Röportaj: Hakan Cerrahoğlu - KORKUSUZ Cennet köşesi Bodrum’da, Bodrum gecelerinde akılda kalan en güzel hatıra şarkıcı Ata. O, şarkı söylerken çok şey anlatmanın sırrını biliyor. Kendine özel tonlamasıyla, şarkılara bir başka anlam kazandırıyor. Ağaçların şarkı söylediği, denizden gelen rüzgarın farklı estiği Bodrum’da, Ata ile harika bir sohbet… Ata ismi Atatürk’ten değil mi? Hatırası nedir bu ismin? Benim soyadım Ata. Babamın dedesi Osmanlı döneminde kadıydı. Tek gazi ilçe olan İnebolu Zarbana Köyü’ndeniz. Bu ilçenin kahramanlıkları Turgut Özakman’ın Çılgın Türkler kitabında uzunca anlatılmaktadır... Mustafa Kemal’e ve Cumhuriyet’e bağlı olan ailemize, soyadı kanunu ile bu soyadı uygun görülmüştür... Benim için büyük gururdur. Şarkıcı Ata geçmişte mi yaşıyor? 30-40 yıl sonraki gençler bugünleri mutlak özlemle anacaklardır! Benim gençliğimi özlediğim gibi… 1976’da Bodrum Kalesi’nde resmim var. O zamanı, o günleri özlememek mümkün mü? Son sözü üstat söylemiş “Dün ile bugün arasında bir kavga çıkarsa, yarın kaybeder” Winston Churchill Peki sizce güzel şeyleri ıskaladınız mı? Hiç bir zaman şöhret hayali kurmadım... Sanat ise süren bir şeydir... Şöhret değil, değerli olmak esastır... Bizim topraklara en uyan söz de Orson Welles’in şu cümleleridir; “Hayatım boyunca enerjimin ve yeteneklerimin ancak yüzde 2’sini kullanabildim. Geri kalan yüzde 98’i küçük insanlarla itişmekle geçti” Hiç bir zaman rahat üretecek ortam bulamadım. Bu tüm sanatçılar için geçerlidir. Eğlendirmek için yazılıp söylenen şarkılar senin duygularının detaylarını nasıl sıralar? Ben bütün dünyanın şarkılarını severim, memleketimin şarkılarını daha çok. Duygulanmadan şarkı ne okunur, ne dinlenir. Müzik insanlığı yücelten bir şeydir. İnsanlığı iyileştiren en önemli şey sanattır. Ülkemizde iyi gitmeyen şeyler neler sence? Türkiye’nin geleceğinden umutlu musun? Demokrasi, hukuk, adil bir yönetim vs. ama en önemlisi ahlak yoksa o memlekette ne sanat olur ne huzur... Ben ülkeme, insanına güveniyorum. Mutlak her sıkıntı atlatılır, yeter ki onurumuzu kaybetmeyelim. Onu satın alamayız... Yaşasın Cumhuriyet, yaşasın Türk Milleti, yaşasın memleketimiz ve yaşasın Türkiye Cumhuriyeti sanatçıları ve tüm emekçi müzisyenler. 90’larda müzik daha mı renkliydi? 90’ların müziği üzerine araştırma var mı bilmiyorum. İnsan denilen varlık yaşadığı devre göre müzik yapıyor. 60’lardaki müziği o zaman yaşayan ve 90’ların müziğini dinleyen bir insan için nasıl bir işkenceyse, şimdi çalan çoğu müzik türü de 80-90’ları dinleyenler için bir beğenmemezlik olabilir! Şimdiki jenerasyon 2055’deki müziğe aman bu ne ya diyecektir bu böyle sürüp gider... Fakaaattt... İyi müziği duyabilenler bundan etkilenmez. Seçer en iyisini alır, devir fark etmez... Bütün şarkılarda aşk var. Aşk bu kadar kolay mı? Aşkı bulmak kolay değil. Kızılderililer der ki; “Bizim şarkılarımız çoğunlukla yağmur üzerinedir. Çünkü bizde yağmur çok az yağar ve çok özlenir. Siz beyazların şarkılarının çoğu da ‘aşk’ üzerine.” Bu çok düşündürücü! Müzikte uluslararası platformda neden bu kadar geriyiz? Uluslararası başarımız var ama bizim medyaya göre haber değeri yoktur! Bu her devirde de öyleydi... 2019 yılının 1’inci günü dünyanın pek çok ülkesinde senfoni konserleri yapıldı ve TRT bunu canlı verdi. Mutlak ciddi para da ödendi, sanki bu memleketin orkestraları yok! Bu bir organizasyon ve zihniyet işi! Lütfen Mustafa Kemal’in sanat anlayışını iyice okuyunuz. Bu memleket dünyada hâlâ bir dahinin, Atatürk’ün öncülük ettiği ve imkan sağladığı sanatçılarla anılmaktadır... Siyasilerden ricamız; Sanatçı gençlerin önünü açın. Başka türlü medeniyet trenine binemeyiz... ata Şarkıcı Ata, dünya cennetmiş gibi yaşıyor sıradaki şarkıyı bir sonraki şarkıya söylüyor. Aşkı orada buluyor. Onun şarkıları Bodrum’da yelkenli bir gemi adeta, gitarı da rüzgarı. Eğer dolunay varsa gökyüzünde, kutup yıldızı da belirginse, bir de Ata varsa sahnede, eğlence başlıyor demektir. Yıllar geçtikçe eskimeyen nostaljik şarkılarla.