Sarıyer Aşiyan'da Liberya bayraklı kuru yük gemisi Songa İridium saat 12.13'te kıyıya çarptı. 191 metre uzunlukta, 28 metre genişliğindeki kargo gemisinin Odessa Limanı'ndan Ambarlı Limanı'na gittiği öğrenildi. Kazayla ilgili incelemeler devam ederken, gemi kaptanlığı yapan Hüseyin Aygüneş kazanın neden yaşandığını paylaşarak, dikkat edilmesi gereken noktaları anlattı.

[old_news_related_template title="İstanbul Boğazı'nda gemi kazası" desc="İstanbul Aşiyan'da 'Songa İridium' adlı kargo gemisi karaya oturdu. Kazanın Kanal İstanbul'un tartışıldığı günlere denk gelmesi ise toplumun büyük kesimi tarafından manidar bulundu. Zira kanalın yapımında ısrarcı olanların en büyük argümanlarından biri boğazda yaşanan kazalar..." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2019/12/27/iecrop/gemi_16_9_1577439545.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2019/gundem/istanbul-bogazinda-gemi-kazasi-5534126/"]

"MAKİNENİN STOP ETMESİ SONUCU YAŞANDI"

Sarıyer'deki gemi kazasının ana makinenin stop etmesi nedeniyle yaşandığını ifade eden Aygüneş, "Edindiğim bilgilere göre kaza ana makinenin stop etmesi sonucu yaşandı. Bu nedenle gemi karaya sürüklenip, çarpmış. Bazen bu tarz yerlerde ana makine stop edebiliyor. Bunlar da büyük kazalara sebebiyet verebiliyor. Bugünkü kaza bana göre çok çok ucuz atlatıldı. Hatırlayacaksınız geçen bir gemi tarihi yalıyı tamamen hasara uğrattı. Allah korusun bu gemi petrol veya gaz tankeri olsaydı bir sızıntı veya parlama esnasında bugün çok farklı şeyleri konuşuyor olabilirdik" şeklinde konuştu.

"GEMİYİ SEVK VE İDARE EDEN ANA MAKİNENİN KENDİSİ"

"Esasında gemiyi sevk ve idare eden ana makinenin kendisi" diyen gemi kaptanı Hüseyin Aygüneş, "O kadar sık olan bir şey değil ama bazen demirden kalkıp gelen gemilerde, birkaç gün demirde beklediyse, makine tam hazır değilse, gözden kaçan bir aksaklık varsa bu tür yerlerde makinenin stop etmesine sebebiyet verebiliyor. Çünkü makinenin ayrıca koruyucu sistemleri var. Onların bir tanesinde dahi arıza olması makinenin kendisini koruması için stop etmesine neden olabiliyor" ifadelerini kullandı.

"KONTROL VE BAKIMLARIN İYİ YAPILMASI GEREKİYOR"

Gemi kazalarına dümen kilitlenmesinin de sıkça neden olduğunu ifade eden Aygüneş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Dümen kilitlenmesi gemide vuku bulabilecek teknik arızadır. Gemideki güç ünitelerinin, elektrik sistemlerinde bir arıza meydana gelmesi sonucu dümenin devre dışı kalması veya elektrik sisteminde arıza yaşanmasıdır. Dümenin devre dışında kalması durumunda geminin sevk ve idaresinin imkansız hale gelmesine sebebiyet veren bir arıza türü. Bunlarla sıkça karşılaşılıyor. Çünkü birbirine bağlı olarak çalışan çok farklı entegre sistemler var. Özellikle boğaz geçiş, liman giriş ve çıkışlarında biz hep çiftleriz. Ama bazen hiç olmaması gereken yerlerde bu arızalar olabiliyor. Çok sık karşılaşılan bir durum aslında. Kontrol ve bakımların iyi yapılması gerekiyor. Aslında dümen devreden çıksa bile üçüncü bir sistemimiz daha var. Ama bazen Boğaz geçişlerinde panikten dolayı ona erişimde sıkıntı yaşanabiliyor. Bunlar da istenmeyen kazaları doğurabiliyor."

"İSTANBUL BOĞAZI EN TEHLİKELİ GEÇİŞ YOLLARINDAN BİR TANESİ"

İstanbul Boğazı'ndan yapılan gemi geçişlerini ve güzergahı değerlendiren Aygüneş, bu yolun oldukça tehlikeli olduğunu ifade etti. Kaptan Aygüneş, "İstanbul Boğazı dünyadaki en sıkıntılı, tehlikeli deniz geçiş yollarından bir tanesi. Özellikle bu mevsimlerde çok kuvvetli rüzgarlardan sonra boğazda çok kuvvetli akıntılar oluşuyor. Akıntılar boğazın bazı noktalarında yön değiştirebiliyor. Geminin sevk ve idaresinde de bu konuda çok büyük sıkıntı yaşanabiliyor. Bu gemi bugün bir tanker olsaydı, böyle bir kazadan sonra küçükten büyüğe doğru gidecek olursak sahile verdiği zarar ve gemide meydana gelen zarar, bir sonraki adım gemide vuku bulacak bir yırtılmadan dolayı çok büyük çaptaki çevresel felaket. Daha da kötüsü patlama veya yanma olsaydı çok kuvvetli bir patlama neticesinde ölümlerin olabileceği kaza olurdu" şeklinde konuştu.

"GEMİYİ DEMİR ATIP DURDURMAYA ÇALIŞMIŞ, BAŞARILI OLAMAMIŞ"

Bugün yaşanan gemi kazası sırasında kaptanın gemiyi durdurmak için demir attığını ama başarılı olunamadığını ifade eden Aygüneş, "Gemi kaptanı geminin sahile vuruş şiddetini düşürmek için belki gemiyi sahile çıkmadan durdurabiliriz düşüncesiyle demir atmışlar. Ama atılan o demir sahile yaklaşan geminin suratını bir nebze düşürebilir ama gemiyi tutma konusunda yüzde 100 bir sonuç alamazsınız. Burada da öyle olmuş. Çapa taraması, demir taraması geminin demirinin topraktan çıkarak rüzgarla birlikte sürüklenmesi. Kaptan ana makine çalışmadığı için gemiyi demir atıp durdurmaya çalışmış. Gördüğümüz kadarıyla onda da başarılı olamamış" ifadelerini kullandı. DHA