Ülkemizde hep tartıştığımız bir konu; yüksek katma değerli ürün üretememek ve ihraç edememektir. Geçen yıl yaptığımız 143 milyar dolarlık ihracatın, büyümeye katkısı sıfır olmuştur. Bunun nedeni; ihraç ettiğimiz her 100-TL’lik ürünün 74-TL’lik bölümünün ara malı ithalatından oluşması, teknoloji ve yüksek katma değerli ürün ihraç edilememesidir. Türkiye’nin ihraç ettiği 4 konteyner malın bedeli Japonya’nın 1 konteynerlik malına eşittir. Ülkemiz ihracatının sadece yüzde 3.5’lik bölümü katma değer yaratan ihracat rakamlarından oluşmaktadır. Teknoloji ihraç etme konusunda ise, karnemiz çok kötüdür. Örneğin; Singapur’un kişi başına teknoloji ihracatı 25 bin dolar iken; Türkiye için bu rakam kişi başı 22 dolardır.
Hükümet; bu tablonun değişmesi için bir sürü teşvik tebliğleri yayımlamış, fakat bir mesafe alınamamıştır. Bu defa proje bazlı teşvik sistemi getirilerek, yatırımcılara mevcutlara ilave birçok avantaj sunulmuştur.

Teşvik sistemi ne getiriyor?

26 Kasım 2016 tarihli ve 29900 sayılı Resmi Gazete’de 2016/9495 sayılı Yatırımlara Proje Bazlı Devlet Yardımı Verilmesine İlişkin Karar yayımlandı.
Bu Karar ile; ülkemizin mevcut durumda veya gelecekte ortaya çıkabilecek kritik ihtiyaçlarını karşılayacak, arz güvenliğini sağlayacak, dışa bağımlılığı azaltacak, teknolojik dönüşümünü gerçekleştirecek, yenilikçi, Ar-Ge yoğun ve yüksek katma değerli yatırımların proje bazlı olarak desteklenmesi amaçlanmaktadır.

12szt08a_ist_izm_ant_trb_ank_adn

Destekten yararlanacak projelerin nitelikleri…


Projelerin bu karar kapsamında değerlendirmeye tabi tutulabilmesi için; asgari sabit yatırım tutarının 100 milyon ABD Doları olması gerekmektedir.
Bu karar kapsamında Ekonomi Bakanlığı’na yapılan başvurular;
- Ülkemizin mevcut durumda veya gelecekte ortaya çıkabilecek kritik ihtiyaçlarını karşılayabilme,
- Ülkemizde üretim kapasitesi yetersiz olan ürünlerde arz güvenliğini sağlayabilme,
- Ülkemizin teknoloji açığı olan alanlarda teknoloji kapasitesini geliştirme,
- Dış ticaret açığı verilen alanlarda ithalat bağımlılığını azaltma,
- Yüksek katma değerli olma,
- Ülkemizde üretimi olmayan yeni nesil teknolojiler kullanılarak üretim yapılmasını sağlayabilme,
- Farklı sektörlerde ülkemize rekabet gücü kazandırabilme,
- Etkileşimde olduğu sektörlerde teknolojik dönüşümü hızlandırma ve bu sektörlere pozitif dışsallık sağlayabilme,
- Yenilikçi ve Ar-Ge’ye dayalı yatırım olma,
- Cari işlemler dengesini olumsuz etkileyen ve hammadde sıkıntısı yaşanılan sektörlerde gerçekleştirilecek yüksek katma değerli işlenmiş ürünlerin üretimine yönelik yatırım olma,
- Ülkemizin hammadde potansiyelinin değerlendirilmesine olanak sağlayan entegre üretime yönelik yatırım olma,
niteliklerini taşıması gerekmektedir.
Belirlenen yatırım tutarı bugün ki USD kuru dikkate alındığında; oldukça yüksektir. Verilebilecek bütün teşvik unsurları verilmiştir. Bu tür yatırımların önündeki en büyük engel; ekonomik istikrarsızlık ve kaybolan güven ortamıdır. Ülkemizin ileri teknoloji ve yüksek katma değerli ürün üretme ve pazarlama konusunda oldukça geç kaldığının kabul edilmesi gerekmektedir. Umuyorum ki; bu düzenlemeler kaybettiğimiz zamanı bize telafi ettirir.