Geçtiğimiz günlerde sosyal paylaşım sitesi Twitter’i 5 milyon dolara hissesini satın alan ve sanatçılar arasında en çok gayrimenkulü olan sanatçıların başından gelen Emrah Erdoğan’ın oğlu Tayfun Erdoğan, Bursa’da hayatını geçindirmek için komilik yapıyor.

Şarkıcı Emrah, 23 yıl önce Bursa konserinde tanıştığı hayranı Ebru Çolak ile birlikte olmuştu. Herkesin bildiği gibi, bu ilişkiden dünyaya gelen oğlu Tayfun’u ise “Bu çocuk benim değil” diyerek reddetmişti. Ancak yapılan DNA testleri sonucunda çocuğun şarkıcı Emrah’a ait olduğu ortaya çıkınca, Emrah oğlunu nüfusuna almak zorunda kalmış ve mahkeme Emrah’ın oğluna eğitim hayatı boyunca nafaka ödemesi kararını vermişti. Geçtiğimiz günlerde sosyal paylaşım sitesi twitter’ın 5 milyon dolarlık hissesini satın alan ve sahibi olduğu gayrimenkullerden her ay 250 bin dolar gelir elde eden Emrah, oğlunun kendisinden para istememesi için ona 7 ay önce skandal bir feragatname imzalatarak gündeme gelmişti. Nilüfer’deki bir baklavacıda çalışmaya başlayan Emrah’ın oğlu Tayfun ise babasına sitemli. Tayfun, Bursaburda.com sitesinin özel haberinde tüm soruları içtenlikle yanıtladı.

Babanla aranız nasıl, bir gelişme var mı?

O konu kapandı. Görüşmüyoruz.

 Sen nerede kalıyorsun şimdi?

Annemle kalıyorum. Çekirge meydanındaki evimizde.

 Geçiminizi nasıl sağlıyorsunuz?

Ben çalışıyorum. Annem de rahmetli anneannemin emekli maaşını alıyor. Öyle geçiniyoruz.

 Babandan maddi ya da manevi beklentin var mı?

Hayır hiçbir beklentim yok.

 Neden peki? Baban sonuçta.

Şu an yaptığı babalık mı?

 Annen ne diyor bu konuyla ilgili?

Annem bir şey demiyor. Benim lafım neyse o…

 Peki sen baban hakkında ne hissediyorsun?

Bir şey hissetmiyorum.

 Bir zamanlar görüşüp konuşuyordunuz, şimdi neden konuşmuyorsunuz?

O bir zamanlardı…



 Neden şimdi öyle değil?

Demek ki bir şeyler değişmiş. Onun içini bilemem. İki yıl önceki görüşmelerimiz belki kendisi için reklam amaçlıydı. Ama ben ona inanmıştım.

 Seni Nilüfer FSM Bulvarı’ndaki Özdemiroğlu Baklava’da çalışırken görünce çok şaşırdık. Burada tam olarak ne iş yapıyorsun?

Servis görevlisiyim. Müşteriye sipariş götürüyorum, masaları ve tezgahı temizliyorum, vitrini düzenleme işi de bende. Ancak burada uzun süre çalışmayı düşünmüyorum. Her işi tek tek tadacağım. Okulumun bitmesine son 1 yıl kaldı. Zayıf olan derslerimi verebilirsem kısa dönem askerlik yaparım. Derslerimi veremezsem, askerliğe gidip gelirim. Sonra da kendime iş kurmak istiyorum.

Nasıl bir iş düşünüyorsun?

Şu an aklımda yok. Askerden geldikten sonra duruma göre bakarım.

 Babanla en son ne zaman görüştünüz?

Babam benimle ilişkisini kesti. En son 7 ay önce görüştük. O zaman da benim için değil, feragatname imzalatmak için görüştü benimle. Babam istese bu zamana kadar arardı. Bu zamana kadar aramadı. Bir daha da aramasın beni. Görüşmek isterse de gelsin Bursa’ya görüşelim desin. Uzaktan arayıp pişmanım demekle affedilecek bir şey değil bu yaptıkları.

 Babanı affetmen için ne yapması lazım?

O anki psikolojime bağlı. Nasıl etkilenirim bilmiyorum.

 Şu an burada çalıştığını baban biliyor mu?

Hayır bilmiyor. Bilse de ilgilenmez.

 Babanın 7 aylık yokluğunda hayatında değişen bir şey oldu mu?

Eskiden babam mı vardı sanki. Değişen bir şey yok.



 Bu zamana kadar babanı arayıp herhangi bir konuda yardım istedin mi?

Evet, üniversite sınavlarına hazırlanırken dershane konusunda yardım istemiştim. Yardım etti. Bunun haricinde hiç bir şey istemedim. Okulumu da devlet okulunda okudum. Babamdan özel okul ya da özel bir şey istemedim, gönder beni Amerika'ya okuyayım demedim. İsteseydim de göndermezdi belki.

 Şu anda gel görüşelim dese gider misin?

Hayır görüşmem. Gitmem. Zor durumda olursa belki elimi uzatırım. O kadar kinim yok. Sonuçta babam.

 Peki ne zaman görüşmek istersin?

Hatasını anladığı zaman. Anlayacağını da sanmıyorum.

 Tartışma mı oldu?

Hayır tartışma olmadı. Gitti ve bitti işte.

 Sen neden aramıyorsun?

