Daha önce GAP ve Karadeniz bölgelerini gezip, krizin etkilerini gözlemleyip, çözüm önerileri sunmuştuk. Akdeniz’de de durum oralardan farklı değil.
Bölge illerinde işsizlik hızla artıyor. Çalışanı, işvereni, çiftçisi, taksicisi, esnafı... Herkes mutsuz, herkes şikayetçi.
EKONOMİDE KÖTÜ GÜNLER
Antalya, Burdur, Isparta; ekonomide en kötü günlerini yaşıyor. Turizm sezonu bitince Antalya ekonomisi kendi kendini çeviremez hale gelmiş. Ekonomisinde tarımın büyük paya sahip olduğu Antalya krizden büyük darbe almış bulunuyor.
Mazot, gübre, yem gibi tarımsal girdi fiyatlarında döviz kuruna bağlı yüksek artışlar çiftçiyi perişan etmiş durumda. Büyükşehirlerde sebze, meyve fiyatları el yakarken, üretici emeğinin karşılığını alamıyor, üründen elde ettiği para, girdi maliyetlerini karşılamıyor.
Antalya’nın tarih ve turizm kokan dünyaca ünlü Kaleiçi’nde, zaten yıllardır işleri kötüye giden esnaf ağır darbe yemiş, artık siftah yapamaz hale gelmiş. Kış döneminde turist sayısının azalması yanında art arda gelen zamların da etkisiyle işleri durma noktasına gelen esnaf bir bir işletmelerine kepenk vuruyor ya da dükkanını devretmenin yollarını arıyor.
Satışlar geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 40 düşmüş. Yeni yaz turizmi sezonu başlamadan dükkanların tümden kapanma ihtimali bulunuyor.
Ekonomik krize karşı gerekli yapısal önlemleri almayıp, günü kurtarma, peşindeki iktidar, bu gidişle Batı Akdeniz’i “Batık Akdeniz’e dönüştürmek üzere...
İŞTE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Turizm ve tarımın dışında yeni sektörlerle bölgeyi bir adım ileri götürmek gerekiyor. Yeni nesil ekonomi ile 4 mevsim sosyal canlılığı tüm Türkiye’ye yaymak gerekiyor. Bölgenin dünyaya açılmasının en ekonomik yolu, deniz ulaştırması ve deniz taşımacılığıdır.
Bu bağlamda demiryolları ve denizyollarının çok daha fazla geliştirilmesi gerekiyor. Antalya’da yatçılığın gelişebilmesi açısından Manavgat’ta yat üretim ve çekek yeri alanı ile Organize Sanayi Bölgesi kurulması talepleri karşılanmalıdır.
Fabrikayı kapatıp cezaevi yapıyorlar
Umut Oran, 6 il, 26 ilçe, 152 köye hitap eden ve kente yaklaşık 200 milyon liralık girdisi olan Burdur Şeker Fabrikası’nın özelleştirilmesi kararını eleştirdi. Yapılan satış ihalesinin iptal edildiğini belirten Oran, “Burdur’un istihdam yaratan, çiftçiye destek ola, ülke sağlığını koruyan fabrikasını kapatmak isteyen iktidar, bunun yerine kente 500 milyon TL’ye yeni cezaevi yapmayı tercih ediyor” dedi.
Pazarda 10 liranın altında sebze yok
CHP’li Umut Oran, bölgede yaşanan sel felaketlerine dikkat çekti. Oran, “İklim değişikliğinin de etkisiyle giderek artan sıklıkla görülen hortumların yol açtığı zararlar seracıları mahvediyor. Seracılığın başkenti sayılan Antalya’da bile vatandaş pazardan kilosu 10 TL’nin altında sebze, meyve alamıyor. Bu haftaki fiyatlara bakınca 8 TL’nin altında sadece salatalık ve kuru soğan satılıyordu. Acilen hükümetin üreticiye destek vermesi, fiyatların aşağıya çekilmesini sağlaması gerekmektedir.
Oran, Antalya’da sağlık alanında yaşanan sıkıntıları ise şöyle anlattı:
HASTANE DE YETMİYOR
“Antalya Devlet Hastanesi’nin kapasitesi talebi karşılamaya yetmiyor. Kentte yaşayan 400 bin kişiye göre planlanmış olan hastane; 2.5 milyon kişiye hizmet veriyor. Hastanenin buna yetecek kapasiteye getirilmesi gerekiyor.” Oran, Antalya’nın, Burdur ve Isparta’yı da içine alacak şekilde bir sağlık turizmi merkezine dönüştürülmesi gerektiği önerisini dile getirdi.