Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarının satır başları şöyle:

İnşası için 100 milyon metreküp dolgu yapılacak bu havalimanımız kendi alanında Avrupa'nın ilk sırasında yer alacak. Bu sabah da ilk Sarp Sınır Kapısı'na geçtik, Ovit Tüneli'ne geçtik. Baktık ki çok fazla bir şey kalmadı. Kısa bir zaman içerisinde Ovit Tüneli'nin açılışını hep birlikte yaşayacağız.

Ülkemizin her meselesinde olduğu gibi Rizemize yapılan yatırımları çok yakından takip ediyoruz. Takip etmezseniz, temeller atılıp öylece kalır. Yıllarca öyle olmadı mı? Ama biz 15 sene önce geldiğimizde ne dedik, "Bizim attığımız temeller yerinde kalmayacak, yükselecek ve ben temel atmaya değil açılışlara geleceğim" dedim. Karadeniz'in eğitim, sağlık, ulaşım, enerjiye kadar her alandaki yatırımlarımızda adeta tüm dünyada yeniden keşfedilen bir yer haline geldiğini görüyoruz. Bunlar yeterli değil; çünkü Karadeniz'i çok daha farklı kılacağız. Şu anda onun da gayreti içerisindeyiz. Meyveler yavaş yavaş toplanmaya başladı.

"SUÇLU SENSİN!"

Yapılaşmayı yaparken biz ana baba ocağımıza evimizi yaparken dedik ki yerel mimari ile yapalım. Evimizi de yerel mimari ile yaptık. Devlete ait inşaatları, okulları vs. onları da yerel mimari ile yapalım dedik. Şimdi bu yapmakta olduğumuz 480 lojmanı aynı anlayışla, yerel mimari ile yapıyoruz ki oraya gelenler, "Hakikaten Rize'nin mimarisi bambaşkaymış" diyecek. Eseri göstereceğiz. Bunlar, görüldükçe benim vatandaşım da, benim de niye böyle bir evim olmasın diyecektir. Öyle, 4 kazık üstüne dik binayı, sel alsın götürsün. Olmaz. Ondan sonra da devlet suçlu. Devlet niye suçlu olsun, suçlu sensin.

 

"AYDER'İ KENTSEL DÖNÜŞÜM İLE ŞANINA YAKIŞIR HALE GETİRECEĞİZ"

Şu andaki Ayder, bizim temsilimiz olamaz. Allah'ın bize verdiği Ayder bambaşka, biz Ayder'i kirlettik, rezil ettik. Burayı inşallah devlet olarak da özellikle duracağız. Ayder'i kentsel dönüşüm ile hakikaten şanına yakışır hale getireceğiz.

İçişleri Bakanımız ile Uzungöl'ü görüştük. Aynı değişim dönüşümü Uzungöl'de yapmamız lazım. Bunlar çekim alanı. Otel olayına girmeleri halinde Rize rahatlayacak. Anlık kazançlar uğruna güzelliklerimizin tahribine asla müsaade etmemeliyiz.

"CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ İÇİN ÖNÜMÜZE PSİKOLOJİK BARİYER ÇIKARTABİLİRLER"

Şimdiden kapı kapı dolaşmaya var mıyız? Yol açık, gökten ne yağar ki yer kabul etmez ya. Bu vesile ile bir kez daha tüm kardeşlerime teveccühleri için teşekkür ediyorum. Halk oylaması ile geçtiğimiz yeni yönetim sisteminde çıta yükseldi. Biz yüzde 34,4 ile iktidara gelmiştik. Yeni sistemde başarı çıtası yüzde 50+1 oy. İş şimdi kolay değil, daha zor ama çalışacağız. Siz, zoru Allah'ın izniyle kolay kılacaksınız.

Mahalli idareler seçimi var. Mart 2019. Çok iyi bir netice almamız gerekiyor ki 2019 kasımındaki parlamento ve başkanlık seçimini de çok daha güçlü kılalım. Milletvekilliği ve Cumhurbaşkanlığı seçimi için önümüze psikolojik bir bariyer çıkartılabilir. Asıl imtihanımız 2019 kasımında yapılacak seçimler olacaktır. Geçmişte milletvekili seçimlerinde ulaşabildiğimiz en yüksek oy, yüzde 49.5 iken mahalli idareler seçimlerinde, bunda düşüş gördük.

"TEŞKİLATTA METAL YORGUNLUĞU..."

Teşkilatlarımızın bir kısmında metal yorgunluğu emareleri gördüğümü çeşitli defalar dile getirdim. Teşkilatlarımızda kapsamlı değişim yapmak zorundayız. Genel başkan olarak bu konuda, kardeşlerim, kararlıyım. Milletimizin bizden beklentilerini karşılayabilecek donanıma sahip arkadaşlarımızla yolumuza devam ediyoruz. Belde seçimlerinden başladık, şimdi ilçe ve il seçimleri var.

