADAT adlı savaş ve sabotaj eğitimi veren kuruluşun ikinci adamı, “Bu vatan kanla alındı, kanla savunuluyor. Bu vatanı Türkiye düşmanları ile işbirliği yapanlara sandıkta teslim etmeyeceğiz” cümlelerini yazarak korku salmanın dozuna tavan yaptırdı.

Bunun asıl adı:

Örtülü faşizm.

SADAT’ı iktidar koruyor, kolluyor, destekliyor, besliyor, yüreklendiriyor. Birinci adamı (Başkanı) Cumhurbaşkanı’na baş danışman yapılmıştı. Ve o günlerde “Mehdi gelecek” diyerek başkenti İstanbul ve resmi dili Arapça olan bir şeriat devletini kuracaklarını ilan etmiş, anayasa taslağı hazırlamıştı.

Bunun asıl adı:

Taliban devleti kurma.

SADAT, Halkın Özel Harekatı, Özel Harekat Derneği’nden sonra şimdi de “Türkiye Devlet Fedaileri” adlı yeni bir yapılanma, “sokak terörü- tedhiş- kaba kuvvet- örtülü faşizm ırmağına” eklendi. Türkiye Devlet Fedaileri başlığıyla ve Cumhurbaşkanlığı forsunu da kullanarak kimlik bastırmışlar. Kim bunlar? Hitler’in Almanya’da iktidara gelmek için “sokak terörü ve kaba kuvvet” uygulama örgütü Kahverengi Gömleklilere (S.A.) benziyorlar.

★★★

S.A. neydi?

Size özetleyeyim.

S.A.’ların mevcudu 3 milyonu bulmuştu. Ayrıca Nazi Partisi’nin sokaklarda 750.000 kişilik vurucu gücü vardı. “Kahverengi Gömlekliler” diye adlandırılan S. A.’lar her fırsatta sosyal demokratlara karşı kanlı saldırılar yapıyordu. Nazi milislerinin başı olan Ernst Röhm, 30 Mayıs 1933’te “Daha başındayız, esas işimizi bundan sonra yapacağız” diyordu. İşkenceler... Tutuklamalar... Tutuklananlar arasında eski başbakanlar bile vardı... Cinayetleri işleyenlere sorgulama bile yapılmıyordu. Röhm, 1933 yılının sonunda “Kahverengi Gömleklilerin” polis ve yargının denetiminden çıkartılmasını sağladı. Böyle S.A.’lar devlet içinde devlet oldular. Ayrıca Himmler’in komutasında sayıları 50.000’i bulan “Koruma Gücü” vardı. Bunlara da S.S.’ler deniliyordu. Hitler’in özel korumaları buradan seçiliyordu ve “Çelik Miğferler” gibi diğerlerini de sayarsak Nazilere bağlı kaba güç 4.5 milyona çıkıyordu. GESTAPO adlı gizli polis teşkilatı da kuruldu. GESTAPO Alman yargısının yetki alanından da çıkartıldı. Sendikalar, muhalefet partileri kapatılıyor. Alman fikir dünyasının önde gelen yazarları Bertold Brecht ve Thomas Mann’ın bile yazılarını, ölüm korkusu yüzünden, yayınlayacak yayınevi bulunamıyordu. Üniversitede profesörler istifa ettiriliyor, bilim adamları Almanya’yı terke zorlanıyordu. Alman demokrasisinden eser kalmamıştı. Almanya polis devleti olmaktan da çıkmış milis devletine dönmüştü. Siyaset artık Meclis’te değil sokakta yapılıyordu...

★★★

Bunun asıl adı:

İtalya’da Mussolini, Almanya’da Hitler, iktidara gelmek için “Sokak terörü ile kaba kuvvet” uygulamıştı. Bizim ülkemizde şimdi “İktidarda kalmak için sokak terörü- tedhiş- kaba kuvvet- örtülü faşizm” işbaşı yapmış bulunuyor!

Uyanın!