Ben neden arayayım. Olan oldu. İstese kendi arardı beni. İnsan evladını aramaz mı? Hep ben arıyordum onu. O aramadığı için artık ben de aramıyorum. O büyükse, ben de büyüdüm.

 Belki de yıllar sonra sen yeniden arayacaksın. Hep babanın yanında olmak isteyeceksin.

Her şey olabilir…

Baban seni hiç yanına çağırmadı mı?

Evet, yaklaşık 2 yıl önce çağırdı. O zamanlar manken bir kadın vardı hayatında. Benim babam mankenlerle takılıyor. Bende annemi bırakıp gitmek istemedim. Anneme daha fazla sevgi duyuyorum.



 Baban o mankenle şu anda birlikte mi?

Hayır değil. Babamın yanına her gittiğimde yanında bir başka sevgilisi oluyordu. Çok değişik huyu var babamın. Ben onun oğlu olduğum halde çekiniyorum. O hiç korkmuyor, çekinmiyor. Helal olsun adama, takmıyor.

 Evlendikten sonra babanla görüşmeyi düşünüyor musun?

Ben şu anda da görüşmüyorum ki o zaman görüşeyim.

Çocukların olduğunda baban görmek isterse ne yaparsın?

Ben insafsız ve gaddar biri değilim, neden göstermeyeyim. O zamana kadar kim bilir neler değişir.

 Annen ve baban görüşüyor mu?

Hayır, asla görüşmezler.

 Annenle ya da babanla bu konuları konuşuyor musun?

Anneme ve babama hiç bir şey sormuyorum. Annem bana konserde tanıştıklarını, aşk yaşadıklarını söyledi. Bende kimseye bir şey sormadım. Zaten internetten yeterince öğreniyorum.

 Annenin evlenmesini ister misin?

Annemi bir başkasının sahiplenmesini yediremem kendime. Paylaşamam annemi. Evlenmesini de istemem.

 Babaannen babanla barışman için yardımcı olmuyor mu?

Hayır. Babaannem bir şey yapamaz. Babamın kendi kendine değişmesi lazım. Zaten babaannem de herkesi beğenmez.

 Babanın değişmesini istiyor musun?

Ben onun değişmesini neden istemeyeyim. Bu zamana kadar birçok kişi girdi araya. Ama babam değişmedi. Zaten bu söylediklerim karşısında değişecekse hiç değişmesin.

 Babana bir mesaj iletmek ister misin?

Ben ona hiç bir şey söylemek istemem. Yaptığı saçmalık. Bu zamana kadar kaç defa konuştuk. Sonuç yine aynı. Ona güvenim yok. Bana bunu yapan adamın yıllar sonra tekrar yapmayacağı ne malum. Bana 3 yıl önce yakın davranma sebebini “reklam” gibi görüyorum. Kimsenin günahını almak istemem ama bana öyle geliyor. Babam ne kadar büyüyorsa, yaşlanıyorsa bende büyüdüm. Küçükken bir şekilde kandırabilirdi. Artık öyle değil. Ben onunla aşk hayatıma kadar her şeyimi paylaşırdım. Demek ki buraya kadarmış

 Önceden daha kiloluydun. Neden bu kadar fazla kilo verdin?

O zamanlar hayatımda bir kız vardı. Dershanede tanışmıştık. Ondan ayrıldıktan sonra kilo verdim. Ben kilo kaybımı ona yoruyorum.

 Ona karşı hala bir şey hissediyor musun?

Tabi ki hayır. Ayrılalı 3 yıl oldu. Hayatını yaşıyordur şuan.

 Dünyaya bir daha gelsen, yine aynı anne babanın oğlu olmak ister miydin?

Bu hayatı ben seçmedim. Ama aynı annenin oğlu olmak isterdim. Babama ise sevgi anlamında pek bir şey kalmadı içimde.

 Baban şu an “Anneni de al gel” dese gider misin?

İsterse sülalenle gel desin. Benim için sonuç değişmez. Gitmem.

 Baban ben geleyim, Bursa’da birlikte yaşayalım dese gelmesini ister misin?

Hayır. Çünkü ona güvenmiyorum. Tekrar gideceğini biliyorum. Önce o güveni sağlaması lazım. Zaten öyle bir şey demez. Tırnağını oynatmaz.

Babanın gelmesini yada aramasını neden istemiyorsun?

İçimde bir şeyler bitti ona karşı. İnanmıyorum, güvenmiyorum. Zor durumda kalmadığı sürece konuşmam.

Annen babanın yanına git yada gitme diyor mu?

Hayır, annem o konuya karışmıyor.

Babana benzediğini düşünüyor musun?

Oğlu olduğum için görünüşte benziyorum. Ben kendimi babamdan farklı görüyorum her zaman. Babamın yolundan gitmeyi ya da onun adıyla kapı açmayı istemedim. Şu anda kimlerin oğlu nerelerde okuyor, nerelerde çalışıyor, nerelerde yaşıyor. Ben öyle bir hayat istemedim. Beni yolda görenler sadece Emrah’ın oğlu olarak bilir. Yaşantımı yada neler yaşadığımı kimse bilmez.

Sence baban bu yazılanları okuduğunda etkilenir mi?

Sen istediğini yaz. Babam bakar bakar, atar gazeteyi. Umursamaz. Tanıyorum onu. Anca twitter’da habercilere kızar.

http://www.bursaburada.com/haber/sarkici-emrahin-oglu-bursada-tezgahtar.html