- 20 yıl önce 7.4’lük depremin ardından en hazırlıklı kurumlardan birisi Türk Silahlı Kuvvetleri’ydi


- O günleri Sakarya’da yaşadım… Çadır kentleri kuran askerin halka nasıl güven verdiğini gördüm


- ABD’li sivil toplum kuruluşlarının 1999’da Sakarya’da TSK aleyhine çalışma yaptığını tespit ettim


- Olası bir İstanbul depreminde sadece maliyet olarak bakılmamalı, yabancı servisler unutulmamalı


O günler...

17 Ağustos 1999 depremini Avcılar’da yaşadım üç gün sonra ise memleketim, Sakarya’ya telaş içinde gittim...…

O görüntüyü, yıkımı...

17 Ağustos 1999 SAKARYA


Hâlâ unutamam!

Üniversite hayatımın dolu dolu geçtiği şehrin yerle bir olduğunu görmek…

Mahallelerde kaybolmak ve enkazdan önce dostları sonra hemşerileri çıkarmak…

Hazırlıksızdı herkes...

Devlet de öyle kurumlar da!

Ancak...

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin müdahaleleri, İçişleri Bakanı Sadettin Tantan ve ekibinin üstün gayretiyle toparlanmalar başlamıştı...

Çadır kentler kurulmaya başlandığında ilk gördüğüm askerin disipliniydi ve halkın da güvendiği kuruma yakınlığıydı!…

Resmen şehir inşa ediyordu subaylar ve erler!

Yağmurdan etkilenilmemesi için ilk önce çakıl taşlarıyla alan kaplanıyor sonra da askeri çadırlar yerleştiriliyordu.…     Hatta...Çadır kentlerde mahalleler oluşturulmuş ve isimler bile verilmişti! Kimse kaybolmasın diye... Özellikle çocuklar ve yaşlılar...

O dönem çok ilginç bir olay daha yaşadım!

Yaklaşık 4 ay kaldığım Sakarya’da ABD’li sivil toplum kuruluşlarının özellikler halka TSK’yla ilgili sorular sorduğunu öğrendim ve o zaman bölgede yetkili bir komutanla konuştum.

Soru neydi biliyor musunuz? “Asker size baskı yapıyor mu?” Amerikalılar işi gücü bırakmış... Türkiye aleyhine faaliyetteydi! Çalıştığım kuruma haberi geçtim ve ABD’lilerin çadır kentlerdeki fotoğraflarını çektim ve manşet oldu!

Sonra o ABD’liler sınır dışı edildi! Yani...

30 Ağustos 1998 tarihinde Türk Silahlı Kuvvetleri’ne Genelkurmay Başkanı olarak atanan Orgeneral Hüseyin Kıvrıkoğlu, emekli olduğu 30 Ağustos 2002 tarihinde kadar hep hedefteydi.

Olası bir İstanbul depreminin maliyetiyle birlikte yabancı servislerin hemen harekete geçeceğini unutmayalım! Şimdi iki yıl öncesine gidelim...

TSK, deprem sonrası senaryosuyla tatbikat yapmıştı.

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin deprem tatbikatı unutulmamalı


Tarih 14 Kasım 2017...

Muğla’nın Marmaris İlçesi...

Aksaz Deniz Üssü Komutanlığı ev sahipliğinde 20’ncisi yapılan “Doğu Akdeniz 2017’ Tatbikatı yapıldı. Tatbikatta, Deprem Felaketi Sonrası Arama-Kurtarma Faaliyetleri uygulandı.



Senaryoya göre deprem felaketinden çekilen fotoğraf ve görüntüler, brifingde değerlendirilerek arama-kurtarma planlaması yapıldı. TCG Bayraktar Gemisi ve Nene Hatun Acil Durum Müdahale Gemisi’ne, Marmaris Gümrüklü Limanı’ndan acil yardım malzemeleri yüklendi. TCG Bayraktar Gemisi’nde kurulan afete müdahale kriz merkezi tarafından yönlendirme yapılarak, Aksaz Deniz Üs Komutanlığı’na intikal sağlandı. Deniz, Kara ve Hava Kuvvetleri Komutanlığı helikopterleriyle afetzedelerin tahliyesi yapıldı. Helikopterlerle, Bayraktar’a taşınan yaralılar ameliyata alındı. Yardım malzemeleri afet bölgesine taşınarak, arama-kurtarma çalışmaları başlatıldı. Askeri eğitimlerde afet zararlarının azaltılması, afet anında hızlı ve etkili kurtarma yapılması, kısa sürede hayatlar kurtarılması için gerçekleştirilen çalışmaların yerinde tespiti sağlandığının amaçlandığı belirtildi.



Depremin yaşandığı bölgeye sağlık, güvenlik ekipleri ve ilk yardım ekipleri çıkarma yaptı.

Sonuç: TSK, deprem anında en etkili kurum olacak...

Barolar, Elazığ’a çadır kurdu


Türkiye Barolar Birliği (TBB) Yönetim Kurulu üyeleri, Trabzon, Mardin, Diyarbakır, Gaziantep, Kocaeli, Düzce baro başkanları geçen hafta Elazığ Barosu’na geçmiş olsun ziyaretinde bulundu.

Deprem bölgesinde incelemelerde bulunan heyet, Sürsürü Mahallesi’nde devam eden çalışmaları yerinde gözlemleyerek Kültür Mahallesi’nde kurulan çadırları da ziyaret etti. Çadırlarda kalan depremzedeler ile görüşen heyet adına açıklama yapan TBB Yönetim Kurulu Üyesi  Filiz Saraç, ısınma ve yardım dağıtımında sıkıntılar gözlemlediklerini kaydetti.

Barolar Elazığ’da inceleme yaptı.


Ancak...

En çarpıcı açıklama TBB Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu’ndan geldi… Feyzioğlu şu tespitlerde bulundu:

“... Enkazdan demir ve beton numunelerin alınması gerekiyor ki alındığını düşünüyorum. O binalarda çürük beton ve demir kullanıldığını göreceksiniz. Hasar gören ve yıkılan binaların deprem yönetmeliğinden önce yapılmış binalar olduğunu tahmin ediyorum. Ama güçlendirilmeleri gerekliydi burada kimin ihmali varsa bunun üstüne gidilmelidir. Elazığ Barosu olayın peşini bırakmayacaktır, biz de her türlü desteği vereceğiz. Depremin olacağı biliniyor, zamanını bilmiyoruz. Bugünden hazırlığımızı yapmalıyız.”

Tespitler böyle...Tamam...

Depremin olduğu günden bu yana devlet Elazığ konusunda hızlı davrandı. Müdahaleler yerindeydi. Ancak...

Sorun, depremden sonra hava sıcaklığının özellikle geceleri eksi 12’lerde olduğu Elazığ’da, ısınma başta olmak üzere çadır sorununun yakıcı olması!