Foto: CİHANBAŞAK KAYA/ANKARA
Kılıçdaroğlu, AKP listelerinde üç dönem kuralına takılan isimlerin geri dönüşünü ise, “Eskiye rağbet olsa bit pazarına nur yağardı” diye yorumladı.
AKP’nin düşüş sürecine girdiğini ve topluma güven vermediğini belirten Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ı işaret ederek “AKP tutsak alınmış bir parti” dedi. Kılıçdaroğlu, “Toplumun önüne ya bana oy verirsin, ya da ben seni acı ve gözyaşına boğacağım şantajı konmuştur. AKP’ye oy veren vatandaşlarımızın da bu gerçeği görerek, asıl seçimlerde başka partilere oy vererek, sürpriz yapmalarını da bekliyorum” diye konuştu. Kılıçdaroğlu bir grup gazeteciyi Genel Merkez’deki makamında sohbet etti ve şu mesajları verdi.
AKP LİSTELERİNDE ERDOĞAN BASKISI
Erdoğan'ın tarafsız olmadığını zaten kendisi de kabul ediyor. Bunu hepimiz biliyoruz zaten. Tarafsızlık kavramı onun için geçerli değil. Kendisini AKP'nin genel başkanı olarak görüyor. Burada ezilen kişi Ahmet Davutoğlu'dur. Sözü dinlenmeyen kişi Davutoğlu'dur. Davutoğlu, listeler bana ait mesajı vermek için sosyal medyada imzasıyla paylaştı ama eminim o imzayı gören herkes gülümsemiştir.
BİT PAZARINA NUR YAĞARDI
Listede eski 3 dönemliklerden yararlandı. Güzel bir atasözü vardı. Eskiye rağbet olsa bit pazarına nur yağardı. 13 yılda o ekip buraya getirdi. Başka kim vardı ki?
AKP DÜŞÜŞ SÜRECİNE GİRDİ, TUTSAK ALINDI
Kimi getirir koyarlarsa koysunlar AKP düşüş sürecine girmişti. AKP'nin kendisi artık topluma güven vermiyor. Çünkü AKP'nin artık bir özgür iradesi yok, siyasi parti olarak. AKP, tutsak alınan bir parti konumunda şu anda. Biz isterdik ki AKP özgürce düşüncelerini ifade eden bir parti olabilsin. Yok öyle bir parti. Onun için Türkiye'de yönetim boşluğu var. Yönetim boşluğu söyleminin varlık nedeni de bu.
SEÇMEN DAVRANIŞI DEĞİŞİR Mİ?
7 Haziran'dan 1 Kasım'a kadar seçmen davranışlarının büyük ölçüde değişeceğini sanmıyorum. Yayınlanan anketlerde üç aşağı beş yukarı bunu gösteriyor. Ama bu dar zaman dilimi için de hükümetin saray kaynaklı farklı bir tutum sergileyerek toplumun önüne acı ve gözyaşını koyması, beni tek başıma iktidar yapmadınız o nedenle bu olaylar çıkıyor diye algıyı beslemesi hepimizin görmesi gereken bir gerçektir. 1 Kasım seçimlerinde toplumun önüne ya bana oy verirsin, ya da ben seni acı ve gözyaşına boğacağım şantajı ve gerçeği konmuştur. Ama ben bu ülkenin insanının irfanına inanıyorum. Bu ülkenin insanı şantaja, dayatmaya boyun eğmedi. AKP’ye oy veren vatandaşlarımızın da bu gerçeği görerek, asıl seçimlerde başka partilere oy vererek, sürpriz yapmalarını da bekliyorum. Hem demokrasiden söz edecek adaletten söz edecek, öte yandan vatandaştan oy almak için özellikle ülkenin belli bir coğrafyasını kana ve gözyaşına boğdu.
AYLAN BEBEĞİN SORUMLUSU KİM?
Dış politikasının d’sini bilen herhangi bir vatandaşımızı bunun sorumlusunun kim olduğunu gayet iyi bilir. Suriye'de bu politikayı kim destekliyordu? Kim silah gönderiyordu? Suriye'de acının ve gözyaşının akmasına kim destek verdi? Belli. Şimdi kalkıp da sahile vuran küçük bir çocuk naaşı üzerinden bunun sorumlusu kimdir diye soru sormak gerçekten ciddi bir ayıp. Bunun sorumlusunu herkes biliyor, bütün dünya biliyor.
1 KASIM’DAN SONRA NE OLACAK
Erdoğan şöyle bir arayış içinde olacaktır: CHP'nin içinde olmadığı bir koalisyonu nasıl kurabilirim? Veya bir AKP azınlık hükümetini nasıl kurabilirim. Böyle bir arayış içinde olacaktır. Bana görev verip vermemesi hiç umurunda değil. Ben halkın tercihlerine saygı duyarım. Bana görev verilmemesi, onun halkı ben dinlemiyorum söylemidir. 7 Haziran seçimlerinden sonra hemen tekrar seçime gitmesi de milli iradeye saygı duymadığını açıkça gösteriyor.
O İSİMLERİ DEĞERLENDİRDİ
MERAL AKŞENER: Siyasetin çok önemli bir figürüydü. Parlamentoyu yönetirken son derece başarılıydı. Partisiyle yaşadığı sorunları bilmiyorum ama saygın politikacıydı.
TUĞRUL TÜRKEŞ: Pek çok çevrede hayal kırıklığı yaratan bir konumda. Söylemlerini sık sık değiştirmesi, siyasette ona duyulan güveni temelden sarsmıştır.
MURAT ÖZÇELİK:Daha önce görüştüm kendisiyle. Onun açasından listede olmaması sürpriz değildi, sevdiğimiz saydığımız bir arkadaşımız. Başarılı bir diplomat. Siyasette yeni ve yolu, ufku açık. Siyasete ve CHP’ye katkıları sürecektir.
