Yunanistan 2002 yılından beri aynı küstahlığı yapıyor ve Ege’deki Türk adalarını zorbaca işgale devam ediyor.

Ben bunu yıllardır yazıyorum ama bugüne kadar bizimkilerde tık yoktu! Ne bir ses, ne bir nefes!

İktidar sanki böyle bir olay yokmuş gibi davranıyor, tüm uyarılara kulak tıkıyordu.

Nihayet hafta içinde “Ey Yunan! Tarihe bak! Çok daha fazla ileri gidersen bunun bedeli ağır olur.

Vakti saati geldiğinde gereğini yaparız. Hani diyoruz ya, bir gece ansızın gelebiliriz!” şeklindeki sert uyarıyla 20 yıllık sessizlik bozuldu.

Bir gece ansızın gelebilir miyiz, gelemez miyiz, bilmiyorum ama bu söz bile yurtsever vatandaşların yüreğine bir miktar su serpti.

★★★

İYİ Parti İzmir milletvekili Dr. Aytun Çıray telefonla arayarak:

“Geç kalmış bir tepki değil mi bu?” diye sordu ve ekledi:

“Ege adalarımızın işgalini siz yıllardır defalarca yazarak AKP iktidarını uyardınız. Bundan 7 yıl önceki bir yazınızdan sonra ben Meclis Başkanlığı’na bir soru önergesi vermiştim.

AKP vurdumduymaz davrandı. İşgaller arsızca devam etti ve o tarihte 16 olan işgal altındaki adalarımızın sayısı bugün 20’ye çıktı. Değişen sadece bu!”

★★★

İYİ Parti İzmir milletvekili ve Genel Başkan Meral Akşener’in Başdanışmanı Dr. Aytun Çıray’ın hatırlatması üzerine, Meclis gündemine gelen 1 Nisan 2015 tarihli köşe yazımı arşivde buldum. Şöyle yazmışım:

“Siyaset alanında bu konudaki sessizlik devam ederken, CHP İzmir Milletvekili Dr. Aytun Çıray (o tarihte CHP milletvekiliydi) ‘Ey iktidar! Artık uyan!’ diyerek olaya el attı.

TBMM Başkanlığı’na bir önerge veren Aytun Çıray, Anayasa’nın 98’inci, İçtüzüğün 96’nci maddeleri gereği Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın önergedeki bütün sorulara ayrı ayrı cevap vermesini istedi. Aytun Çıray önergesinde şunları yazdı:

‘SÖZCÜ Gazetesi Başyazarı Sayın Rahmi Turan, ‘Ege’de işgal edilen Türk adaları’ başlıklı makalesiyle ilgili, kendisini Tuğgeneral Ertuğrul Özkürkçü’nün telefonla aradığını belirtmiştir.

Genelkurmay yetkilisi Tuğgeneral Özkürkçü, Rahmi Turan’a Ege’de, mevcut egemenlik antlaşmalarıyla Yunanlılara devredilmemiş olan ada, adacık ve kayalıklara ilişkin ihlallerin Genelkurmay tarafından titizlikle takip edildiğini ve TSK’nın görüşleriyle birlikte Dışişleri Bakanlığı’na bildirildiğini söylemiştir.”

“Savunma bürokrasisi görevini yapmış, işgalleri haber vermiştir” denilen önergedeki, sorular şöyleydi:

★★★

■ TSK tarafından da işgal doğrulandığına göre, siyasi iradenin sahibi hükümetiniz bu işgaller üzerine ne yapmıştır?

■ İşgal olayının arka planında neler vardır?

■ Ege’deki petrol ve doğalgazla ilgili hakkımızdan vazgeçiyor musunuz?

■ Bu adaların Türkiye Cumhuriyeti’nin egemenlik alanından çıkarılmasına göz yumanlar için ‘Vatana ihanet’ suçu olmuyor mu?

■ Milli güvenliğimizi tehlikeye atarak neden suç işleniyor?”

★★★

Aytun Çıray’ın 7 yıl önce Meclis’e verdiği önergedeki bu önemli sorular günümüzde hâlâ yanıt bekliyor!

Ey iktidar, ey AKP! Bu sorulara vereceğin bir cevap yok mu?

Bir kısmı Marmara Denizi’ndeki Büyükada, Heybeli, Burgaz adası büyüklüğünde olan Ege Denizi’ndeki 20 ada ve bir kayalığımızın Yunan tarafından zaptı milli onurumuzu ağır şekilde yaralamıştır. Tepkimiz bu utanmazca işgaledir!

2 bin sene sonra!


Adamın biri, Yahudi Mişon’a olanca kuvvetiyle sert bir tokat patlatmış.

Neye uğradığını şaşıran Mişon “Durup dururken neden vurdun yaa?” diye inleyince adam öfkeyle:

“Siz Hazreti İsa’yı çarmıha germişsiniz” diye bağırmış. Acı içinde kıvranan Mişon:

“Yahu o iki bin küsur sene önceydi” diye sızlanınca adam:

“Olsun, ben yeni duydum” demiş.

Bizim yetkililerin Ege Denizi’nde işgal edilen adalarımız konusundaki tutumu da buna benziyor! İşgallerin 20’inci yılında sesimiz nihayet biraz yükseldi!

GÜNÜN SÖZÜ

Siyaseti bir tiyatro oyunu sanan, son sözü iyi düşünmelidir.