Nasıl bir çağda yaşadığımızı anlamak mümkün değil...
Damacana haberinin milat olduğu bir ülkede olduğumuzu unutmamak gerekiyor galiba.
Dün yine çok ama çok korkutucu bir haber vardı gündemde. Bir üniversite öğrencisi otobüste uyurken, seyahat ettiği aracın muavini yanına oturup mastürbasyon yapmış. Kızcağız korku içinde uyanmış. Yaşadıkları kelimelerle anlatılacak gibi değil. Olayın geçtiği Metro Turizm yetkililerinin tepkisi ise ilginç…
Şirketin sahibi Galip Öztürk olayı hemen paralellere bağlamış. Artık bu paralel meselesi öyle bir noktaya geldi ki, kadınlar evde yemeğin altını yaksa, “Kesin paralellerin parmağı var bu işte!” diyebiliyoruz ve insanlar da çoğu zaman inanıyor.
Ama şirketin kadın yöneticisi lafı evirip çevirmemiş. Metro Turizm Yönetim Kurulu Başkanı Çiğdem Öztürk, “Olay doğru. Bir kadın yönetici olarak bunu kabul edebilmem, hazmedebilmem mümkün değil. Yasaların bize tanıdığı her türlü imkanı kullanarak, hukuki manada söz konusu şahsa her türlü yaptırımı uygulayacağız. Biliyorum bunun telafisi olmaz ama müşteki olan yolcumuzun psikolojik durumunu düzeltebilmek için psikolojik destek dahil elimden ne geliyorsa yapacağım bu olayı unutturabilmek için ama biliyorum ki unutulmayacak. İnanın bu ahlaksız şahsın olduğu tarafta değiliz” demiş. Olay çok çirkin. Ama en azından şirkette aklıselim insanların bulunduğunu ve sorumluluk aldıklarını görmek önemli. İşte bu yüzden kadınların iş hayatında olması çok değerli…
Umarım Metro Turizm hem bu olayın tekrarlanmaması hem de o kızcağızın yaşadığı terörün maddi-manevi tazmini için elinden geleni ardına koymaz.
İnşallah Çiğdem Hanım bu akıl dışı olayın kriz yönetimini suçu paralellere atan yöneticiye bırakmaz!
Şişme bebekle taraftarlık olmaz!
Küfürden tezahürata her türlü aşağılamaya maruz kaldık biz kadınlar. Söz konusu futbol olunca kalmaya da devam edeceğiz gibi görünüyor. Ama artık bazı kadınlar bunu hazmedemiyor ve işi yargıya götürüyor. Geçen yıl Galatasaray-Fenerbahçe maçında çok büyük bir çirkinlik yaşanmıştı. Bir kısım kendini bilmez Fenerbahçe taraftarı şişme bebeğe Galatasaray forması giydirip sonra da yakmıştı...
Kadın olmayı küçük gören, bir takımın formasını kadına giydirince o takımın hakarete uğradığını düşünen hastalıklı kafanın hangi takımı tuttuğunun önemi yok. Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği bu harekete dava açmış. Ve mahkeme müthiş bir karara imza atmış.
Bakın ne demiş: “Sanığın ayrıca rakip takım olan Galatasaray futbol takımının aleyhine tezahürat yaparken çıplak bir kadın figürüne karşı aşağılayıcı hareketlerde bulunmak ve bu figürü yakmak suretiyle cinsiyet farkı gözeterek hakaret içeren söz ve davranışlarda bulunduğu anlaşılmıştır…”
İşte bu. Bu kadar basit aslında ‘kadın olmak’ kavramının bu kadar aşağılanmasının önüne geçmek. Sağduyulu bir hakim yetiyor…
Gökdelenlerin otoparkı yok mu?
Sanırım İstanbul’un her yerini işgal eden servis minibüslerini bir tek ben görüyorum ve kafaya takıyorum. Barbaros Bulvarı’ndan Maslak yönüne her yer, park yapmanın yasak olduğu her nokta servis minibüslerinin işgali altında. Merak etmeden duramıyorum, acaba bu minibüslerin çalışanlarını almak için beklediği dev gökdelenlerin otoparkı yok mu? Biliyorum kimsenin umurunda değil ama belediye şart koşmalı bu minibüslerin görev yaptıkları kurumlara otopark konusunda. Belki bu şekilde bir sorun da çözülmüş olur. Kimbilir…
