Ali İsmail Korkmaz davasında savcı, sanık polis Mevlüt Saldoğan hakkında “kasten adam öldürmek” suçlamasıyla müebbet hapis cezası istedi. Saldoğan, ''Bu ülkenin cumhurbaşkanı, başbakanı 'Gezi Parkı bir darbedir' diyor. Eğer bu darbeyse ben darbenin bastırılmasında görev aldım'' diye kendini savunurken avukatı da ''Eskişehir Emniyet Müdürü, Valisi, İçişleri Bakanı ve Başbakan da davaya dahil edilip, ifadeleri alınmalıdır'' dedi.

3 Haziran 2013’te Eskişehir’deki Gezi eylemleri sırasında anadolu üniversitesi İngilizce Öğretmenliği Bölümü 1. sınıf öğrencisi Ali İsmail Korkmaz’ın polis ve sivil vatandaşlarca dövülerek öldürülmesi sonucu açılan davanın 5'nci duruşması bugün yapıldı.

SAVCI MÜTALAASINI AÇIKLADI

Bugünkü duruşmada savcı esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Sanayi Sokağı’na giren bir gencin tekmelenerek yere düşürüldüğünü; sanıkların yerde olan gence elle ve tekmelerle vurmaya devam ettiklerini; daha sonra Mevlüt Saldoğan’ın göğsüne ve başına gelecek şekilde 3 tekme attığını belirten savcı, buna bağlı olarak hayatını kaybettiğini söylediği gencin Ali İsmail Korkmaz olduğunun da görüntülerle tespit edildiğini belirtti.

Savcı polis Mevlüt Saldoğan hakkında “kasten adam öldürme” suçlamasıyla müebbet hapis cezası isterken, sanık Yalçın Akbulut hakkında ise “kasten yaralama suretiyle ölüme sebebiyet vermek” suçlamasıyla 12 ilâ 16 yıl hapis talep etti.

Savcı, sivil sanıklardan fırıncı İsmail Koyuncu ve Ramazan Koyuncu ile Muhammet Vatansever ve Ebubekir Harlar hakkında ise 8-12 yıl hapis cezası talep etti. Şaban Gökpınar ve Hüseyin Engin’in ise “delil yetersizliği” nedeniyle beraatini istedi.

Savcı, tutuksuz yargılanan sanık polis memurlarından Şaban Gökpınar ve Hüseyin Engin’in beraatlerini istedi.

''ÇOCUĞUMLA GURUR DUYUYORUM''

Savcıdan sonra söz alan baba Şahap Korkmaz, şunları söyledi: ''Elinde yaralayıcı hiçbir cisim bulunmadan, olay yerinden kaçıp evine gitmeye çalışırken bu kişiler tarafından yapılan bu saldırı hangi kanuna sığar? Hepsi ölümüne sebep olmuştur. Raporlarda belirtildiği gibi herşey apaçık. Hepsi onu öldürmek için müdahale ettiler. Vücudunun her yeri morluklar içindeydi. Hiçbir zarar vermeyen bir kişiye bu şekilde saldırıyorlar.Bunlara katil dememek için hiçbir sebep yok. Gerçek bir ceza verilmesini istiyoruz. Adaletin adilce işlemesini istiyoruz” dedi.

Anne Emel Korkmaz da ''18 ay önce oğlumu yitirdim. Beş kez bu katillerle yüzyüze geliyorum. 18 aydır çocuğumun nefesini sesini duyamıyorum. Polislerden biri psikolojik sorunlar yaşıyormuş. Ali İsmail onları rahat bırakmadığı için. Siz katil damgasıyla hayatta kalacaksınız. Ben çocuğumla gurur duyuyorum. Hangi anne burada söylenenleri sakin şekilde dinleyebilir? İdam da edilseler Alişim gerşi gelmeyecek biliyorum ama bu ülkede adalet varsa en ağır şekilde yargılanmalarını istiyorum. Herkes kendini benim yerime koysun” dedi.

