İstanbul gibi dünyanın en berbat trafiklerinden birine sahip bir şehirde ulaşım her yönüyle rezalet... Toplu taşımayı geçtim. Ortada yıllardır süren bir taksi rezaleti var. Bulana madalya takıyorlar.

Ne yolcular memnun ne taksiciler... Yolcular şikayet, taksiciler Arap müşteri derdinde... Kimsenin huzurlu olmadığı bir konuda neden yeni düzenlemeler yapılamıyor?

Yapılırsa İmamoğlu’na yazar artısı... Millet sürünsün, düzeltiriz seçim sonrası...

★★★

Şehre birkaç yıl önce Uber diye bir şirket geldi. Her yıl büyümesini ve müşteri sayısını üçe-beşe katlaya katlaya gidiyordu. Şikayet edildi. Büyük ölçüde hizmetleri yasaklandı.

Bu durum bile yetkilileri uyandırmaya yetmedi. Aslında yetti ama düzeltilmek istenmedi. Yoksa şirket mevcut sistemden çok daha iyi işliyor, çok daha iyi yönetiliyordu. Nitekim Türk halkı bu hizmeti hak etmiyordu.

★★★

Öncelikle bir taksi plakası maskaralığı var ki yıllardır sürüp gidiyor. Fiyatı bugün 11 milyon liradan başlıyor. Birçok ünlünün onlarca taksi plakası var. Bu biliniyor, kimse ne alaka ne oluyor, demiyor!

Zira plaka sahiplerinin yüzde 95’i plakalarını kiraya veriyor, taksicilik yapmıyor.

★★★

Sadece “taksicilik yapana plaka verilir” diye bir düzenlemeyi koysana uygulamaya... Kanuna koysana “plaka devredilemez” diye bir madde... Şoförleri soksana
eğitime...

Hiç değilse arada bir müşteri kılığına girip denetle... Saha araştırması yap. Kim uğraşacak? Verdim plakayı, saldım çayıra...

★★★

İstanbul’da 6 milyon nüfusa sahipken 17 bin 500 taksi plakası vardı. Bugün geleni, gideni, turisti, 20 milyon nüfusa ev sahipliği yapıyor.

İhtiyaç fazlası 1.803 minibüs ile 322 dolmuşun taksiye dönüştürülmesi sürüyor, o kadar...

Plaka sahibi parayı oturduğu yerden kazanıyor. Çileyi çeken şoförün yarım günde kazandığı ilk zaten masraflara ve plaka sahibine gidiyor.

Üzerini kazanacak ki eve ekmek götürecek. Köle gibi çalışıp taksiyi diğer şoföre devredecek. Haliyle fellik fellik kazıklayacak Arap arıyor.

★★★

Bu şartlar altında gidip şoförden anlayışlı ve saygılı olması bekleniyor. Sonra kısa mesafe için almadı, trafik diye gitmedi, müşteri beğenmedi... Sağlam olsa bozulur psikolojisi...

Müşteri de haklı... Parasıyla rezil oluyor. Taksici istiyor ki binen herkes Bakırköy’den, Kartal’a gitsin. Müşteri önce kendini ve gideceği yeri beğendiriyor taksiciye...

★★★

Kim uğraşacak? Verdim plakayı, saldım çayıra... Bu sayede İstanbul Belediyesi başarısız görünecek... Sonraki seçimlerde herkes AKP’ye oy verecek.

Her taksi bulamadığımda ya da her reddedildiğimde küfür ettiğim için “acaba ayıp mı ediyorum?” diye düşünmüyorum bile... Hatta tekrar edeyim, hay sizin yapacağınız işe...