''Başka bir tarım mümkün'' sloganı ile yola çıkan ve geçen hafta Bergama'nın Tırmanlar köyünde 67'si kadın olmak üzere toplamda 121 üreticiye 464 arılı kovan, 232 arısız kovan hibe eden İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Karşıyaka Belediyesi tarafından açılan arıcılık kursuna katılarak eğitimlerini tamamlayan Sancaklı köyünde 3'ü kadın olmak üzere toplamda 30 üreticiye, 120 arılı kovan, 60 arısız kovan ile arılı ve boş çerçeve, maske, körük ve fırça gibi malzeme desteği verdi. Arıcılığa başlayacak olan üreticilere malzemeleri köy meydanında düzenlenen törenle teslim edildi.
(FOTO: SÖZCÜ)SOYER'DEN 'İTHALAT' UYARISI
İzmir'in bal, polen, propolis gibi arı ürünleri üretebilmek için çok uygun bir iklime sahip olduğunu, bu nedenle kentin her yerinde arıcılığı teşvik etmek ve desteklemek için var güçleri ile çabaladıklarını anlatan Soyer, arıcılığı yalnızca bal üretimi için değil, aynı zamanda biyolojik çeşitlilik ve tarımsal üretime sağladığı önemli katkılardan dolayı da yaygınlaştırmak istediklerini söyledi.
Soyer, ''Corona virüsü salgınında açıkça gördük ki, üretemez ve tümüyle dışarıya bağımlı hale gelirsek, işimiz de, aşımız da bitme noktasına tükenir. Bizim 'Başka bir tarım', ‘Başka bir bayvancılık', 'Başka bir üretim mümkün' dememizin sebebi tam olarak bu işte. Biz, çiftçimizi üretemez hale getiren küresel şirketlerin ve bu anlayışa hizmet eden ithalatçı politikaların terk edilmesi gerektiğini söylüyoruz. Çiftçimizin, köylümüzün üretmeye devam etmesini sağlamak, üreticilerimizi desteklemek bizim için her şeyden önemli'' sözlerini kaydetti.
(FOTO: SÖZCÜ)''ÜRETİCİYİ DESTEKLEMEKTEN VAZGEÇMEYECEĞİZ''
Büyükşehir Belediyesi'nin İzmir'de tüm yaptıklarının, yerelden yükselen bir refah mücadelesi olduğunu kaydeden Soyer, bu mücadeleyi, bu toprakların bereketi ve bu bereketin kıymetini bilen üreticilerle el ele vererek devam ettireceklerini ifade etti.
Türkiye'nin kimseye muhtaç olmadan, kendi kendine yetebilen bir ülke olması için yereli ve kırsalı desteklemekten vazgeçmeyeceklerini de söyleyen Başkan Soyer, corona virüsü sürecinde artan toplumsal dayanışma kültürünü, daha da güçlendireceklerine inandıklarını kaydetti.
