Merkez Bankası (TCMB) Başkan Yardımcısı Cevdet Akçay'ın 8 Şubat'taki 'enflasyon raporu' toplantısında yaptığı konuşma geniş yankı uyandırmış ve "İddiasız hedef koyan merkez bankası zaten oksimorondur" ve "kopan linkleri ihdas ediyoruz" cümleleri dikkat çekmişti.
Türk Sanayici ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) ile Koç Üniversitesi'nin kurduğu Ekonomik Araştırma Forumu tarafından bugün düzenlenen "2024 yılında Türkiye ekonomisi" başlıklı panelde TCMB'ye "oksimoron" yanıtı geldi.
Koç Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Selva Demiralp, TCMB Başkanı Fatih Karahan'ın 8 Şubat'taki enflasyon raporu sunumunun iletişim açısından başarılı olduğunu, yeni başkanın daha şahin bir görüntü verdiğini ancak bazı eksikler olduğunu söyledi.
SEÇİM TAKVİMİ YORUMU
TCMB'nin yüzde 36'lık yıl sonu enflasyon tahminini tutturmasının zor olduğunu ve bu seviyeyi tutturmak için adım atma konusunda neden beklendiğini anlamadığını belirten Demiralp, şu sözleri dile getirdi:
"Kredi kartlarına sınırlama olabilir dendi. Ama neden bekliyoruz, anlamıyorum. Eğer sistemde bir takım linkler çalışmıyorsa, bir takım tıkanıklıklar varsa, bunları ortadan kaldırmak için hemen adım atmak daha mantıklı olmaz mı? Eğer gerkçekten bir seçim takvimi bekleniyorsa, bağımsız bir merkez bankasının seçim takvimine göre hareket etmesi de oksimoron."
Kendisinin yıl sonu enflasyon tahmininin yüzde 50 olduğunu belirten Demiralp, son enflasyon raporundaki çıktı açığı grafiğine bakarak bankanın 2024 için büyüme tahmininin yüzde 1,4 olduğunu varsaydıklarını, ancak ekonominin bu kadar yavaşlamasına hükümetin izin verip vermeyeceğinin bir soru işareti olduğunu söyledi.
"Nankörlük etmeyelim" diyen Demiralp, "Geçen sene ortodoks politikalara dönübilecek miyiz dönemeyecek miyiz diye tartışıyorduk ama döndük ve bir krizin de eşiğinden döndük ama eksileri de söylememiz gerekiyor" ifadelerini kullandı.
ACI REÇETE
"Bir merkez bankasının çıkıp 'bakın biz bir kemer sıkma politikası uyguluyoruz ve bunun da ekonomi üzerinde yavaşlatıcı bir etkisi olacak' demesi önemli ve takdir edilecek bir durum çünkü siyasi olarak kolay değil bunu söyleyebilmek" diyen Demiralp, son enflasyon raporu toplantısının bu açıdan olumlu olduğunu dile getirdi.
"Eğer bir merkez bankası acı reçete olacak diyorsa aslında üstü kapalı olarak topu hükümete atmış oluyor" diyen Demiralp, şöyle devam etti:
"Çünkü, 'Ben bir acı reçete yazıyorum, yan etki olarak ekonomide bir yavaşlama olacak. Esas etkiyi de düşük gelir kesimleri üzerinde hissedeceğiz ama eğer maliye politikası benim reçetemin yan etkilerini bertaraf edecek politikalar geliştirmezse bütün yük 2001 sonrasında da olduğu gibi düşük gelir kesimlerinin üzerine biniyor. Eğer merkez bankası olarak ben bu maliyeti dillendirmeye başlamışsam, o aslında üstü kapalı olarak hükümete bir davet. Gelin bana yardım edin ve bu yükü azaltalım. Bu şekilde de benim yoluma devam edebilmem kolay olsun. Üzerimizde sosyal bir baskı olmasın ve ben prematüre olarak faiz indirimi yapmak zorunda kalmayayım' demiş oluyor. O açıdan önemliydi. Bir önceki başkanın 'Bir ödünleşme olmadan da biz bu işi götürebiliriz' söylemine göre bence bu bir artı. Bu kadar ciddi bir dezenflasyon, ödünleşme olmadan kolay değil."
CEVDET AKÇAY NE DEMİŞTİ?
TCMB Başkan Yardımcısı Cevdet Akçay, 8 Şubat'taki enflasyon raporu toplantısında, 2024 sonu için yüzde 36'lık enflasyon tahminini neden değiştirmediklerine ilişkin "Yüzde 36 hedefi iddialı; ama iddiasız hedef koyan merkez bankası bence oksimorondur. İddialı ama erişilebilir bir hedef, enflasyon beklentilerini aşağı indirmekte ve düzeltmekte iddiasız ve rahat ulaşılabilir bir hedeften çok daha iyidir" demişti.
"Süreç doğru anlaşılmadığında yüzde 36’lık enflasyon tahmininin yukarı yönlü neden revize edilmediği gibi sorular geliyor" diyen Akçay, "Bizim şu an içinde çalıştığımız sistemde, ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti mevduat faizi bağı kopmuş, politika faizi enflasyon bağı kopmuş, faiz kur bağı kopmuş durumdaydı.
Biz yedi aydır tekrar ihdas ediyoruz" ifadelerini kullanmıştı.
OKSİMORON NEDİR?
Türk Dil Kurumu (TDK) sözlüğüne göre oksimoron, "Zıt anlamlı iki kelimenin bir arada kullanılması" anlamına geliyor.
Yunanca kökenli bu sözcüğün dilimize Fransızcadan geçtiği belirtiliyor.