Neşat Aslan, İzmir’de mahkemede katipti. Kazancıyla ailesini geçindirip kimseye muhtaç olmadan yaşıyordu. Emekli oldu. Biriktirebildiği birkaç kuruşu vardı. Memur emekli aylığıyla geçinmek daha kolay diye Balıkesir Burhaniye’ye taşındı.

Mektup aldım.

Şöyle yazıyor:

“Burhaniye’de bile geçim zora girdi. Ailece sıkıştık. Bugün çok üzüldüm. Çünkü bu yaşıma kadar sakladığım nişan yüzüğümü, kuyumcunun kapısı önünde parmağımdan çıkarıp çıkarıp yeniden taktım.

Anılarım canlandı.

Geçmişi hatırladım.

Eve dönmek istedim.

Dönemedim.

Yüzüğü çıkardım.

Yeniden taktım.

Yeniden çıkardım.

Kuyumcuya girdim.

Yüzüğü sattım.

Çok çok ama çok üzüldüm. Sizden ricam benim ailemin durumumda olanlar artık geçinebilmek için anılarını satıyorlar. Bunu yazılarınızda dile getiriniz... Gerçi getirseniz de anlarlar mı? Saygılarımla Neşat Aslan”

★★★

Aile deyince!

Türkiye İstatistik Kurumu’nun resmi verisine göre aile sayımız 22 milyona çıktı. 22 milyonun içinde  geçinmek için nişan yüzüğünü satmak zorunda kalan kaç aile var?

Tahmin edin!

500 bin var mıdır?

1 milyon olabilir mi?

Türkiye Sosyal Ekonomik Siyasal Araştırmalar Vakfı, iki hafta önce bir toplantı düzenlemişti. Bu toplantıya KONDA Araştırma Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Ağırdır bir sunum yaptı. Türkiye’deki  ailelerin geçim durumunu şöyle açıkladı:

22 milyon aile var.

Ailelerin yüzde 40’ı:

(9 milyona yakını)

Bütçesi açık veriyor.

Geliri yetersiz.

Gideri karşılamıyor.

Ailelerin yüzde 50’si:

(11 milyon)

Geliri ancak yetiyor.

11 milyon aile kemer sıkıyorlar, günlük yaşıyorlar. Geleceğe ait bir beklentileri kalmamış. Aileyi geçindiren erkek ya da kadın veya ikisi birden iki-üç ay sonra işsiz kalsa çökecek.

Ailelerin yüzde 10’u:

(2.2 milyon)

Geliri iyi.

Tuzu kuru.

Güçlüler.

Rahat yaşıyorlar.

★★★

Bu araştırmanın sonuçlarına göre; 22 milyon aile içinde geçinebilmek için nikah yüzüğünü satmak durumuna gelmiş aile sayısı 9 milyona yaklaştı. Ve bu 9 milyona ilave 11 milyon aile de; yüksek yapışkan ve yıkıcı enflasyon karşısında gelirleriyle ucu ucuna geçinebiliyorlar.

Yorgan kısa geliyor.

Büyütmek istiyorlar.

Yorganı büyütemiyorlar.

Ayaklarını çekerek, büzerek mevcut yorgana sığdırmaya çalışıyor. Enflasyon yakıcı. Ayağını sonuna kadar çek, yorgan her ay biraz daha kısalıyor. Tablo buyken ve bu tablodan en başta kendisi sorumluyken Cumhurbaşkanı, “güçlü aile kurmak için türbanı anayasal güvenceye alma” seferberliğine girişti; “güçlü bir millet, güçlü bir aileden olur. LGBT ile birlikte bizim aile yapımızı bunlar dejenere etmenin gayreti içindeler...” diyerek seçim propagandası başlattı. Cumhurbaşkanı, aileleri zora sokan yıllık yüzde 185’i aşmış enflasyonu gizlemek için LBGT’yi örtü yaptı.

★★★

22 milyon ailenin sadece 2 milyonunun; geliri çok iyi. Bu 2 milyonun içinde devlet bağlantılı 3 ayrı makamdan ayrı ayrı 3 maaş alarak aylığını 228 bin 332 TL’ye çıkartabilen (41 asgari ücrete eşit) iktidar bürokratı aile babaları da var. Muhalefet milletvekili CHP’li Deniz Yavuzyılmaz, “aylık gelirini 228 bin TL’nin üzerine çıkartan Vakıflar Genel Müdürü Burhan Ersoy’un kazanç tablosunu” Meclis’te şöyle açıklamıştı: “Vakıflar Genel Müdürü olarak aylık maaşı: 29 bin 809 TL. Kuveyt Türk Bankası Yönetim Kurulu huzur hakkı aylık: 175 bin 547 TL. Vakıf Katılım Bankası Yönetim Kurulu Üyesi aylık maaşı: 22 bin 976 TL. Toplam: 228 bin 332 TL”

İşte güçlü aile!

Devlet memurluğundan emekli Neşat Aslan, geçinebilmek için nişan yüzüğünü satıyor. Devlet memuru Burhan Ersoy, devlete vidalı 3 ayrı yerden ayda 228 bin TL maaş alabiliyor. Türkiye’de güçlü aileyi yıkmak için LGBT’mi daha tehlikeli, bu büyük uçurum mu?