Bedriye ve Gıyasettin Sezen çifti  2008'de Küçükçekmece'de aldıkları daireyi aile konutu olarak kullanmaya başladı. Gıyasettin Sezen, 2012'de aile konutunu arkadaşının şirketinin çekmiş olduğu krediye teminat olmak üzere bankaya ipotek verdi.

Borcun ödenmemesi üzerine banka, ipoteğin paraya çevrilmesi suretiyle aile konutu olarak kullanılan evi icra yolu ile satışa çıkardı. Banka, ihalede evi kendisi aldı, adına tescil ettirdi.

"KOCAM BENDEN HABERSİZ İPOTEK YAPTIRMIŞ"  

Bedriye Sezen'in ise evine ipotek konduğundan dairesine kıymet takdirine görevliler geldiğinde haberi oldu. Eşinin evini kendisine haber vermeden ipotek ettirdiğini belirten Bedriye Sezen, ipotek işlemine rızası olmadığını belirtti.

Eşinin kendisinin açık rızasını almadan birlikte yaşadıkları konutla ilgili bankaya ipotek veremeyeceğini söyleyen Bedriye Sezen, aile mahkemesine avukatı Rezan Epözdemir aracılığıyla dava açtı. Ancak bu sırada ev, icra yoluyla satılarak banka adına tescil edildi.

TAPU KAYDININ İPTALİNİ İSTEDİ

Avukat Epözdemir  mahkemeden tapu kaydının iptali ve taşınmazın eşinin adına tesciline karar verilmesini istedi. Dava dilekçesinde bunlar olmadığı takdirde taşınmazın ekonomik karşılığının en yüksek faizi ile kendilerine ödenmesi istedi.

Foto: Sözcü / Avukat Rezan Epözdemir.


KÖTÜ NİYET VAR 

Davalı banka ise cevap dilekçesinde taşınmazın alacağına karşılık banka adına tescil edildiğini, karşı tarafın kötü niyetli olarak dava açma ehliyetlerinin bulunmadığını iddia etti. Tapu kaydında aile konutu şerhinin bulunulmadığı belirtildi.

MAHKEME: EVİN HANIMI HAKLI 

Aile mahkemesi taşınmazın satın alındığından beri aile konutu olarak kullanıldığını belirterek 2016'da açıkladığı kararda Bedriye Sezen'i haklı buldu.

Aile mahkemesi verdiği kararda, Medeni Kanunun 194. Maddesinin cebri icra satışlarında da uygulanacağını, aile konutu üzerinde yapılacak her türlü tasarruflarda eşin rızasının alınması gerektiğinden bahisle davayı kabul etti. Mahkeme evin tapusunu iptal ederek, Gıyasettin Sezen adına tesciline karar verdi.

YARGITAY BOZDU, MAHKEME KARARINDA DİRENDİ 

Banka karara itiraz ederek, davayı Yargıtay'a taşıdı. Dosyayı inceleyen Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, Medeni Kanun 194. Maddesinin cebri satışlarda uygulanamayacağını, iradi satışlarda uygulanabileceğinden bahisle ilk derece mahkemesi kararını bozdu.

Küçükçekmece Aile Mahkemesi Yargıtay'ın kararına direndi. Yerel mahkeme, bankanın ihaleye girerek evi alacağına karşılık icradan kendisinin aldığını, dolaysısıyla iyi niyetli üçüncü kişi olarak kabul edilemeyeceğini yineleyerek kararında direndi.

EMSAL KARAR ÇIKTI 

Direnme kararı üzerine dava dosyasıyla ilgili son sözü Yargıtay Hukuk Genel Kurulu söyledi. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, ilk derece mahkemesinin direnme kararını haklı buldu, emsal bir karara imza attı.

8 yıl süren davayı kazanan Epözdemir verilen kararla ilgili şunları söyledi;

* Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun bu kararı emsal mahiyette bir karar oldu. Artık eşler, diğer eşin rızası olmadan aile konutunu satamayacak, bankaya ipotek olarak veremeyecektir.

* Borcun ödenmemesi sebebiyle banka icra yolu ile satış yaparsa satış ve tapu tescili iptal edilecektir. Yani eşin açık rızası olmadan aile konutu üzerinde ipotek tesis edilemeyecek, iradi veya icra satışı yapılmayacaktır.

* Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun bu kararı bu yönüyle son derece önemli ve emsal mahiyettedir.