"HAVASINDAN GEÇİLMİYORSA YANDIK"

Koltuklara getireceğimiz arkadaşların isimleri değil, o isimlerin acaba, halkla iletişimi nasıl. Aslolan bu. Devleti biz yönetiyoruz, hükümetimiz ben de Cumhurbaşkanı olarak bir gayretin içindeyiz ancak, istediğimiz kadar yollar yapalım, havalimanları yapalım, enerjide rekorlar kıralım, bütün bunlar eğitimde, sağlıkta bu yatırımları Cumhuriyet tarihinde hiçbir iktidar yapmadı, peki yeterli mi? Bunların hepsi gerekli ama yeterli olan gönülleri kazanmak. Ben teşkilatımın, siz değerli elemanlarını gönül erleri olarak, akıncılar olarak görüyorum. Sizleri selamlıyorum. Siz elektrik vereceksiniz, elektrik alacaksınız. Gerek bakanlarımız, belediye başkanlarımız, belediye meclis üyelerimiz, yanından havasından geçilmiyorsa yandık. Ben bakanım, yanından geçilmiyorsa yandık. Ya mütevazi ol, mütevazi. Tevazu ehli olacağız.

"ADETA YENİ BİR KURTULUŞ SAVAŞI VERDİĞİMİZ DÖNEMDEYİZ"

Türkiye'nin adeta yeni bir kurtuluş savaşı verdiği dönemdeyiz. Hiçbir gaflete, ihanete tahammül edemeyiz. İhanet edenleri görüyoruz. Tabanı ibadet, ortası ticaret, tavanı ihanet olanları gördük, değil mi? Pensilvanya'da. Gerisinden gelenler de kaçıp gidiyorlar. Bir kısmı cezaevlerinde, bir kısmı kaçmış vaziyette. Bunlar, FETÖ terör örgütü, bir diğeri de PKK terör örgütü. Bir diğeri de DEAŞ. İşimiz öyle kolay değil. Biz bu güzel milletimizi yanımıza alacağız. Biz gücümüzü önce Hakk'tan sonra halktan alacağız.

Hizmet edecek motivasyonu kalmamış, bencillik batağında çırpınan defolu kişilerle zorlu mücadeleyi yürütemeyiz. Hiçbir kardeşimize de "sen kenarda dur" diyemeyiz. Bu kapı şu anda görev mahallinde olanlara ait bir kapı değildir. Kapımız hep açık olacak, çünkü bu kapı gönül kapısıdır. Gönül kapısı gönü koymaya gelmez. Burada çok hassas olacağız. Teşkilatlarımızda başlatacağımız değişimi sıkı tutmak zorundayız. Şu bakanın, bu milletvekilinin, filanca yapının, falanca grubun değil. Davanın adamı olması şart.

"AK PARTİ'DE YÖNETİCİLİK YAPAMAZ"

Davası olmayan, bulunluğu yerde milletimizin tamamını kucaklayamayan hiç kimse AK Parti'de yöneticilik yapamaz. Tüm arkadaşlarımdan bu vasıflara uygun kadroların oluşturulması için katkı sunmalarını rica ediyorum. Esasen bu şekilde AK Parti'ye yapılan kötülük, tüm Türkiye'ye yapılmış bir kötülüktür.

Ben partimizin kuruluşunda emeği geçen tüm kardeşlerime vefa borcumuzun olduğuna inanıyorum. Bu kardeşlerimizle şu andaki kardolarımızın irtibatı devam etmelidir. Onlarla beraber yolculuğa devam etmeliyiz. Bu inceliği bir kenara koymayacağız. Bunun üzerinde hassas duracağız. Her bir arkadaşımdan kongre süreçlerindeki adımlarını bu gerçekler üzerinde atmasını bekliyorum.

Sahada birbirleri ile mücadele ediyor gözüken terör örgütlerinin Türkiye söz konusu olduğunda işbirliği ile hareket etmeleri gerçek niyetlerinin ne olduğunu gösteriyor."

 

"YENİ DEVLET" AÇIKLAMASI

"Rabia" işareti yapan Erdoğan, "Bu dörtlü Ak Parti'nin manifestosudur. Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bizim Türkiye Cumhuriyeti Devletinden başka hiçbir devletimiz yoktur. Kim ne derse desin hepsi hikaye. Ben size patimin genel başkanı ve cumhurbaşkanı olarak manifestomuzu söylüyorum. Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bitti. İnşallah Türkiye Cumhuriyeti Devletimizi çok daha güçlü hale getirmenin gayreti içirisinde bunu başaracağız" diye konuştu.