Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması mevzuatında istenilen kişi hakkında her türlü bilgiye ulaşılıyor, bunların nerede, ne amaçla kullanılacağı da belli olmuyordu. “Bakanlıklar ile kamu kurum ve kuruluşları arşivlerinden, elektronik bilgi işlem merkezlerinden bilgi-belge almaya, tutulan kayıtlara ulaşmaya, Cumhuriyet başsavcılıkları tarafından yürütülen soruşturma sonuçlarını görmeye, kesinleşmiş mahkeme kararlarını almaya yetkilidir” hükmünün keyfi bir biçimde kullanıldığına ilişkin mahkeme kararları oldu. Anayasa Mahkemesine başvuruldu.

Bu düzenlemeyi Anayasa Mahkemesi, 28 Nisan 2020 tarihinde 2020/13 sayılı kararıyla iptal etti. Bakan kıyameti kopardı. Anayasa Mahkemesi Başkanına söylemedik söz bırakmadı.  Beğense de, beğenmese de Anayasa Mahkemesi kararına uymak zorunda. Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasıyla ilgili kargaşa yaşandı.

BAKAN YASAKLADI

Görevliler ne yapacaklarını bilemedi. Mahkemenin iptal kararının üzerinden aylar geçmesine rağmen bakan bir türlü düzenleme yapmadı. Ancak, ileride sorumlu duruma düşeceği uyarısı alınca, 29 Ocak 2021 tarih 1490 sayıyla Valiliklere kendi imzasıyla “Güvenlik soruşturması ve Arşiv Araştırması” konulu genelgede gönderdi. Genelgeyi okuyalım:

“İl özel idareleri, belediyeler ve bağlı kuruluşları ile şirketlerde görev alan/alacak kişiler hakkında güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılması ancak yeni bir yasal düzenlemeyle mümkün olabileceğinden Kamu ile özel kanunlarda belirtilen istisnaların haricinde güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılmaması gerektiği Bakanlığımızca değerlendirilmektedir.”



İşte o yeni düzenleme 7 Nisan 2021’de yapıldı. Yasanın nasıl uygulanacağına ilişkin “Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yapılmasına Dair Yönetmelik”  3 Haziran 2022 tarihinde Resmi Gazetede yayımladı.  Anayasa Mahkemesi yasayı iptal etmişken, İçişleri Bakanı, valiliklere gönderdiği genelgede özel idarelerinde, belediyeler ve bağlı kuruluşlar ile şirketlerde görev alan/alacak kişiler hakkında “Arşiv Araştırması ve Güvenlik Soruşturması yapmayın” diyorsa, haddine mi ilgili kuruluşların bunu yapmaları… Kuşkusuz, 3 Haziran 2022 tarihli yönetmeliğin uygulamaya konulmasıyla o soruşturmalar yeniden başladı.

LİSTE GÖNDERDİ Mİ?

Bakan, başta İstanbul Büyükşehir Belediyesi olmak üzere bazı belediyelerde terör örgütüyle iltisaklı kişiler çalıştırıldığını belirlediyse, bunun için yetki vali ve İçişleri Bakanında olmasına rağmen, bu kişilerin işlerine son verilmesi için belediyelere liste gönderdi mi? Bildiğim kadarıyla göndermedi. Çünkü, İmamoğlu, “Bu isimler kimse bize bildirin” diye yazı göndermiş, bakan cevap verme gereğini bile duymamıştı.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı hakkında YSK üyelerine “Ahmak” dediği gerekçesiyle 2 yıl 7 ay 15 gün ceza verildi. Olmayan bir fıkradan ceza verildiği hep öne çıkarıldı. Ancak, bu davayı bozma nedeni olamaz. Bu benzeri hatalar dava sürecinde düzeltiliyor. Hukukçularla konuştuğumda davanın bozulmasını gerektirecek bir çok hüküm bulunduğunu söylediler. Süreci hep birlikte izleyeceğiz.

EN AZ 2,5 YIL

İmamoğlu’nun siyasette önünü kesmek için iktidar her şeyi yapıyor. Hangi soru üzerine, kime cevap verdiği belli olmasına rağmen “Kurul halinde çalışan kamu görevlilerine karşı (Yüksek Seçim kurulu üyelerine) işlendiği gerekçe gösterilip cezası artırıldı. Hakim iyi hal indirimine gitmedi. Hapis cezasının paraya çevrilmesi, ya da hükmün açıklanmasının ertelenmesi gibi yolları varken bunları da uygun bulmadı.”

Bir vatandaşın davası olsa, istinaf,  Yargıtay, yerel mahkemenin verdiği cezayı uygun bulsa, bunun sonuçlanması en erken 2,5 yıl olarak belirtiliyor. Bakalım, istinaf ve Yargıtay, İmamoğlu’na farklı bir uygulama yapar mı? Bunu da göreceğiz. Mahkeme başkanlarının istediği dosyayı öne alma yetkisinin olduğunu da hatırlatalım.

İMAMOĞLU AÇIKLAYACAK

Bu yetmedi, İmamoğlu’na terör örgütü bağlantılı kişileri çalıştırdığı gerekçe gösterilip hakkında suç duyurusunda bulunuldu. Peki, 31 Temmuz 2022 tarihine kadar, bu kişilerin görevlerine son verme yetkisi vali ve bakanda olmasına rağmen gereğini niçin yerine getirmediler? Bakan, kimlerin terör bağlantılı olduğunu bilmesine rağmen, bir an önce bunların işlerine son verilmesini belediyeden niçin istemedi? Yani, İmamoğlu ile ilgili suç duyurusunda bulunulması, o kişilerin açığa alınmasında bir engel oluşturmadığını bir kez daha hatırlatalım.

İmamoğlu, bugün saat 10.00'da basınla bir araya gelecek. Kuşkusuz gündem; hapis cezası, terör bağlantılı kişileri çalıştırdığı, bunların güvenlik soruşturmalarını yaptırmadığı üzerinde yoğunlaşacaktır.