TÜRKİYE’NİN ‘KIRMIZI ÇİZGİ’SİYDİ
Menbiç, Suriye’de savaşın başından beri en kritik noktalardan biri oldu. ÖSO’nun 2012 yılında rejimin elinden alıp, 2014 yılında IŞİD’e kaybettiği 80 bin nüfuslu Menbiç, 12 Ağustos 2016’da PYD/YPG tarafından ele geçirilmişti. Türkiye, Menbiç’e PYD/YPG’nin girmesine karşı çıkmış ve bu örgütün Fırat Nehri’nin batısına geçmesini ‘kırmızı çizgi’ olarak ilan etmişti. Ancak Suriye’deki gelişmeler Ankara’nın bu duruma engel olmasına izin vermedi. Fırat Kalkanı’nda TSK’nın El Bab’ı ele geçirdikten sonra Menbiç’e yönelmesi de bölücü teröristleri korkuttu. PYD/YPG, hem ABD hem de Rusya ve Şam rejimi ile işbirliğine gitti.
HEDEF YİNE ‘KÜRT KORİDORU’
Sınır hatlarında ABD bayraklı zırhlılar ve Amerikan askerleri nöbet tutmaya başladı. Daha sonra Mehmetçik ile olan sınır bölgesi de rejim ve Rus askerlerine bırakılarak burada fiili bir tampon bölge oluşturuldu. Menbiç’teki sözde özerk yönetim, PYD/YPG’nin hayali olan ‘Kürt koridoru’ planlarına da bir adım daha yaklaşmak anlamına geliyor. Bölücü teröristler, ele geçirdikleri Kobani ve Afrin bölgelerini birleştirmek istiyordu. TSK’nın El Bab’ı ele geçirmesi bu plana büyük darbe vurmuştu.
MENBİÇ’İN STRATEJİK ÖNEMİ ÇOK BÜYÜK
PYD/YPG’nin elinde bulunan Fırat Nehri kıyısındaki Menbiç, güneyde Halep’e 85 kilometre, kuzeyde Cerablus’a 40 kilometre, doğuda Kobani’ye 65, batıda ise El Bab’a 45 kilometre uzaklıkta bulunmasıyla stratejik bir öneme sahip.