Seçmende CHP’ye karşı bir küskünlük var. Bunu bana yollanan mesajlardan anlıyorum.
Bazıları “O kadar kırgınım ki, sandığa bile gitmeyeceğim!” diyor.
Ne yapıyorsunuz sevgili okurlar?
Sandığa gitmemek diye bir şey olabilir mi?
Sen sandığa gitme, ben gitmemeyim, o, şu, bu gitmesin... Eee, ne olacak o zaman? Ülkemizden tamamen vaz mı geçeceğiz? Asla böyle bir şey düşünülmemeli...
Halk TV’de anket sonuçlarını dinledim. “Kime itimat ediyorsunuz?” sorusuna verilen cevaplar çok üzücü...
Yargıya güvensizlik yüzde 62.8, medyaya güvensizlik ise yüzde 81,7.
Vatandaşlar haklı... Böyle bir dönem yaşıyoruz maalesef...
Ankete göre, CHP’nin oyları bir miktar artıyor, AKP ise önemli oranda oy kaybediyor, MHP’nin desteğine rağmen birçok yerde seçimi kaybedeceği görülüyor.
Halkın büyüyen ekonomik sıkıntıları iktidar partisini (yıkmasa bile) iyice sarsmış durumda...
CHP, İYİ Parti’nin desteği ile AKP’nin saltanatına son verebilir. Ancak... Herkesin sandığa gitmesi şartıyla tabii ki...
Ülke meselelerinde küsmek olmaz!

yilmaz-ozdil

Son zamanda Yılmaz Özdil’e saldıran bir güruh ortaya çıktı.
Neden saldırıyorlar?
Ne yapmış Yılmaz Özdil?
“Mustafa Kemal” kitabını yazmış ve bu kitap rekor düzeyde satılmış...
Vay efendim Atatürk’ü ticarete âlet etmiş, Atatürkçülük bezirgânlığı yapmış, çok kazanmış... Böyle diyorlar.
Kazanacak tabii... Çalmadı, çırpmadı, alnının akıyla, bileğinin hakkıyla, namusuyla ve en önemlisi bence vatanseverliğiyle kazandı.
Yılmaz Özdil, “Mustafa Kemal” kitabıyla milletin Atatürk’e olan sevgisini kanıtladı, milli bilinci ayağa kaldırdı.
Onu vahşice eleştirenler aslında, Atatürk’e gösterilen teveccühe kızıyor, kıskanıyorlar.
Ben “Çatlasınlar” diyorum.
Bunlar Atatürk okunmasın, okutulmasın istiyorlar.
Çıldırdıkları nokta Atatürk sevgisi ve milletin uyanması...

★★★

“Mustafa Kemal” kitabı ayrıca çocuklar için özel set olarak da basıldı. Bu arada özel ve sınırlı sayısıyla “koleksiyon kitabı” olarak da yayınlandı.
Koleksiyon özel bir zevktir, hobidir. Birçok yayınevinin pek çok koleksiyon kitabı vardır. Fiyatları yüksektir ama şık durur, özeldir, meraklıları için sınırlı sayıda basılır.
Atatürk’ü okumak her Türk genci için bir görevdir.
Yılmaz Özdil, kolay okunur, nefis kitabıyla geniş kitlelere bunu sağladı.
Ne güzel...
Alkışlamak varken kızmak niye?
Dedim ya, Atatürk karşıtlığı, kıskançlık ve haset, bazı çevrelerde üst düzeyde...
Yılmaz Özdil’e saldırmak bahane asıl hedef Mustafa Kemal...
Ben, sevgili kardeşim Yılmaz Özdil’i üstün başarısı nedeniyle, içtenlikle kutluyorum.

Baytaş’tan büyük bağış


Ankara’da Yeni Mahalle Belediyesi’ne “Kreş ve Gündüz Çocuk Bakım Evi” tesisi yaptıran TÜTAV Başkanı Kemal Baytaş “Ben zengin ve varlıklı bir aileden gelmiyorum” dedi ve ekledi:
“Devlette 40 yıl boyunca en üst düzeyde görevlerde bulundum. Turizm Bakanlığı Müsteşarlık görevinden kendi istediğimle emekliye ayrıldım. Türk Tanıtma Vakfı (TÜTAV) Türk-Çin Halk Cumhuriyeti ve Türkiye-Rusya Federasyonu Dostluk derneklerini kurdum. Bu kuruluşların Başkanlığını yapıyorum.
Bekâr olduğum için fazla masrafım olmadı. Birikimlerimden kendi ihtiyaçlarım için bir miktar ayırdım. Kalan miktarla da hayır işi yapmaya karar verdim.”
Kemal Baytaş, yaptığı bağışın miktarını açıklamadı ama bunun bir buçuk milyon lira civarında olduğu öğrenildi. Bağış nedeniyle Baytaş hayatının en mutlu ve huzurlu dönemini yaşıyor.

Sevcan Özdemir’in bağışı


Tanıdığım insanların hayırseverliklerini duydukça mutlu oluyorum.
Uzun yıllar önce, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin anlaşma yaptığı bir diş hekimi vardı: Sevcan Özdemir...
40-50 yıl öncesinin neredeyse tüm gazetecileri Sevcan Hanım’a diş tedavisi yaptırmıştır.
50 yıl diş hekimliği yapan Sevcan Özdemir “Ben aydın, dindar bir babanın kızıyım, onun ilkelerine sadık kalıyorum” dedi ve “Kadıköy Belediyesi Çocuk Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi”ne en iyi markalardan 3 adet diş üniti, ışınlı dolgu cihazları ve çeşitli diş malzemeleri bağışladı.
Bağışın parasal değerinin 600 bin lira olduğu öğrenildi.
Düzenlenen kokteylde konuşan hayırsever Sevcan Özdemir “Mesleğimle ilgili bağış yapmak beni çok mutlu etti, huzur içindeyim” dedi.

TEBESSÜM

Kadın ve erkeğin medeni hali!


Mahkemede hâkim, usul gereği kadın tanığa sorar:
“Medeni durumunuz nedir?”
Kadın derin bir iç çekince anlayışlı hâkim zabıt kâtibi olan kıza döner:
“Yaz kızım, tanığın medeni hali bekâr!” der.
Hâkim aynı soruyu erkek tanığa sorar.
Bu kez erkek derin bir iç çekince hâkim başını sallayarak “Anlaşıldı” der ve zabıt kâtibine döner:
“Yaz kızım, tanığın medeni hali evli.”

GÜNÜN SÖZÜ


Hayat bir merdivendir, kimine yukarıya çıkması, kimine aşağıya inmesi için!

rahmituran