Tüm cildimizde olduğu gibi; göz kapaklarımızda da zamanla oluşan elastikiyet kaybı ve sarkma kişiyi olduğundan daha yaşlı ve yorgun gösterebiliyor. Göz çevresine başarılı bir şekilde uygulanan botulinum toksin uygulamaları, dolgu, mezoterapi, PRP uygulamaları maalesef göz kapaklarındaki sorunları gidermeye yeterli olmuyor. Son yıllarda geliştirilen, birçok ülkede başarılı bir şekilde kullanılan plazma enerjisi sayesinde artık neştersiz, operasyonsuz bir şekilde göz kapakları da gençleştirilebiliyor.
Plazma nedir?
Madde katı haldeyken enerji verilirse önce sıvı sonra da gaz haline geçmektedir. İşte bu haldeyken enerji vermeye devam edersek yani gaz halinde bir enerji uygularsak o zaman plazma elde etmiş oluruz. Kısaca iyonize atmosferik gaz da diyebileceğimiz bu enerji arkıyla çeşitli uygulamalar uzunca bir zamandır kullanılmaktadır. Sağlıkta kullanılabileceği de bazı çalışmalar sonucunda ortaya çıkarılmıştır. Çevre dokulara zarar vermeksizin istenmeyen doku veya hücre topluluklarının ortamdan uzaklaştırılması temel felsefedir.
Avantajları nelerdir?
Özellikle göz kapakları ameliyat olma sınırına gelen fakat ameliyat olmaktan çekinen, bu durumdan rahatsız olan kişiler için çok güzel bir seçenek... Göz kapaklarında sarkmalar ve kırışıklıklar genç yaşlarda da oluşabiliyor. Ameliyattan çekinen bu genç yaş grubu için de güvenle tercih edilebilecek bir yöntem... Sadece lokal anestezik kremlerle uyuşturularak yapılabilen ve kısa sürede iyileşme sağlayan, işlem sonrası ağrı, acı gibi sorun yaşatmayan ve yan etkisi olmayan bir tedavi seçeneğidir.
Hangi sorunlarda kullanılabilir?
En etkili olduğu sorunlar şöyle sıralanabilir…
- Alt ve üst göz kapağı kırışıklıklar,
- Yüzdeki kırışıklıklar, özellikle dudak üstü çizgileri,
- Lekeler (güneş, hamilelik),
- Akne ve yara izleri,
- Yüzeysel benler ve siğillerde tercih edilebilir.
