Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Japonya ziyaretinin ardından kamuoyunun gündemine gelen kadın üniversiteleri, TBMM’ye sunulan Kalkınma Planı’nın hedefleri arasında yer aldı. Kadın üniversiteleri teklifi tepki toplarken, Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği de (TÜKD) bir açıklama yaparak, kadın üniversitelerinin yapılmasının doğu olmadığını savundu.

[old_news_related_template title="Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 'kadın üniversitesi' çıkışı!" desc="Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Japonya'da 800 üniversiteden 80'i kadın üniversitesi. Sadece kızlardan oluşan üniversite. Kreşten alıp ilk, orta, lise, ardından üniversite olmak suretiyle farklı bir yapıyı Japonya'da oluşturmuş durumdalar. Bunlarla beraber bu alanda atılan adımın bizler için önem arz ettiğini şu anda YÖK Başkanına hatırlatıyorum, çalışmanı da buna göre yap. Türkiye de benzer bir adımı atmalı' dedi. " image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2019/07/03/iecrop/erdogan-aa-2_16_9_1562170917.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2019/gundem/erdogan-japonyada-800-universiteden-80i-kadin-universitesi-turkiye-de-benzer-bir-adimi-atmali-5212406/"]

“KADININ YERİ EVİ DEĞİL”

Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Genel Başkanı Hülya Yüksel imzasıyla yapılan açıklamada, “Türkiye bundan yaklaşık yüz yıl önce Cumhuriyetle laikliği, eğitimde birliği ve karma eğitimi seçmiştir. Karma eğitim, toplumsal cinsiyetin, kadın ve erkeğin fırsat eşitliğinin, anayasamızın ve imzaladığımız uluslararası anlaşmaların gereğidir. 100 yıldır laik olan ve kadın ile erkeğin yaşamın her alanında yasalarla eşit kılındığı ülkemiz için Japonya’daki kadın üniversitelerinin bir örnek teşkil etmesi söz konusu olmamalıdır. Cinsiyet eşitliği konusunda uzun yıllar feodal bir yapının egemenliğinde kalan Japonya'da 1860'lara dek hüküm süren samuray geleneğine göre kadının yeri evi, çocukları ve kocasının yanı olduğu bilinmektedir” denildi.

“KADININ AYRIŞTIRILMASI KABUL EDİLEMEZ”

Açıklamada, “Ülkemizi başarı ile temsil eden genç kızlarımızın yetişmesi için yüksek kalitede eğitimi, cinsiyet ayrımı yapmadan alabildiğimiz üniversitelerin artmasına öncelikle ülke ekonomisinin ihtiyacı vardır. Kadının, yaşamın hiç bir alanında ayrıştırılması, kabul edilemez” ifadelerine yer verildi.

“EĞİTİMİ İLERİ TAŞIYALIM”

TÜKD açıklamasında şu ifadeler yer aldı:

“Bizim, bir ülkenin gelenekleri nedeni ile kendi kültürüne uygun olduğu için seçtiği eğitim modelini örnek almaktan ziyade üniversitelerimizdeki eğitimi daha ileri seviyelere taşıyacak bilimsel ve akademik bir restorasyona gidilmesi üzerinde kafa yormamız gerekmektedir. Kadınların başta yaşam hakkının korunabilirliği gibi birçok yaşamsal sorun varken kadın üniversitesi gibi bir konunun gündem maddesi olmasını, alanlarında ilki oluşturan üniversite mezunu kadınların kurduğu Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği olarak doğru bulmamaktayız. Hedefimiz sadece kadınların değil tüm gençlerimizin eğitim kalitesinin artması, uluslararası arenada ülkemizi başarı ile temsil edebilmeleri için gereken desteği görmeleri, yüksek yaşam kalitesine sahip gençler olarak ülkemizi geleceğe taşımaları olmalıdır”