Rasim Ozan Kütahyalı, Sözcü gazetesinde yazsın, Emin Çölaşan, Yeni Şafak gazetesinde yazsın.
Değerli ağabeyim Uğur Dündar halk arenasını Beyaz tv’de yapsın, Latif Şimşek moderatörlüğündeki dinamit programı Halk tv’de yayınlansın.

*

Bünye kaldırıyorsa...
Chp, akp’yle koalisyon yapsın.

*

Tayyip Erdoğan, Bedri Baykam’ın sergisinden çıksın, Fazıl Say’ın konserine gitsin, Vahdettin Köşkü’nün bahçesine koymak için Mehmet Aksoy’a heykel sipariş etsin.
Müjdat Gezen toplasın Tarık Akan’ı Edip Akbayram’ı İlhan İrem’i Genco Erkal’ı Rutkay Aziz’i Levent Üzümcü’yü, ak saray’a götürsün, çıkışta gazetecilere konuşsun, “abartıldığı kadar yok, benim evim daha şaşaalı” desin.
Abdürrahim Albayrak servis minibüslerine “yaşanacak bir Türkiye” logosunu yapıştırsın, “seçim sonuçlarını gördükten sonra bizim muslera’yla felipe melo Türk vatandaşı olmaya karar verdi” desin.
Rıza Sarraf, Zekeriya Temizel’e kol saati taksın. Aykut Erdoğdu jöle sürsün. İlhan Cihaner’le Dursun Çiçek fezlekelerin önüne yatsın.
Bilal bu yazıyı anlasın.

*

Bekir Coşkun Sabah’ta, Rahmi Turan Akşam’da, Necati Doğru Star’da, Emre Kongar Takvim’de, Orhan Bursalı Akit’te yazsın, Mustafa Karaalioğlu Yurt’ta, Elif Çakır Cumhuriyet’te yazsın.
Ayşenur Arslan’ın medya mahallesi TRT’de yayınlansın, Ümit Kocasakal canlı yayına telefonla bağlansın... Her açıdan’ı Ruhat Mengi değil, Mehmet Barlas yapsın, Kılıçdaroğlu’nu konuk alsın, bal gibisin, çok tatlısın desin.

*

Damak tadı veren tatlı-tuzlu, tatlı-ekşiymiş gibi, zıt lezzetlerin uyumuymuş gibi sofraya getirilen... “Büyük uzlaşı” sosuyla yedirilmeye çalışılan, aslında budur.

*

Bünye kaldırıyorsa...
Afiyet olsun.