Türk basınının özgür kalemi Uğur Mumcu için İstanbul’da ilk tören bugün Harbiye’deki anıtı önünde. Şişli Belediyesi tarafından organize edilen anma töreni Halaskargazi Caddesi üzerindeki anıtın önünde yarın saat 18.00’de başlayacak. Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü’nün konuşma yapacağı anma töreninin ardından Mumcu anısına Redd Grubu Maçka Sanat Parkı’nda ücretsiz konser verecek.

Ana başlığı “Suçlular ve Güçlüler” olarak belirlenen ve Mumcu’nun katledilişinin yıl dönümünde başlayan haftanın ilk gününde, yarın, yurttaşlar saat 10.00’da Batıkent’teki Uğur Mumcu Anıtı’na çelenk bırakacak. Ardından saat 14.30’da Mumcu’nun Cebeci Asri Mezarlığı’ndaki kabri ziyaret edilecek.



TGC: Uğur Mumcu’yu özlemle anıyoruz

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu, Uğur Mumcu’nun ölüm yıl dönümü dolayısıyla bir açıklama yaptı. Açıklamada “Uğur Mumcu’yu ölümünün 22. yılında özlemle anıyoruz. Meslektaşımızı öldüren tetikçileri azmettirenlerin hala ortaya çıkarılamamasını bir demokrasi ayıbı sayıyoruz” denildi.

TGC Yönetim Kurulu’nun açıklamasının tam metni şöyle;

“Üyemiz araştırmacı gazeteci Uğur Mumcu'nun 24 Ocak 1993'te evinin önündeki arabasına yerleştirilen uzaktan kumandalı bombanın patlatılması sonucu öldürülmesinin üzerinden 22 yıl geçti. Dönemin iktidarının cinayeti çözmenin ve faillerini yakalamanın devletin namus borcu olduğunu söylediklerini üzüntüyle hatırlıyoruz.

Aradan geçen uzun süre içinde cinayeti azmettirilenlerin ortaya çıkarılamamasını bir demokrasi ayıbı olarak düşünüyoruz. Bu ayıp Hrant Dink cinayetinde olduğu gibi yeni gazeteci cinayetleri için de karanlık odakları cesaretlendiren bir örnek olarak karşımızda duruyor.

Basın bir ülkenin hafızasıdır. Bu nedenle Türkiye'de halkın gerçekleri öğrenme hakkı için hizmet eden gazeteciler her zaman güç odakları tarafından hedef seçiliyor. Sözlü, yazılı, fiziksel saldırılarla gazeteciler baskı altında tutulmaya, itibarsızlaştırılmaya çalışılıyor.

Uğur Mumcu’yu ölümünün 22. yılında sevgi, saygı ve özlemle anıyoruz.
Evrensel gazetecilik normlarına göre basın özgürlüğünün bulunmadığı ülkeler arasında yer alan Türkiye’de Uğur Mumcu gibi araştırmacı gazetecilere duyulan ihtiyacın ne denli arttığını bir kez daha hatırlatıyoruz.

Halkın haber alma ve gerçekleri öğrenme hakkına saygı gösterilmesini, gazetecilerin mesleklerini yapmalarının önündeki engellerin kaldırılmasını istiyoruz.”

UĞUR MUMCU KİMDİR?

1942'de Kırşehir'de dünyaya gelen Uğur Mumcu, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden 1965'te mezun olmuştu. 1962’de Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan "Türk Sosyalizmi" başlıklı makalesiyle Yunus Nadi Ödülü'nü alma başarısını gösteren Mumcu, kendi fakültesinde de öğrenci derneği başkanlığı yapmıştı.

Uğur Mumcu, askerliğini yapmaya hazırlandığı sırada 12 Mart döneminde bir yazısında kullandığı "ordu uyanık olmalı" sözleriyle, "orduya hakaret etmek" ve "sosyal bir sınıfın öteki sosyal sınıflar üzerinde tahakkümünü kurmak" suçunu işlediği iddiasıyla gözaltına alınmıştı. Mamak Askeri Cezaevi'nde pek çok aydınla birlikte bir yıla yakın kalan Mumcu, bu davadan dolayı 7 yıl hapse mahkûm olmuştu. Fakat bu karar Yargıtay tarafından bozulmuş ve Mumcu serbest bırakılmıştı. Bu olaydan sonra askerliğini yedek subay olarak yapması gerektiği halde, 1972-1974 yılları arasında Ağrı'nın Patnos ilçesinde, resmi tanımıyla "sakıncalı piyade eri" olarak tamamladı.

Gazetecilik hayatında; Yeni Ortam ve Cumhuriyet'te yazıları yayımlanan Uğur Mumcu; 1962-1993 arasında pek çok gazetecilik ve haber ödülü almış usta bir kalemdi. Tiyatro oyunları ve kitaplar kaleme alan Uğur Mumcu, Gazetecilik hayatını boyunca; Süleyman Demirel, Mehmet Ali Ağca ve Kenan Evren üzerine yaptığı haberler ve kaleme aldığı yazılarla dikkat çekti.

Türkiye 'nin en aydın isimlerinden biri olarak görülen Uğur Mumcu, 24 Ocak 1993'te Ankara'da Karlı Sokak'taki evinin önünde, arabasına konan C-4 tipi plastik bombanın patlaması sonucu suikaste kurban giderek yaşamını yitirdi.

Suikasti; İslami Hareket, İBDA-C, Hizbullah gibi örgütler üstlendi. Suikastin arkasında Mossad'ın ve kontrgerilla'nın olduğu da iddia edilmiştir. Ergenekon Davası sanıklarından Ümit Oğuztan, iddianamede yer alan ifadesinde, Mumcu'nun seri numarası silinmiş ve şu an Irak Devlet Başkanı olan Kürdistan Demokratik Partisi lideri Celal Talabani'ye götürülen silahlarla ilgili araştırması nedeniyle öldürüldüğünü iddia etti. Ayrıca ağabeyi Ceyhan Mumcu kendi yaptığı araştırmada ölümüne yakın bir süre içerisinde Mossad ve Barzani ilişkisi ortaya çıkınca İsrail büyükelçisinin ısrarla kardeşi Mumcu'yla birebir olarak görüşmek istediği, ancak Uğur'un tek görüşmeyi kabul etmemesine rağmen görüşmenin yapıldığını belirtmiştir.

1993'te Mumcu'nun eşi Güldal Mumcu'yu ziyaretleri sırasında dönemin Başbakanı Süleyman Demirel, Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü ve İçişleri Bakanı İsmet Sezgin, "cinayeti çözmenin, devletin namus borcu olduğu"nu belirterek adeta namus sözü verdiler. Aradan 22 yıl geçmesine rağmen Mumcu suikastinin failleri hala yakalanamadı.