MacBook’un bir önceki donanım güncellenmesi 4 yıl önceydi ve beklenti çok yüksekti.
Son bir yıldır MacBook Pro kullanan biri olarak açıkçası benim de beklentim çok yüksekti. Apple bu cihazları yıllar önce çok doğru bir hareketle yaratıcı işler yapan insanlar için bir arzu nesnesine dönüştürmeyi başardı.
16 GB RAM
Bunda en büyük pay da kuşkusuz hiçbir üretici ekrana bu denli para harcamazken cihazlarla gelen ve fotoğrafçılar, video prodüksiyonu yapanlar için adeta referansa dönüşen ekranların oldu. Profesyonel olarak fotoğraf ve video prodüksiyonları yapan, Lightroom, Photoshop ve Adobe Premier Pro kullanan biri olarak gerçekten MacBook Pro’nun 15 inç ekranına bayılıyorum.
Ama yeni nesilden beklentilerim de yüksekti doğrusu.
Ekran artık yüzde 67 daha parlak. Grafik performansı yüzde 130 daha iyi görünüyor kağıt üzerinde. 2.5 kata kadar daha yüksek bas üreten yeni hoparlörler iyi haber. Yüzde 25 daha fazla renk sunan ekran önemli. Touch Bar adını taşıyan ve klavyenin üst bölümünde yer alan led şerit ekran eğlenceli görünüyor. Ve bir an evvel denemeyi istiyorum. Touch ID’nin gelmiş olması güvenlik açısından önemli.
Ama Pro adını taşıyan bir cihaz için önemli eksikler var. Mesela artık özellikle 4K video editlerken gereken önemli aktörlerden yüksek RAM ne yazık ki gelmedi yeni cihazla. Hâlâ 16 GB RAM var. Ekranın artık dokunmatik olmasını bekliyordum. Dokunmatik ekranlardan bir ekosistem yaratan firmadan bunu beklerdim. Dahası cihaz giriş ve çıkışlarını dört adet Thunderbolt çıkışın biri şarja gidecek. Diğer üçüne ise iPhone’u bile doğrudan takamıyorsunuz. Yine bu güzel tasarımlı cihazın dört bir yanını dongle adı verilen ve ek ücretle alınan çoklayıcılar kaplayacak. Üstelik video ve fotoğraf ile ilgilenenler için olmazsa olmazlardan SD kart yuvası da çıkarılmış. Her şey için bir kablo gerekiyor yani bu dizüstü çalışma istasyonumuz için. Şaka gibi ama Touch Bar olan cihazlarda “Esc” tuşu yok.
Kullanmadan çok negatife bağlamak istemiyorum ama şimdilik uzaktan bakarak izlenimim bu yönde fanatiği olduğum cihazla ilgili.
Ha bir de o korkunç fiyatlar yok mu... Düşman başına!
GoPro Karma’nın başı dertte!
GoPro, uzun zamandır beklettiği yeni Hero 5 serisi ve Karma Drone ile yılbaşı siparişlerini coşturmayı ve uzun süredir yaşadığı gelir kaybı trendini tersine çevirmeyi planlıyordu.
Ortaya çıkan ürün her ne kadar rakibi Mavic Pro kadar mükemmel bir ürün olmasa da GoPro hayranları için portatif gimbal, drone ve su geçirmez kamera üçlüsüyle cazip gelmişti.
Ancak yaklaşık 15 gün önce bir problem baş gösterdi. Karma dronelar gökyüzünden kelimenin tam anlamıyla patır patır dökülmeye başladı. Uçuş sırasında pil aniden gücü kesiyor ve drone bir taş gibi yere düşüyor. Youtube böyle düşen Karma görüntüleriyle dolu. Uzmanlar bu hatanın ürünün çok aceleye getirilmiş olduğundan kaynaklandığını düşünüyor. Gimbal ile birlikte satılıyor olması yüzünden kameranın cihazın altı yerine burun bölümünde konuşlanmasının daha çok vibrasyona yol açtığı ve bu titreşimin pilin bağlantısını kestiği düşünülüyor. Ve firma (Biraz da Amerikan seçilerinin karmaşasına denk getirerek) sonunda Karma’yı geri çağırdı. Özellikle Amerikan pazarının adeta kutsal kasesi olan yılbaşı satışları başlarken yaşanan bu geri çağırma şirketi çok zora sokacağa benziyor. Demem o ki, eğer yurtdışından heveslenip sipariş verdiyseniz hemen iptal edin. Veya elinizde Karma varsa bu geri çağırma işinden faydalanın.
