Ya­ban­cı ya­tı­rım­la­ra kar­şı dün­ya­nın en çok kı­sıt­la­ma ge­ti­ren ül­ke­si Suu­di Ara­bis­tan bi­le bor­sa­sı­nı dı­şa aç­tı. Eko­no­mi­si­nin ham pet­rol ti­ca­re­ti­ne olan ba­ğım­lı­lı­ğı­nı azalt­mak için bor­sa­sın­da ya­ban­cı­la­ra yö­ne­lik kı­sıt­la­ma­la­rı gev­şet­ti.
Ne­den? Mus­luk­tan pet­rol da­hi ak­sa ya­ban­cı ya­tı­rım ol­ma­dan, ol­mu­yor! Ya­ban­cı ya­tı­rı­ma her ül­ke gi­bi on­la­rın da ih­ti­ya­cı var.
He­le bi­zim gi­bi yur­ti­çi ta­sar­ruf­la­rı çok dü­şük, ca­ri açı­ğı yük­sek, her da­im dış fi­nans­man ih­ti­ya­cı olan ga­ri­ban eko­no­mi­ler için ya­ban­cı ya­tı­rım­lar ih­ti­yaç­tan da öte... Za­ru­ret!

PA­RA­LAR UÇAR Gİ­DER

Ya­ban­cı­lar, ya­tı­rım yap­mak, pa­ra­sı­nı ge­tir­mek için ne­ye ba­kar? Şef­faf­lık var mı? Hu­kuk iş­li­yor mu? De­ne­tim­ler tam ola­rak ya­pı­lı­yor mu? Ba­ğım­sız ku­rum­lar ça­lı­şı­yor mu? Kı­sa­ca içi­ne si­ni­yor mu?
Hu­ku­kun gu­guk ol­du­ğu, şef­faf­lı­ğın ır­zı­na ge­çil­di­ği yer­de, iyi gün­de ko­lay ka­zan­cı gö­ren pa­ra el­bet ge­lir ama ürk­tü mü he­men uçup gi­der. Tu­ta­maz­sın!

NE­DEN GEL­Mİ­YOR­LAR?

Bu­gün Tür­ki­ye­’de ya­şa­nan­la­rı el âlem gör­mü­yor san­ma­yın. Dün­ya­da cid­di ve ge­liş­miş eko­no­mi­ler­de ol­maz­sa ol­maz bir ku­ral var­dır: De­net­le­ne­bi­lir ya­ni “şef­faf ola­cak­sın.”
Ver­gi ve­ren­ler şef­faf ola­cak, şir­ket­ler şef­faf ola­cak, ku­rum­lar şef­faf ola­cak, si­ya­si­ler şef­faf ola­cak, hake­za en önem­li­si dev­let şef­faf ola­cak.
Ha­liy­le şef­faf ola­ma­dı­ğı­mız­dan yak­la­şık üç yıl­dır özel ya­tı­rım­lar sü­rek­li ne­ga­tif sey­re­di­yor bi­zim ül­ke­miz­de.

BÜT­ÇE SIR OLA­CAK

De­ne­tim ve şef­faf­lık de­miş­ken, Sa­yış­tay, he­sap ve iş­lem­le­ri kon­trol eder. Kı­sa­ca, hal­kın ver­gi­le­ri­nin su­iis­ti­mal edi­lip edil­me­di­ği­ne ba­kar.
Bu­gün, de­net­len­me­yi ka­bul et­me­yen bir hü­kü­met var. Bu yıl büt­çe ya­pı­la­ma­ya­cak o ay­rı ama ver­gi top­la­yan, he­sap ve­re­me­yen, ver­me­yi red­de­den bir hü­kü­met­ten bah­se­di­yo­ruz.
Ne­ye el at­san “giz­li­”, ne­re­ye bak­san “dev­let sır­rı­” gi­bi kav­ram­lar­la ver­gi­le­ri­mi­zin na­sıl har­can­dı­ğı TBMM’­ye da­hi açık­lan­mı­yor.
Ne iş di­ye so­ru­yor­sun; “A­çık­lan­ma­sı ül­ke­nin eko­no­mik çı­kar­la­rı­na za­rar ve­ri­r” ce­va­bı ge­li­yor.

ZA­RAR VE­REN GER­ÇEK­LER NE?

Siz bu sa­at­ten son­ra enf­las­yon­da, bü­yü­me­de, iş­siz­lik­te, bor­cu­muz­da açık­la­nan ve­ri­le­rin şef­faf ol­ma­sı­nı na­sıl bek­ler­si­niz? Ya­lan ol­du­ğu or­ta­ya çı­kar­sa ne di­ye­cek­le­ri bi­le bel­li; “Ger­çek ve­ri­le­rin açık­lan­ma­sı ül­ke­nin eko­no­mik çı­kar­la­rı­na za­rar ve­rir­di!”
Kı­sa­ca Tür­ki­ye­’de öz­gür­lük ve de­mok­ra­si bi­ri­le­ri­nin ca­nı sı­kıl­dı­ğı an­da bi­ti­yor. De­mok­ra­si seç­me öz­gür­lü­ğün­den, se­çe­nek­ler öz­gür­lü­ğü­ne dö­nü­şü­yor.
Biz de her­ke­si kör, âle­mi ser­sem sa­nın­ca otu­rup ya­ban­cı ne­den gel­mi­yor di­ye dü­şü­nüp du­ru­yo­ruz.