Muş’ta, 18 yıldan beri şifalı bitkiler üzerine çalışan ve Türkiye’nin birçok ilinden gelen hastaların şifa bulmasına vesile olan aktar Yasin Oflaz, şifalı bitkilerle ilgili yanlış ve eksik bilinenleri anlattı.

Şifalı bitkilerin kulaktan dolma bilgilerle tüketilmesinin doğru olmadığını söyleyen aktar Yasin Oflaz, bitkilerin ölümcül zararlarının olmadığını ancak kişide kalıcı hastalık ve iz bırakma gibi risklerinin olduğunu dile getirdi. Özellikle kadınların kullanmış olduğu bitkisel tüy dökücü kremlerin risk grubunda olduğunu belirten Oflaz, “Tüy dökücü krem olarak bitkilerden elde edilen kremlerin bazıları kişide kalıcı leke ve iz gibi sonuçlar ortaya çıkarabilir” şeklinde konuştu.

Halk arasında ‘sinameki’ bitkisi olarak bilinen şifalı bitkinin kabızlık olayına çok iyi geldiğini vurgulayan Oflaz, “Kabızlık hastalığının giderilmesinde oldukça etkili olan bu bitki uzun süre kullanılırsa bağırsaklara zarar verir. Biz bu bitkinin 6 ay gibi bir süre kullanılmasını sakıncalı buluyoruz. Aynı şekilde ‘meyan kökü’ adı verilen şifalı bitkinin uzun süre kullanılması tansiyon yükselmesine sebep olur.

Ama bronşit, astım, mide rahatsızlığı gibi konularda meyan kökünün kullanılması uygundur. Ada çayı olan şifalı bitkimiz antiseptik mikrop öldürücü bir özelliğe sahip, ancak vatandaşlarımız bunu kaynatarak içiyorlar. Oysa bu şekilde bu özelliğini yitirmiş oluyor. Biz ada çayını su kaynadıktan sonra ilave edilerek tüketilmesini öneriyoruz” diye konuştu. Şifalı bitkilerin kullanımının ardından kişinin kendisini iyi hissetmesi halinde kullanmaya devam etmemesi gerektiğini vurgulayan Yasin Oflaz, “Şifalı bitkileri hastalıkların giderilmesinde kullanabiliriz. Ama bu bitkileri de tıpkı ilaç gibi bilinçli bir şekilde tüketmeliyiz” önerisinde bulundu.