Hiç unutulur mu okul yılları?
İki haftalık eğitim molasının ardından 18 milyon öğrenci yarın tekrar okullarının yolunu tutacak. Öğrenim hayatları boyunca yeni anılar biriktirecek. Biz de okulların açılmasına bir gün kala ünlü isimlere unutamadıkları okul anılarını sorduk…
Demet Akalın: İki tutkum müzik ve futboldu
Gölcük Barbaros Hayrettin Lisesi’nden mezun oldum. Okul yıllarımda en büyük iki tutkum müzik ve futboldu. Koyu bir Beşiktaşlıydım ve kronik bir Sarı Fırtına (Metin Tekin) hayranıydım. Futbol yüzünden çok kavga ederdim.
Bergüzar Korel: Müsamere heyecanı
Okul yıllarımı düşününce aklıma hep müsamerelerdeki heyecanım geliyor. Oyunlarda mutlaka rol alırdım ve bir keresinde perdenin arkasındaki ipe takılınca, ip koptu ve sahneye düştüm. Bu anımı hiç unutmam…
Seda Sayan: Sahneyi seçtim
Çemberlitaş Kız Lisesi’nde okurken sahne çalışmalarına başladım. Tabii gece sahne çalışmaları başlayınca gündüz okul yürümedi. Benim şarkıcı olduğum ortaya çıkınca da müdür beni çağırdı ve “Ya okul ya sahne. Seçimini yap” dedi. Ben de sahneyi seçtim.
Uğur Yücel: ‘Bu çocuk dahi!’
Eğitim dönemi askerlik anıları gibi unutulmuyor… Ben Kuzguncuk İlkokulu’ndan sonra, Beylerbeyi Ortaokulu ve Kadıköy Akşam Ticaret Lisesi’ne gittim. Kanlıca’da ilkokula giderken öğretmenim babama, “Bu çocuk dahi” demiş. Sonra babam bana basit bir problem sordu ve bilemedim. Babamın öğretmenimle kavga ettiğini hatırlıyorum.
Sezen Aksu: Öğretmenlerin yeri bende çok başkadır
Fen öğretmeni Şehriban Hanım ile matematik öğretmeni Sami Bey’in kızıyım ben. Hayatım iki öğretmenle başladığı için olsa gerek, daima öğretmenlerin yeri bende çok başkadır. Ama okul yıllarında çok haylaz olduğumu söyleyebilirim. Zaten üniversitede ziraat okurken, ikinci sınıfta eğitimi bıraktım ve müziğe devam ettim. Bazı öğretmenlerimi burnumun direği sızlayarak hatırlıyorum. Çok güzel yıllardı onlar.
Ali Sunal: Saçım yüzünden babamı çıldırttığım olurdu
Okuldaki kurallara uyar, asla yaramazlık yapmazdım. Tek başkaldırdığım konu saçlarımla ilgiliydi. Saçlarımı kestirmemek için her türlü çareyi denerdim. Ancak pazartesi yoklamalarında yakayı ele verirdim. Saç konusundaki sonu gelmeyen uyarılar yüzünden babamı çıldırttığım da olurdu.
Doğa Rutkay: Kayıp eşya odasında bir gün
Okulun kıyafet disiplinine hiç uymazdım. Örneğin okul formasında gömlek pembeyse ben sarı giyerdim. Bir gün sırf bu nedenle kayıp eşya odasında tüm gün bekletilmiştim.
Yonca Evcimik: Gürültümüzle rahatsız ederdik
Biz lisedeyken Fenerbahçe’de oturuyorduk. Okulum Taksim’deydi. Sabahları Avrupa yakasına geçmek için hep otobüse binerdik. Otobüste de arkadaşlarımla güler şakalaşırdık, gürültümüz yüzünden herkesi rahatsız ederdik. Bir gün yine otobüsteyken fazla gürültü yapınca bizi kolumuzdan tutup yarı yolda aşağı atmışlardı.
Nükhet Duru: Boğaz gezmeleri…
Kandilli Kız Lisesi’nde okudum. Çok güzel bir grubumuz vardı. Özellikle bahar aylarında okulu kırıp Boğaz’da gezmeye giderdik. Bir gün matematik öğretmenimiz bizi gezerken yakaladı ve “Bir daha bu hatayı yapmazsanız sizi affederim” diyerek kimselere bir şey söylememişti.
Mahsun Kırmızıgül: Sürekli türkü söylerdim
Aslen Bingöllüyüm. Annem ve babam ayrıldıktan sonra annem ve kardeşlerimle beraber Diyarbakır’da yaşadım. İlk ve orta dereceli okulları da bu şehirde tamamladım. İlkokul yıllarında sesimi ilk keşfeden kişi Diyarbakır’daki öğretmenim oldu. Müzik derslerinde sürekli bana türkü söyletirdi. “Sen ileride mutlaka ünlü bir ses sanatçısı olacaksın” derdi.