Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "faizin düştüğünü göreceğiz" açıklamasının TCMB faizi olarak algılanmasıyla dolar/TL 4.81 seviyesini aşarak, 4.9290 ile tarihi zirvesini gördüğü 23 Mayıs'tan bu yana olan en yüksek seviyeye çıktı.

Gelişmekte olan ülke borsaları yüzde 1 civarı satıcılı seyrederken; BIST-100 endeksi ise saat 1800 itibarıyla yüzde 5.1 kayıpla 91,368 puanda.

Dün günü yüzde 3 kayıpla kapatan endekste böylece iki günlük kayıp yüzde 8'e ulaştı.

Satışların çok daha sert olduğu bankacılık endeksi ise aynı saatte yüzde 8.9 düşüşle hareket ederken; en fazla düşen hisselerden Garanti Bankası yüzde 11.4, Halkbank yüzde 10 kayıpta.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan dün KKTC'yi ziyaretinin ardından Ankara'ya dönerken uçakta gazetecilere yaptığı ve haber televizyonları ile internet sitelerinin duyurduğu açıklamalarında kur ve faize ilişkin olarak, "Birileri bu işi tırmandırmaya çalışsa da bunun düştüğünü göreceksiniz. Bu kadar emin konuşuyorum. Hazine ve Maliye Bakanımız elbette ne gerekiyorsa yapacaktır. Burada birçok enstrümanlarımız var. Önümüzdeki süreçte inanıyorum ki faizin de düştüğünü göreceğiz. Ben eminim, sadece devlet bankalarımız değil, özel bankalarımız da gerektiğinde taşın altına eline koyacaktır" dedi.

Bir bankacı, "Erdoğan aslında genel faiz seviyesinden bahsediyor; Hazine borçlanma faizi, mevduat ve kredi faizlerinden bahsediyor. Ancak bu TCMB faizi olarak algılanınca dolar/TL 4.80'in üzerine çıktı" dedi.

Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin ilk kabinesinin açıklanmasının ardından piyasalarda ilk olarak sert bir satış tepkisi tepki yaşanmış; ardından Türkiye piyasaları küresel piyasalara daha paralel bir seyir izlenmişti. Ancak dünya borsalarında ve emtia piyasalarında yaşanan kayıpların bugün hızlanmasıyla birlikte ekonomisi küresel fon akışlarına bağlı olan Türkiye piyasalarındaki satışlar da kuvvetlendi.

DOLAR NE KADAR OLDU?


Kabinenin açıklandığı güne 4.50'li seviyelerde başlayan, ardından bankacıların "piyasa dostu" olarak tanımladığı Mehmet Şimşek, Naci Ağbal gibi isimlerin yeni kabinede yer almaması sonrası yükselişe geçen dolar/TL'de kayıplar da bugün hız kazandı.

Kur bugün güne başladığı 4.70'li seviyelerin ardından saat 1800'de 4.8117/4.8146 seviyesinde. Aynı saate sepet bazında TL 5.5222/5.2276 seviyesinde işlem görürken euro/TL ise 5.6421/5.6460 seviyesindeydi.

PİYASALAR EKONOMİDE UYGULAMALARI VE EPK'YI GÖRMEK İSTİYOR


Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın yemin ederek göreve başlamasının ve Hazine-Maliye Bakanlığı'na Berat Albayrak'ın getirilmesinin ardından piyasalar ekonomi politikalarının nasıl şekilleneceğini ve Cumhurbaşkanlığı Ekonomi Politikaları Kurulu'nun yapısını da izliyor.

Bankacılar önümüzdeki dönemde uygulanacak büyüme, enflasyonla mücadele, cari açık gibi yapısal sorunların çözümüne ilişkin süreçlerde nasıl politikalar izleneceğinin piyasaların gidişatına da yön vereceğini söylediler.

İntegral Menkul Değerler Araştırma Uzmanı Seda Yalçınkaya, "Endekste küresel piyasalardaki satışlara ek olarak kabine açıklaması sonrası gelişmeler etkili oluyor.... Kabinede beklenen isimler çıkmadı. Bu da piyasaları tedirgin etti. Makro ekonomik veriler açısından da ince bir noktadayız. Kabinenin politikalarının nasıl olacağı beklentileri piyasada öne çıkmış durumda" dedi ve ekledi:

"Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ı aslında tanıyoruz ama ekonomi politikaları ile ilgili nasıl bir gerçeklik göreceğiz? Piyasa ile uyumlu politikalar sağlayacak mı, bu önemli. Ekonomi politikaları ile ilgili sürecin çok iyi anlaşılması lazım. Hem yabancı hem yerli yatırımcının güvenini tesis etmek için, piyasa gerçekliğinden kopmayacak bir söylem olmalı."

