Yılın ilk günü bu ilk yazıda; olmasını istediklerimi yazacağım. Yazıya gözlemlerimi dayanak yapacağım: Umut dolu bir yıla girdik. Bu yıl seçmen vatandaş ve özellikle genç kuşağın neredeyse hepsi; seçim sandığında 20 yıllık iktidara “yeter artık, sana inanmıyorum, güvenmiyorum, ülke yönetiminde bundan böyle seni asla görmek istemiyorum” diyecek.

Doğurdu doğuracak.

Değişim sancısı var.

Köklü değişim olacak.

Yeni Türkiye doğacak.

Son yıllarda iktidarın hukuku, adaleti, mahkemeleri, savcılar ile yargıçları darbe aleti olarak kullanması halkın vicdanında derin yara açtı. Korkunç bir yozlaşma ve hayatın her santimetrekaresini olumsuz etkileyen çürüme oldu.

Halkın sabrı bitti.

Sandıkta dur diyecek.

Politikacılığı kendini ve çevresini zengin etme aracı haline getirmiş zihniyet de son nefesini bu yıl mutlaka verecek.

Ahlaksızca soygun.

Soysuzca rüşvet.

Alçakça torpil!

Yolsuzluk, hukuksuzluk, ahlaksızlık, yozlaşma, yalanın pençesinde Türkiye’yi yönetme çabaları bu yıl duvara gelip dayanacak.  Yaşanan sıkıntının kaynağında adam kayırma dost-akrabayı devlete yerleştirme ile ekonomik büyüme stratejisinde savrukluk, akıl dışılık, sorumsuzluk, verimsizliğe saplanma var.

Halk karar verdi.

Kararını uygulayacak.

Böyle geldi.

Böyle gitmez.

Zihniyet devrimi olacak.

Halk devrimcisini arıyor!

★★★

Vatandaş, 2022 yılına iktidardan umudunu kesmiş olarak fakat muhalefetten de “Kurtar bizi Kemal Baba... Kurtar Bizi Meral Abla.... Kurtar bizi Ekrem Abi.... Kurtar bizi Ahmet Amca.... Kurtar bizi Ali Dayı... Kurtar bizi Temel Dede...“ diye değil “Cumhurbaşkanlığı koltuğunu açık ara ile ve Meclis’te de 600 milletvekilinin 400’ünü kazanacağın desteği sana vereceğim... Sen de bize ne ezen, ne ezilen, insanca ve hakça bir düzen sözünü yerine getireceğini gösterir sağlam dayanakları olan çözümün sözünü ver... ” diyerek girdi.  Erdoğan ile Bahçeli’nin “bölünme enerjisi çoğaltarak siyaset yapma stratejisi duvara dayandı ”sıfırı tüketti. Seçmen vatandaş, muhalefetten “kutuplaşma ürünü yeni bir Tek Adam çıkartmasını değil zihniyet devrimine öncülük edecek bir yol göstericilik beklediğini” sandıkta gösterecek.

İslamcılar.

Laikler.

Milliyetçiler.

Kürtler.

Kemalistler.

Kamplaşması bitti.

Zihniyet devrimi olacak!

Ya olacak...

Ya olacak...

★★★

Çünkü az değil 20 yılın sonunda halk yaşayarak şunu gördü:

Akıl rehber olmadı.

Eğitim düzeyi geriledi.

Eğitim kalitesi düştü.

İnsan kaynağı çürüdü.

Bilim öne çıkmadı.

Ahlaksızlık arttı.

Dinin özü bile siyasetin altında ezildi. Türkiye dünyadaki yarışın gerisinde kaldı. Bu durum düşük verimli devlet yönetimi, düşük verimli kamu yönetimi, düşük verimli sanayi, düşük verimli tarım, düşük verimli hizmetler, düşük verimli işçilik (istihdam) kalitesiz büyüme, düşük ücret düzeyi, yoksulluk, korkunç gelir dağılımı bozukluğu, zengini daha zengin yoksulu perişan bir düzen getirdi. Türkiye fakirleşerek büyüyen bir çıkmazın içine saplandı. Enflasyon kontrol altına alınamadı. Bu ülke yüzde 160 enflasyon yaşadı. Yolsuzluk ve çürümeye karşı duracak namuslu- ahlaklı devlet adamlığı öne çıkamadı, çıkartılmadı. İhracatın teknoloji katkısı yükseltilmedi, ücret düzeyi Suriyeli ve Afganlı mültecilerin çalışmaya razı oldukları düzeye indirildi. 20 yılın sonunda iktidarın halka sunduğu tek başarı; insansız savaş uçağı yaptık, Karadeniz’de doğal gaz bulduk, imam hatipte okuyanların sayısını 1 milyon 100 bine çıkarttık, imam hatip mezunları ile tüm devlet kadrolarını doldurduk.

★★★

Vatandaş karar verdi.

Rüşvet, soygun, kişi zengin etme, rantçı peydahlama, ağır vergi yükü, hayasız sömürü, torpil, hısım-akraba-partili kayırma istemiyor. Devlet ile halkın birlikte çalışmaya başlayacağı yeni bir zihniyet devrimi bekliyor.

Torpil bitecek.

Yetenek gelecek.

Yandaşlık yok olacak.

Alın teri öne geçecek.

Türkiye yetenek inşasına başlayacağı yeni bir döneme ancak zihniyet devrimi ile girebilecek. Sanayi için, tarım için, hizmetler için, köyler, kentler için yeni modeller geliştirilecek. Çiftçi toprağını terk etmek zorunda kalmayacak. Kentli kentinde yaşamaktan bezmeyecek. İyi eğitimli, yetenekli insanlar Türkiye’yi terk etmeyecek. Mahkemelerde yargıçların adalet adamı olduğundan kimse şüpheye düşmeyecek.

Umut dolu yıla girdik.

Yeni yılınız kutlu olsun.