Ağabey Gürkan Korkmaz ise Şaban Gökpınar ve Hüseyin Engin’in beraat etmelerinin doğru olmayacağını savunarak şöyle dedi: “Sokakta amir sıfatıyla yakalama emrini veren polislere beraat istenmesi CMK’ ya aykırıdır. Savcı beyin gözünden kaçmış olabilir. Son 3 tekmeyi atan kişi için kasten adam öldürme dışında diğer sanıklar korunuyor.”

SANIK POLİS SALDOĞAN'DAN SAVUNMA: DARBENİN BASTIRILMASINDA GÖREV ALDIM

Hakkında müebbet hapis cezası istenen sanık polis Mevlüt Saldoğan, mütalaaya ilişkin savunmasında görüntülerde dövüldüğü iddia edilen kişinin Ali İsmail Korkmaz olmadığını ileri sürdü.

O sokağa 'göstericileri dağıtın' şeklindeki talimat üzerine gittiklerini belirten Saldoğan, bu nedenle gözaltı işlemi yapılmadığını ve bu tarzda müdahaleler olduğunu söyledi.

Saldoğan, ''Bu ülkenin cumhurbaşkanı, başbakanı ve İçişleri Bakanı 'Gezi Parkı bir darbedir' diyor. Eğer bu darbeyse ben darbenin bastırılmasında görev aldım. Beraatimi talep ediyorum'' dedi.

SALDOĞAN’IN AVUKATI: ''VALİ, BAKAN, BAŞBAKAN DA DAVAYA DAHİL EDİLMELİ''

Mevlüt Saldoğan’ın avukatı Mutlu Karayılan, savcı mütalaasını kabul etmediklerini söyleyerek, "Bu aşamaya kadar yapılan yargılama sürecinde, kesin delilden uzak nasıl böyle bir kanıya varıldı bilemiyoruz. Mahkeme de davayı bitirmenin telaşına düşmüş. Görüntüler Hollanda’ya gönderilsin ve orada darp edilen Ali İsmail Korkmaz mı değil mi o delillendirilsin. Ali İsmail, merdivenden düştüm diyor. Merdiven hususu araştırılsın. Merdivenden düşme konusunda kimse Ali İsmail’in başına silah dayamadı" dedi.

Adli Tıp Kurumu’nun raporlarının çelişkili olduğunu savunan avukat Mutlu Karayılan, sözlerine şöyle devam etti:

"Adli Tıp Raporu kopyala yapıştır, avukat anlatsın raporudur. Ali İsmail’in hastaneden çıktıktan sonraki 17 saati kayıp. Belki Ali İsmail’i bir başkası dövdü. Görüntülerdeki kişi Ali İsmail midir, değil midir önce tespit edilmelidir. Bu durumda bir kısım baskılara dayanarak bu davayı bitirme gayretinde olunduğu düşünülür. Müvekkilim kendisine verilen talimatı yerine getirmiştir. Eskişehir Emniyet Müdürü, Valisi, İçişleri Bakanı ve Başbakan da davaya dahil edilip, ifadeleri alınmalıdır. Müvekkilim, polis memurudur, kaçacak durumda değildir. Nakdi kefaletle serbest kalmasını istiyoruz."

Diğer sanık avukatları ise, savcı mütalaasının aleyhlerinde olan konuları kabul etmediklerini bildirdi.

TUTUKLU SANIKLARIN TUTUKLULUKLARININ DEVAMINA KARAR VERİLDİ, DURUŞMA ERTELENDİ

Mahkeme heyeti daha sonra ara kararını açıkladı. Buna göre tutuklu sanıklardan polis memuru Mevlüt Saldoğan, esnaf İsmail Koyuncu, Ramazan Koyuncu, Muhammet Vatansever ve Ebubekir Harlar’ın tutukluluk hallerinin devamına, tutuksuz yargılanan polis memuru Yalçın Akbulut’un tutuklanma talebinin reddine, yine tutuksuz yargılanan polis memurları Şaban Gökpınar, Yalçın Akdoğan ve Hüseyin Engin’e savunma için ek süre ve sanık müdafilerine ek süre verilmesine karar verildi. Bir sonraki duruşmanın 26 Aralık 2014 tarihine ertelenmesine karar verdi.