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, dün Hazine Müsteşarlığı'nda düzenlenen devir-teslim töreninde yaptığı ilk açıklamada, bundan sonraki dönemde mali ve para politikalarında yeni kabineyle çok daha özel sektör mantığıyla hızlı hareket eden yönetim dönemine girileceğini belirterek, "Para politikalarında önümüzdeki dönemde çok daha diri ve güçlü bir döneme gireceğiz" dedi.

Öte yandan kredi derecelendirme kuruluşu JCR Eurasia Rating'in Başkanı Orhan Ökmen ise bugün yaptığı yazılı açıklamada, "Bağımsız kurumların güncel küresel politikalarla uyumlu bir şekilde aynı istikamette çalışacaklarına ilişkin yeni kabine görevlilerinin açıklamaları da piyasalar tarafından olumlu karşılanmakla birlikte, gelişmelerin, kurumları ve kamu görevlilerini siyasi etkilere maruz bırakacak bir sisteme doğru evrilmesi halinde kamu kesiminin etkinliği yüksek olasılıkla azaltacaktır" dedi.

Yeni kabinenin Pazartesi akşamı açıklanmasının ardından CDS'leri sert şekilde yükselen Türkiye'nin dolar cinsi tahvillerinde de kayıplar yaşanıyor.

Türkiye dolar cinsi tahvilleri ile ABD'nin aynı vadeli tahvilleri arasındaki getiri farkı 8 baz puan yükselerek 20 Haziran'dan bu yana en yüksek seviye olan 434 baz puana çıktı.

BANKA HİSSELERİNDE BASKI VAR, YABANCILAR ÇEKİLİYOR, FITCH ÖNEMLİ OLACAK


Yalçınkaya, "Tahvil faizleri rekor yüksek seviyede. Bu da banka hisselerinde baskı yapıyor. Banka hisselerindeki dünkü baskı bugün de devam ediyor" dedi.

Endeksteki düşüşe yabancı satışlarının öncülük ettiğini belirten Yalçınkaya, "Yabancı tarafında büyük bir geri çekilme var... Cuma günü Fitch'in açıklayacağı not görünümü çok önemli olacak. Bu, yabancı gözündeki ilk sınavımız olacak" diye konuştu.

Bankacılara göre gösterge iki yıllık tahvilin bileşik faizi 10 yılın en yüksek seviyelerinde işlem görürken 10 yıllık gösterge tahvil faizi ise yüzde 18.40'ı aşarak tarihi zirvesini yineledi.

Piyasaların yakından izlediği Haziran ve Temmuz aylarındaki yılın en yüklü ihale dönemi dün düzenlenen üç ihale ile birlikte tamamladı. İhalelerde borçlanma hedeflere genel olarak yakın gerçekleşirken; faizlerdeki yükseliş ise belirginleşti.

Tahvil faizleri uzun süredir baskı altında. Analistlere göre bu baskının ana nedenleri ise enflasyonun geldiği seviyeler ve yükselişin devam edeceği endişeleri, seçim öncesi artan harcama trendi ve yeni ekonomi yönetimi ile uygulanacak politikalara yönelik endişeler oldu.

ABD'nin Çin'den ithal edilen 200 milyar dolar tutarında ürüne ek gümrük vergisi getirme tehdidinde bulunarak dünyanın en büyük iki ekonomisini ticaret savaşına gitgide daha yakın hale getirmesiyle birlikte küresel risk iştahı da oldukça kırılgan.

Öte yandan ABD'de Başkan Donald Trump yönetimi, 200 milyar dolar tutarında ithal Çin ürününe yüzde 10 ek gümrük vergisi getireceğini söyleyerek Çin ile yaşanan ticaret anlaşmazlığını tırmandırması bu kırılganlığın bugün daha da artmasına neden olan faktör oldu.

REUTERS