Geçen hafta, Tekirdağ Cezaevi’ndeki 803 yabancı suçlunun 31 Temmuz itibariyle yürürlüğe giren infaz indiriminden yararlandırılarak salıverildiğini açıklamıştım.

İçlerinde katiller, tecavüzcüler ve uyuşturucu kaçakçılarının da bulunduğu; çoğunlukla Suriyeliler, Afganlar ve Orta Asyalılardan oluşan yabancı suçlular Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nün “Kaçabilirler, bırakmayın. Koşullu salıverme tarihi gelince polise teslim edin, sınır dışı edelim” uyarısına rağmen sokağa salındı.

Yabancı suçlular, olur da Denetimli Serbestlik Müdürlükleri’ne başvururlarsa yakalanıp polise teslim edilebiliyor.

Şu an yüzlerce kaçak aramızda dolaşıyor.

ADALET BAKANLIĞI’NA SORULAR

15 Ağustos’taki köşe yazımın sonunda Adalet Bakanlığı’na şu soruları yöneltmiştim:

“803 yabancı suçludan kaçı gözetim merkezine alındı ya da sınır dışı edildi?

Türkiye çapında kaç yabancı suçlu, polise teslim edilmeksizin  bırakıldı?

Yarın terör eylemine kalkışmak dahil, tekrar suç işlediklerinde hesabını kim verecek?”

ÇÖMEZ’İN SORU ÖNERGESİ

Köşe yazım büyük infial uyandırdı.

Aynı gün...

İYİ Parti Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez, yazımı dayanak alarak, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi.

Çömez, şu soruları sordu:

“Suç işledikleri gerekçesiyle yasal işlem yapılan ve cezaevine konan yabancıların, mültecilerin, Türk vatandaşlığı almış olanların;

-Sayısı ne?

-Vatandaşı oldukları ülkelere göre dağılımı ne?

-Cinsiyet ve yaş grupları ne?

-İşledikleri suçlar ne? Cinayet, cinsel saldırı, uyuşturucu ve yağma gibi suçlardan cezaevlerine konmuş olanların sayısı ne?

-Yasal düzenlemeyle kaç kişi tahliye edilmiştir? Tahliye edilenlerden sınır dışı edilerek ülkelerine gönderilenler var mı? Varsa sayısı ne?

-Bunlar hangi yollarla ülkelerine iade edilmiştir? İade edilmeyen ve Türkiye’de kalanların sayısı ne? Bunlar neden ülkelerine iade edilmemiştir?”

Adalet Bakanlığı, ne benim köşe yazıma ilişkin açıklama yaptı.

Ne de Çömez’in soru önergesine yanıt verdi.

Bu suskunluk 803 yabancı suçlunun salıverildiğini doğruluyor. Ayrıca diğer cezaevlerindeki yabancıların da bırakılmış olabileceğine dair kuşkularımı haklı çıkarıyor.



KIRŞEHİR'DE FİRAR

Nitekim...

Skandalın ikinci perdesi Ankara’da açıldı.

Sincan Cezaevi’nde kalan 155 yabancı suçlu infaz düzenlemesinden yararlandırılarak, Kırşehir Açık Cezaevi’ne gönderildi.

Elimdeki listeye göre suçlulardan bazılarının isimleri, suçları ve aldıkları cezalar şöyle:

Abdulnasır Ahmadzay: 12 yaşından küçük çocuğun istismarı. 10 yıl ceza aldı.

Ali Khan: Yağma. 19 yıl 2 ay.

Edris Osmani: Cinayet. 25 yıl.

Farhad Shafili: Uyuşturucu satmak. 16 yıl 3 ay.

Firuz Sayıliev: Cinsel saldırı. 11 yıl 8 ay.

Kamal Hamzehloo: Cinayet. 25 yıl.

Muhammed Musallim: İnsan kaçakçılığı. 21 yıl 8 ay.

Nur Muhammed Özbek: 12 yaşını tamamlamış çocuğun istismarı. 12 yıl.

Yusuf Haber: Cinayet. 16 yıl 8 ay.

Zain Mushtaq: Yol kesip silahla yaralamak. 17 yıl 6 ay.

Listede uyuşturucu satıcılığı, yağma, yaralama, cinayet, cinsel saldırı ve hırsızlık suçları ağırlığı oluşturuyor. Suçluların çoğunluğu Suriyeliler, Afganlar, Pakistanlılar, İranlılar ve Orta Asyalı.

44’Ü HÂLÂ İZİNDE

Sincan’dan Kırşehir’e, kapalıdan açığa sevk edilen bu yabancı suçlular tüm mahkumlara tanınan aylık izin hakkından yararlandırıldı. Gruplar halinde izne çıkarılan 155 yabancı suçludan en az 15’i firar etti ve geri dönmedi.

Halen 44’ü izinde...

Firar edip etmedikleri, izinleri bittiğinde ancak anlaşılabilecek.

‘İNFİAL UYANDIRACAK RAKAM DEĞİL’

En az 15 yabancı suçlunun Kırşehir Cezaevi’nden firar etmesini Adalet Bakanlığı yetkililerine sordum. Bir bakanlık yetkilisi bilgiyi doğrulayarak, şunları söyledi:

“Bunlar açığa çıkınca dava dosyaları ve iyi hallerine göre diğer mahkumlar gibi ayda üç gün ila yedi gün arasında izin kullanıyor. Hepsi aynı anda toplu şekilde değil, farklı tarihlerde gruplar halinde izne çıktı. Bunlardan 15’i dönmedi. Türk mahkumlarla mukayese ettiğimizde aynı oranda. İnfial uyandıracak bir durum değil. Halen 44’ü izinde. Genel itibariyle geri dönüyorlar.”

GÖÇ İDARESİ: BIRAKMAYIN

Oysa Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nün Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdiği 31 Temmuz tarihli yazıda, yabancıların kaçma ve kaybolma ihtimali sebebiyle kesinlikle bırakılmaması, koşullu salıverme tarihinde ya da infazları bitince polise teslim edilmeleri gerektiği ifade ediliyor.

Göç İdaresi’ne getirilecek olan yabancılardan Suriyelilerin ya gönüllü şekilde ülkelerine gönderileceği ya da üçüncü bir ülkeye gidene dek gözetim merkezinde tutulacağı, diğer yabancıların ise sınır dışı edileceği vurgulanıyor.

NET SAYI BİLİNMİYOR

Kırşehir örneği gösteriyor ki kesinlikle bırakılmaması gereken en az 15 yabancı suçlunun kaçmalarına imkan tanındı. Hali hazırda izindeki 44 yabancının dönmeme ihtimali düşünülürse sayı daha da artabilir.

Ve bu, yalnızca Kırşehir için bu kadar...

Diğer cezaevlerinde hükümlü bulunan ya da infaz düzenlemesi sayesinde denetimli serbestlikten yararlanan kaç yabancı suçlunun sınır dışı edilmeleri gerekirken serbest bırakıldıklarını bilmiyoruz.

Adalet Bakanlığı yetkilileri “Elimizde net bilgi yok. Bunlardan bir kısmı dönmedi. Kaçan olabilir” diyor.

Umarım, sokağa salıverilen yabancı suçluların sayısını yeniden suç işlediklerinde öğrenmek durumunda kalmayız.